WwW.BuradaGenclik.AcE.ST Genclerin Vakitlerini Gecirebilecekleri En İyi Sanal Mekan... |
|
| Kuşlar Hakkında Herşey... Sonra Sorunum var Demeyin! | |
| | Yazar | Mesaj |
---|
Admin Administrator
Mesaj Sayısı : 223 Kayıt tarihi : 11/01/10 İş/Hobiler : Ders Çalışmamak xD
| Konu: Kuşlar Hakkında Herşey... Sonra Sorunum var Demeyin! Çarş. Ocak 20, 2010 5:57 pm | |
| Kuş Alırken
Kafes ve Aksesuar Kafes – muhabbet kuşlarının sayısına göre uygun ölçülerde bir kafes seçin. Tek bir muhabbet kuşu için en az 45cmX45cm ölçülerinde bir kafes. Kafes enine veya boyuna ne kadar geniş olursa o kadar iyidir. Yemlik ve Suluk – eğer kafesle birlkte gelmiyorsa satın alın veya daha büyüklerini alın. Tünekler – kafesi çeşitli şekillerde ve boyutlarda tünekler yerleştirin ve bunlardan en az biri ağaç dalından doğal tünek olsun. Yem – Muhabbet kuşları için üretilen kaliteli ve ambalajlı yemlerden satın alın. Gaga Taşı – mürekkep balığı kemiği veya alçıdan yapılmış gaga taşı Mineral blok Oyuncaklar – kafes için çeşitli oyuncaklar seçin. Basit ziller, halkalar ve plastic toplar hem ucuz hem de favori oyuncaklardır. (kesinlikle ayna kullanmayın) Siyah & Beyaz Gazete – kafes zemine koyabilirsiniz, mümkünse mürekkepsiz kağıt örneğin saman teksir kağıdı kullanın. İnce Bir Örtü – geceleri kafesin üstünü örtmek için. Eve Getirmeden Önce Hazırlıklar Araştırma – acil durumlarda muhabbet kuşunuzu kotrole götürebileceğiniz çevredeki veteriner poliklinklerini ve hayvan hastanelerini araştırın. Kontrol – kuşunuzu eve getirdikten sonra veterinerinize kotrole götürebilirsiniz. Temizlik – kafes de dahil tüm yeni ve eski aksesuarları yıkayın. Düzenleme – muhabbet kuşunuzun duracağı odayı düzenleyin, kuşunuzu saldığınızda onun için tehlikeli olabilecek şeyleri ortadan kaldırın. Stresten Arındırma – muhabbet kuşunun yeni bir ortama gelmesi kuşunuz için stresli bir durumdur bu yüzden stress unsurlarını ortadan kaldırmalısınız, örneğin klimayı kapatın, ortama alışana kadar onu kendi haline bırakın. Yerleştirme – kafesi tüm aksesurları ile birlikte odadaki daimi yerine yerleştirin. Kafesi oyuncaklarla doldurmayın ki muhabbet kuşunuza rahatça dinlenebileceği bir alan bırakın. Muhabbet Kuşunuzu Seçerken Evcil hayvan mağazası / Üretici • Evcil hayvan mağazası veya üreticinin ortamı temiz ve düzenli olmalı. • Tüm muhabbet kuşları temiz su ve yemle besleniyor olmalı. (yosun tutmuş suluklar, kirli yem kapları olmamalı) • Kümesdeki kuşları canlı, hareketli olmalı. • Kümeste hiç hasta kuş bulunmamalı Hastalık Belirtileri • Kabarık tüyler • Burun delikleri çevresindeki tüylerde bozukluk • Uyuşukluk • Kusma • Denge sorunu • Kanat ve kuruk tüylerinde eksiklik • Gözler, cere, gaga ve ayaklarda pullanmalar • Poposuna yapışık dışkı Sağlıklı Muhabbet Kuşu Sağlıklı ve Canlı – muhabbet kuşunuzu seçerlen dikkat etmeniz gereken en önemli factor budur. Sağlıklı Muhabbet Kuşu: • Canlı, oyuncu ve kümesteki diğer kuşlarla iletişim halindedir • Ağırlığı iyi olmalı (elinize aldığınızda göğüs kemiğinin her iki tarafı da dolgun olmalı) • Temiz ve parlak gözleri olmalı • Yukarıdaki listedeki hastalık belirtilerinden hiç birini taşımamalı Yaş – eğer evcilleştirmek istiyorsanız 4 aylıktan daha küçük bir muhabbet kuşu seçin. 4 aylık veya daha küçük muhabbet kuşu: • Normal mutasyonlarda koyu siyah gözler • Normal mutasyonlarda yine kafada çizgiler Karakter – muhabbet kuşlarını seyredin ve onlarla iletişim kurmaya çalışın. Arzu edilen karakter özellikleri: • Meraklı • Oyuncu • Evcilleştirilebilir , parmağınıza aldığınızda orada bir sure kalıyor olmalı. Renk seçimi – size bağlı.
İç Organları
1. Hava Delikleri 2. Göğüs hava torbacıkları 3. Yemek borusu 4. Kursak (Taşlık) 5. Bezli Mide 6. Yürek 7. Çiğneme midesi 8. Ciğer 9. Bağırsak 10. Karın hava torbacıkları 11. Akciğer 12. Yumurtalık 13. Böbrek 14.Yumurta Kanalı 15. Dışkılık(Anüs) 16. Sidik kanalı 17. Kör bağırsak
Beslenme
Protein Nedir ? Proteinler aslında; karbon, hidrojen, oksijen, azotun, diğer eser elementlerin bileşimi ve peptit bağlarının uzun zincirine bağlanan amino asitlerin farklı bir kombinasyonudur. 22 farklı amino asiti vardır, bunların 12 si bir muhabbet kuşunun hücrelerinde yapılabilmektedir. Safra ve idrar dışındaki vücut dokuları ve sıvıları protein içerirler. Bununla birlikte, protein içindeki farklı amino asit bileşenlerinden dolayı, bir dokuda çok fazla, diğer doku veya sıvılarda farklı oranlarda bulunabilir. Bütün amino asitlerin yeterli düzeylerini içerenler "Tam" veya "Yüksek kalite" proteinler olarak değerlendirilir, oysa bir veya daha çok amino asidin eksik olduğu proteinler de "Eksik", "Düşük kalite" veya "Sınırlı" proteinler olarak adlandırılır. Başka bir deyişle, protein kalitesi; bir muhabbet kuşunun bu amino asitler için ihtiyacına göre orantılı olarak miktara ve amino asitlerin oranına göre belirlenir.
Neden Önemlidir ? Vücuttaki proteinler sürekli olarak yapılmakta ve parçalanmaktadır. Bir muhabbet kuşunun, bazı amino asitleri diğer amino asitlerle sentezle birleştirebilmesi sözkonusu ise, bunu yapması için birkaç "Zorunlu" amino asit, arginin, lizine, metiyonin, triptofan, histidin, lösin, fenilalanin, treonin, valin ve glisin mevcut olmalıdır. Bu 10 gerekli amino asitin tek kaynağı diyettir. Vücut, bu amino asitleri daha uzun dönemde kullanmak amacıyla depolamadığı gibi (birkaç saat içinde artık olarak böbrekten geçirilir), onların , diğer-gerekli olmayan amino asitler sentez oluşumu için sistemde ortaya çıktıklarında, hazır olmaları gereklidir. Buna ek olarak, eğer, diyet tarafından sağlanan yeterli enerji yoksa, bu gerekli amino asitler, sentez yerine enerji ihtiyacı için kullanılırlar.
Genelde, hayvansal proteinlerin; sebze kaynaklı proteinlerde yetersiz ve eksik olarak (ihtiyaç duyulan amino asitlerin biri veya daha çoğundan) düşünülürken, "Yüksek kalite" proteinler olarak değerlendirilirler. Örneğin, baklagillerin amino asit gücü, lizin ve izolösin olurken, zayıf yönleri sınırlı triptofan ve metiyonindir. Diğer sebzelerin, triptofan ve lösinleri kuvvetlerdir, zayıf yönleri izolösin ve metiyonindir. Kuşlarımızın belirli amino asit ihtiyaçlarının tümünü bilmememize rağmen, ciddi amino asit eksikliklerini ve/veya sınırdaki amino asit eksiklik nedenlerini anlayabiliriz:
* Zayıf tüy gelişimi. * Gelişim yetersizliği. * Yumurta boyutunda azalma. * Siyah-renkli tüylerde melanin pigmenti eksikliği. * Bakteriyel, virütik ve mantar hastalıklarına karşı hassasiyet artışı. * Üremede başarı azalması. * Vücut yağı artışı. * Yüksek ölüm oranı.
Buna ek olarak, kaçınılmaz yaşam döngüsü içinde, "yüksek kalite" protein girişi için gereksinimlerin arttığının bilincindeyiz.
Enerji ve Protein Arasındaki İlişki Nedir ?
Enerji; aktivite, vücut kütlesi ve sıcaklıkla doğrudan bağıntılı olduğundan, diyette yüzde bakımından ifade edilmesi zor olan önemli bir beslenme gereksinimidir. Buna ek olarak; metabolik enerji (ME), beslemenin düzenlemesi, kuşun yaşlanması, sağlık, stres, genetik ve hatta kuşun kendisinden kaynaklanan yapı veya yaşam çizgisi nedenleriyle değişkenlik gösterebilir. Buna rağmen genellikle, muhabbet kuşları gibi küçük kuşların, daha büyük kuşlara oranla, ağırlıklarının gramı başına daha yüksek bir enerjin yüzdesine ihtiyaç duydukları söylenmektedir. Örneğin, bilgisayar tahminlerine göre, bir muhabbet kuşunun (40 gram) orta düzeydeki bir aktivitedeki enerji gereksinimi temel alındığında günlük 41 ME kcal’dir yani 41000 ME kaloridir (1 kcal= 1000 kalori). 100 gramlık bir Cockatiel'in günlük 58 ME kcal. ve bir Konur (200 gram) içinse sadece 82 ME kcal'i gereklidir. Büyümekte olan kuşlar daha çok vücut hücresi oluşturmak ve dişi kuşlar da yumurta üretimi için, erişkin kuşların gelişim için harcadıklarından daha çok enerjiye ihtiyaç duyarlar. Gelişim, kuşların temel metabolik oranlarının bir ölçümüdür ve biyokimyasal beden kompozisyonlarının artış ya da azalışı ile değil, aynı kalması ile tanımlanır. Kuşlar, yüksek vücut sıcaklıklarından dolayı, vücut ağırlıklarına göre memelilerden daha çok enerjiye gereksinim duyarlar. Hava sıcaklıkları düştüğünde, bir muhabbet kuşunun vücut ısısı 40.5 hatta 42.5 C dereceye ulaştığından enerji ihtiyacı çok artar. Sonuç olarak, enerji tüketimi = zengin yiyecek artışı. Hava ısındığında, vücut ısısının dengelenmesi için gitgide daha az enerjiye ihtiyaç duyulur, bundan dolayı enerji düzey zengin yiyecek girişi azalacaktır.
Enerji; karbonhidratlar, lipitler (yağlar) ve bir ölçüye kadar proteinler ile sağlanır. Bunlardan, yağlar ile sağlanan metabolik enerji daha çok verimli bir şekilde büyüme için kullanılır ve semirme ise karbonhidratlar ile sağlanır. Eğer, beslenmede yeterli karbonhidratlar veya lipitler yoksa, kuşun vücudu, enerji ihtiyacını karşılamak için gerekli amino asitlerden faydalanacaktır. Yine de, ME, karbonhidratlardan daha az verimli şekilde kullanılan proteinler ile desteklenir. Karbonhidratlar ve yağlarca yüksek olan tohumlar, enerji için mükemmel bir kaynaktır. Tohumlar; bu enerjiyi sağlarken, protein çok düşükse ve gerekli amino asitlerin birkaçından yetersizse bir problem ortaya çıkabilir. Protein oranına göre enerjinin dengesiz olması nedeniyle, tohumu yiyen bir muhabbet kuşu çabuk bir şekilde protein ihtiyacını değil ama enerji ihtiyacını karşılar. Bunu dengelemek, yeterli düzeyde protein girişini sağlamak için bir muhabbet kuşu, enerji (tohum) girişini artıracaktır. Muhabbet kuşlarının ya tamamen tohumlarla beslenen ya da değişken protein içerikli kapsamlı lapalarla beslenen gruplarında yapılan gerçek bir araştırma projesi grafikle gösterilmiştir. Lapa diyetlerindeki muhabbet kuşları ortalamada her gün vücut ağırlığının %25 inin altında tüketirken, tohum diyetindeki kuşlar önemli şekilde daha çok tüketmişlerdir. Bu ikinci gruba giren kuşlar için protein düzeyi, daha yeterli bir düzeye ulaşırken, daha az tüketmişlerdir.
Tohumlar iki kategoride sınıflandırılır:Yağlı tohumları ve nişastalı tohumları. Her iki tip tohumlar; karbonhidrat, lipit ve daha az düzeyde protein sağlar. Karabuğday, tahıllar ve ot tohumlarını kapsayan nişasta tohumları; akdarı, kanaryaotu, buğday, yulaf, pirinç, milo ve mısırdır. Nişasta, diyette bulunan karbonhidratın en çok kullanılan formudur. İkinci bir karbonhidrat, selüloz, enerji vermeye uygun olmamasına rağmen, yiyeceğin sindirim sistemi içindeki normal hareketini sağladığı için muhabbet kuşlarının diyetinde eşit önemdedir. Bir muhabbet kuşu diyeti içeriğinde önerilen ham lif (selüloz) oranı % 7 ‘dir. Genelde; akdarı gibi nişasta tohumları, yağlı tohumlara göre daha az ve daha kalitesiz protein içerirler. Bu gruptan; buğday, gerekli amino asit olan lösinde yetersizdir. Mısır, triptofandan yetersizdir, akdarı az miktarda triptofan, daldarı az miktarda arginin içerir. Kanarya yeminin proteince zengin olduğuna genelde inanılmasına rağmen, lizin ve metiyoninde yetersizdir. Tahıllarda lösin ve izolösin eksikliği, mısırda triptofan yetersizliği vardır.
Yağ tohumları; kolza, keten, nijer, haşhaş, ayçiçeği, kenevir, susam, ve yerfıstığıdır. Onlar enerji desteklemeye katkı olarak gerekli yağ asitlerini, linoleik, linolenik ve araşidonik sağlarlar. Diyette yağ asitlerinin yokluğu aşağıdaki durumlara neden olur:
* Yumurta boyutunda azalma. * Zayıf tüy gelişimi. * Kuluçkada azalma. * Toplam gelişmede bozulma. * Düzensiz, bozuk tüy yapısı. * Karaciğerde yağ birikimi.
Muhabbet kuşları kısaca mubişler (ya da Amerikan halkdilinde Paraketler), harika, uyum sağlayan, eğlenceli, yıllarca sevilen bir arkadaş olan küçük papağanlardır. Maalesef, onlar aynı zamanda, kendileri için en iyi olan besinleri yemeyi reddeden, bodur küçük adamlardır. Avustralya'ya özgü olarak çok büyük sürüler halinde kilometrelerce seyahat ederler, belirli aralıklarla tohum ve filizlerin tüketimi için sıklıkla yere inerler. Doğadaki muhabbet kuşları, bu yolculuklarına katlanırlar ve tüm kalorilere ihtiyaç duyarlar.
Evlerimizde, muhabbet kuşları doymaz yiyicilerdir ama onların besinleri verimli kullanımı sınırlandırılmıştır. Çoğunlukla hareketsiz yaşam tarzları, onları aşırı şişmanlık için aday yapar. Ayrıca; onlar, karaciğer yağlanmasına ve pek çok tümöre eğilimlidir. Bu bileşim, çoğunlukla kronik sağlık problemleri ve belirgin şekilde kısalan yaşam süreleriyle sonuçlanır. Popüler evcil hayvan olmalarına rağmen, onlar çoğunlukla ucuz, değiştirilebilir veya "gözden çıkarılabilir" kuşlar olarak görülürler, ihtiyaç duydukları ve hak ettikleri tıbbi özen , saygı ve diyetten de mahrum bırakılırlar. Benim dünya görüşüm, her kuş, boyut veya fiyatına bakılmaksızın, yaşamı sever ve bizim için gezegenimizi aydınlatırlar ve biz onların bakıcıları olarak, mümkün olan en iyi özeni göstermekle yükümlüyüz. Uygun koşullardaki muhabbet kuşu bakımı, 15-20 yıl olması gerekirken, çoğunlukla 5-10 yıl olarak karşımıza çıkan bir hayat süresini ifade eder. Çok güzel bir söz duymuştum; biz, çoğu kez onları fazla besleyerek "Sevecenlikle öldürüyoruz". Onların ihtiyaç duyduğu bütün her şeyin neler olduğunu öğrenmek ve tamamen küçücük dozlarda vermek zorundayız. Tombul bir muhabbet kuşuyla uğraşıyorsanız, bazı önerilerde bulunulacaktır.
Yiyecek Çeşitleri Daha büyük papağan türlerinden farklı olarak, muhabbet kuşları gerçekten çoğunlukla doğal ortamda da tohumlarla beslenirler, bundan dolayı bazı tohumları her gün vermek uygun hatta zorunludur. Uygun olan miktar ise gün başına 1 çay kaşığı ve 1 yemek kaşığı arasındadır, bu da vücut boyutuna, aktivitelerine ve bireysel metabolizmasına göre uygulanması gereken değişikliktendir. Kuşunuzu, satılan iyi marka bir muhabbet kuşu tohumu karışımıyla besleyebilirsin veya bazen daldarı verebilirsiniz ama her ikisini aynı günde değil, bir gün biri diğer gün öteki şeklinde. Daldarı, daha doğal ortamda hissetmelerine izin verir ve bir tohum için göreli olarak düşük yağ, yüksek protein içerir.
Porsiyonlar Vereceğiniz herhangi bir şeyin asla, kuşun başından daha büyük olmamasını unutmayınız. Diğer bir deyişle, bir muhabbet kuşuna üzüm verdiğinizde, 1/2 üzüm fazla, 2 veya 3 üzüm çok fazladır! Tohumlarda, kesinlikle kabın 2/ 3 ünü doldurmayın! Çoğunlukla "Çimdikler" ve "Hafif Dokunuşlar" halinde servis yapılmalıdır. Bir porsiyon, bununla birlikte, bir tutam civarındadır — bir muhabbet kuşu için toplam gıda anlamında olmamak üzere! Ben; yalnızca haftada bir iki kez, beslenmesine biraz organik tohum karıştırırım. Küçük kuşlar, diyetlerinde tohumlara çok fazla yer verilirse, karaciğer, böbrek ve gut hastalıklarına daha çok yakalanmaktadırlar, bundan dolayı, yalnızca diğer gıdalara kıyasla % 5-10 oranında yer veririm. Normal ağırlıktaki muhabbet kuşlarım için her gün organik Amber’in Kıtalararası Mutfağı’ndan (benim hazırladığım pişmiş yiyecek) 1 çay kaşığı veririm, daha tombul olanlar için ise her iki günde bir. Bununla birlikte, çok çeşitli ve iyi kesilmiş sebze de karıştırırım. Aslında, bir muhabbet kuşunun günlük diyetinde en önemli öge, günlük payların en büyük yüzdesi olarak sebze ile beslenmektir. Öncelikle her tipteki koyu yapraklı yeşil sebzeleri bolca kullanın — pazı, pancar, havuç ve turp yaprağı, kıvırcık lahana, karahindiba, ıspanak, hardal, kişniş, maydanoz (!) vb. Kafes tellerine veya tavan kısmına tutturulabilir. Çiğ veya haşlanmış brokoli verilebilir— muhabbet kuşları, tellere asılan minik çiçekçikleri de severler. Sonra; koyu portakal ve renkli sebzeler verilebilir — havuç, tatlı patates, balkabağı, pancar, sarı şalgam, jalapeno biberi (!) vb. doğranarak bir kapta verilebilir. Biberler hariç diğerleri, maksimum beta karoten sağlamak için en iyi pişirilen gıdalardandır. Birçok tohumun filizleri çoğunlukla sevilirler. Meyve, ölçülü şekilde, bir ilave olarak bir ya da iki günde bir verilebilir — papaya, mango, kivi, kavun, küçük yumuşak meyveler, armut, elma ve çekirdekli meyveleri deneyebilirsiniz.
Diyet Dönüşümü İdeal ortamlarda bebek muhabbet kuşları, sütten kesilerek geniş bir diyete geçeceklerdir, bütün yukarıdaki bahsedilen yiyecekleri ve kolayca verebileceğiniz her şeyi yiyeceklerdir. Ama gerçek dünyada, çoğu, (ucuz ve kolay olduğundan) sütten kesildiklerinde tohumlarla beslenirler ve eğer bir erişkin kuş bakıyorsanız muhtemelen müzmin bir tohum tiryakisidir ve inatçı bir şekilde bütün bu yeni sağlıklı gıdaları görmezlikten gelecektir. Muhabbet kuşları, en inatçı yiyicilerin arasındadır — cockatiels, amazonlar ve Avustralya papağanları daha az derecede inatçıdırlar. Herhangi bir kuşu, doğru yemeye alıştırmazsanız, yiyeceğin ne olduğunu, tohum dışında ne yapacağını bilmediğinden kesinlikle açlıktan ölebilir. Kuşlarımıza değişik zamanlarda değişik besinler sunarak, onların seçme huylarını en aza indirgemek için aşamalı olarak yeni bir yemek rehberi hazırlanmalıdır. Kafesinde tohumla beslenen inatçı bir muhabbet kuşu, her zaman 3-4 saat için çıkarılan tohum yemliklerinden sonra verilen yeni sağlıklı besinleri daima yiyeceklerdir. Üstüne biraz tohum serperek veya onun çok beğendiği bir şeyi mesela mısır ve bezelye kullanarak rüşvet verebilirsiniz. Yeni yiyecekleri elinizle veya sürüdeki/yanındaki diğer bireyler yemek yedikleri zaman onu cesaretlendirmek için teklif edebilirsiniz. Son olarak, bu tür gıdaları birkaç gün bırakmayın, gerekirse tazeleyerek tekrar tekrar verin — kuşlar çoğunlukla yeni bir yiyeceği denemek için yeteri kadar rahatlamadan, alışmadan önce sürekli görmek zorundadırlar. Herhangi bir nemli veya taze yiyeceği, ekşimemeleri, bozulmamaları ve bakteri kaynağı olmamaları için 3-4 saatten sonra kesinlikle çıkarın. Muhabbet kuşu diyet dönüşümü, ayları kapsayan bir süreçtir, kesinlikle günler içinde veya bazı kuşlar için haftalar içinde gerçekleşeblecek bir şey değildir. Birçok muhabbet kuşu, kaplarla verilmeden önce, kafes tellerine veya meyvelik/sebzeliklere asılan bir parça ürünü gagalayayıp denemeye daha yatkındırlar. Yaratıcı olun ve hepsinden çok “sabırlı”.
Ağırlıklar Muhabbet kuşunuzun sağlıklı bir ağırlığa sahip olup olmadığından emin olmanın tek yolu onu tartmaktır! Basittir. İdeal ağırlık, vücut boyutu da temel olarak alındığında çoğunlukla 32-38 gram arası, ortalama 35 gramdır. İngilizce muhabbet kuşları 45 gram veya üzeri olacaktır. Muntazaman, ilk başlarda haftalık ölçüm daha iyi olmasına rağmen en az aylık olarak ölçüm yapın. Minik bebekler, hasta kuşların beslenmelerinin takibi için ise her gün kontrol etmek hedeflenmelidir. En sağlıklı sonuçlar için, kursakları boşken sabahları tartın. 3-4 gramlık farklar tehlike bölgesinde olduğunu düşünmemizi gerektirmesine rağmen %10 luk herhangi bir artış veya kayıp çok daha önemlidir. Bir artış, tohumları azaltma gerekliliği anlamı taşıyacaktır (veya dişi ise yumurta yapacak olabilir). Ağırlığı azalmış ise, özellikle ani gerçekleşmişse, böbrek problemlerini, şeker hastalığını ya da diyetin çok katı olduğunu ifade edebilir. Bu durumda veteriner hekime danışın. Onu tartarak muhabbet kuşunuzun ideal kişisel hedefini belirleyin, onun boyutu ve beden yapısı için hangi ağırlığın en iyi olduğunu kararlaştırmak için omurgasına ve göğsüne dokunarak muayene edin. Eğer omurgası/göğüs kemiği tam olarak bir bıçak sırtı gibi hissediliyorsa, o, fazla zayıftır. Eğer onun göğsü belirgin ve çok fazla şişkin görünüyorsa kesinlikle fazla kiloludur (Çevirenin notu: Kesinlikle tümör, kist gibi oluşumlarla karıştırılmamalı, bu oluşumlar gözardı edilmemelidir). Muhabbet kuşları için zayıf kategoride olmak daha iyidir. Planlanan herhangi bir kilo verdirme uygulaması, var olan karaciğer yağlanmasını ve karaciğerin zarar görmesini yavaşça azaltacaktır.
Egzersiz Güvenli bir ortamınız varsa, muhabbet kuşunuzun uçmasına izin vermeniz dünyada en iyi alıştırmadır! Benim muhabbet kuşlarım, her gün 3-5 saat özel odamızda serbest uçuş için dışarıdadırlar. Onların, zeminden itibaren çeşitli oyun parklarına tırmanmak için bir sürü uzun merdivenleri var. Ben mümkün olduğu kadar ileri geri sık sık uçmaları için onları teşvik ederim. Bizim kurtardıklarımızdan biri olan “Francis”, bize 65 gram olarak geldi ve zeminden kalkamazdı. Şimdi Francis , soluk soluğa kalmadan ve yorulmadan odanın bir ucundan diğer ucuna 6-8 kez uçabiliyor. Eğer güvenli bir ortamınız yoksa, ipler ve merdivenlere tırmanması için cesaretlendirin, zeminde bir topu takip ettirebilir, bir elastik halatta sallandırabilir ve diğer faaliyetlerde bulundurabilirsinz. Parmağınızda veya bir dal üzerinde muhabbet kuşunuzu tutun ve yavaşça yukarı aşağı oynatarak kanat çırpması için cesaretlendirin. Kafesler, oyuncaklarına ulaşarak hareket etmesine teşvik edecek kadar büyük ve donanımlı olmalıdır.
Ek Avustralya kuşlarının iyota daha çok ihtiyaçları vardır ve guatr olabilirler. Ben, bir kap içinde serbestçe kullanabileceği yosun parçaları veya tozu veriyorum ve ayrıca haftada 3 kez civarında pişmiş mutfak ürünlerinden bir çimdik kadar ekliyorum. Karaciğer problemlerine eğilimli olmalarından dolayı, bütün muhabbet kuşlarım için bir koruyucu olarak süt devedikeni kullanıyorum. Bu ot, yeniden yapılanmaya yardım eder ve karaciğeri yeniler. Tüm kuşlarım, 5-6 organik süt devedikeni tohumunu her gün alırlar. Diğer yandan, fazla kilolu veya bilinen karaciğer hastalığı olanlara, süt devedikeni eriyiği veriyorum (tercihen gliserit veya düşük alkollü formüller). Ben onların arıtılmış sularına, 1 fincan suya 10 damla eriyiğik oranında ekliyorum. Özel olarak hazırladığım “kurutulmuş yeşillik ve ot karışımı” yemeleri için tedavilerde kullandığım yem kaplarına bir çimdik kadar koyuyorum. O, bir düzine kadar eser element (beta karoten, kalsiyum, ve diğer mineraller) içeren, bağışıklık, sindirim ve canlılığa yardım eden organik bitki karışımdır.
Muhabbet Kuşlarında Altı Çizilmesi Gereken Özel küçük dostlarınıza; pek çok kuşun içine düştüğü tombul muhabbet kuşu sendromundan kaçınmak için nasıl daha uzun ve sağlıklı yaşam, mutluluk verebileceğinize dair plan yaparak biraz daha fazla zaman ve sevgi verin. Dostlarınızla dolu dolu keyfini çıkarın yaşamın!
Tohumlar, tahıllar ve meyve,sebze, otlar gibi diğer taze gıdaların yanısıra, muhabbet kuşları için sağlıklı olan bazı diğer yiyecek çeşitleri de vardır. Ayrıca, petshoplar, kuşun sağlığına yönelik pahalı veya ucuz, sıvı, toz, taneli biçimlerde pek çok ek gıda çeşidi de sunarlar.
Böyle ilavelerle muhabbet kuşu beslemenin mantıklı veya zorunlu olup olmadığı, genelde her olaya bağlı olarak değişecektir. Burada; ek besinler ve yemelerine izin verilebilecek diğer şeyler hakkında daha fazla bilgi bulabilirsiniz.
Fırın/Pastane Ürünleri Fırın ürünleri arasında muhabbet kuşlarının çoğunun beğendiği çeşitler bulunmaktadır. Onlar, galeta ve gevrek ekmek kemirmeyi severler. Aynı zamanda taze ve kuru sandviç ekmeklerinden de hoşlanırlar. Tabii ki, ölçülü bir şekilde verilmek kaydıyla!
Özellikle, muhabbet kuşları üretimde iken, fırın ürünleri ile kuşları beslemek iyi bir fikir değildir. Ana baba muhabbet kuşları, kısa sürede kursaklarını dolduran bu ürünlerden çok fazla yerler. Sonra her zaman aç olan yavrularına verirler. Fırın ürünleri ile yavrularını beslemek ebeveynler için kolaydır, yavruların kursakları da kısa sürede dolacaktır. Ama ekmek ve diğer fırın ürünleri yeteri kadar mineral ve vitamin içermezler, bundan dolayı çok fazla fırın ürünü ile beslemek eksiklik bulgularının ortaya çıkmasına neden olacaktır. Birçok yavru, bu yüzden ölür!
Haşlanmış Pirinç Muhabbet kuşları ve diğer kuş türleri için haşlanmış pirinç, protein kaynağı olduğundan sindirilmesi zevkli ve kolaydır. Asla tuzlanmamalıdır, çünkü tuz, bir kuşun organizmasında ciddi zararlara sebep olabilir! Bir dahaki sefere pirinci haşlarken, tuz koymadan yapabilirsiniz, tabağınızda iken kendiniz için ekleyebilirsiniz. Tuzsuz haşlayıp, evcil kuşunuza küçük pirinç taneleri verebilirsiniz. Servis yapmadan önce pirinci yıkamak da tanelerin birbirine kuvvetli şekilde yapışmaması için önemlidir. Muhabbet kuşları genellikle, yapışkan gıdalardan hoşlanmazlar ama haşlanmış pirinci bir kez tattıktan sonra seveceklerdir. Pirinç her zaman ekstra bir yiyecek olarak verilmelidir. Asla üretimdeki/kuluçkadaki muhabbet kuşlarına haşlanmış pirinç vermeyin. Bu durumda ebeveynler, yavrularını küçük parçalarla beslenmek yerine büyük pirinç taneleriyle kursaklarını dolduracaklar, sonuç olarak da, açlıktan ölmelerine veya mineral ve vitamin eksikliğine neden olacaklardır. Asla, onları tehlikeye atmamalısınız!
Süt Ürünleri Süt ürünlerinin çoğu, çok fazla yağ içerdiklerinden muhabbet kuşları için uygun değildir. Peynirin birçok türü, krema, konsantre ve diğer yağlı süt ürünleri bu yüzden evcilinizin günlük diyetinin parçası olmamalıdır. Az miktardaki yağ içeriği nedeniyle yağsız lor peyniri, muhabbet kuşları için ekstra yiyecek olarak uygundur. Kuşların çoğu, arada damak tatlarında ve yediklerinin kıvamında değişikliğe ihtiyaç duyarlar. Lor/çökelek peyniri, birçok evcil kuş tarafından yüksek ölçüde sevilen sağlıklı bir abur cuburdur.
Süt ürünlerinin, muhabbet kuşu menüsünden ayrı tutulmasının başka bir nedeni de vardır: Laktoz içerirler. Şekerin bu türü kuşlar tarafından sindirilemez. Bağırsaklarında, laktozun parçalara ayrılmasından sorumlu olan bir enzim yoktur. Çok fazla laktoz ağır ishale yol açar. Bu bakımdan, lor peyniri, herhangi bir endişe olmadan az miktarda verilebilir. Kuşların çoğu, bu peynirle, ishale neden olacak ölçülerdeki laktozu yememiş olacaklardır. Peynir hakkında bir bilgi burada gözden kaçırılmamalıdır. Peynirin bazı türleri çok yağsızdır. Eğer evcil dostunuz, peynirinizden çok az tatmak isterse lütfen onun isteğine izin verin. Sadece ve sadece kuş ara sıra bir gaga peynire yerse onun sağlığına zarar vermeyecektir. Peynirle beslenmesinden sonra yeteri kadar içme suyu sağlamak önemlidir. Peynirdeki tuz muhabbet kuşlarını susuz bırakır.
Dekstroz Muhabbet kuşularının günlük diyetinde dekstroz, hasta kuşları kuvvetlendirmek için önemli bir ilave olması dışında rol oynamaz. Aynı zamanda ağır tüy dökümünde olan kuşlar da güçlü yiyecek ilavelerine ihtiyaç duyarlar. Dekstroz vermenin en iyi yolu, içme suyunda onu eritmektir. Yaklaşık 100 ml suyu için yarım çay kaşığı konulur. Lütfen her gün suluklarını temizlemeyi unutmayın çünkü dekstroz suluk yüzeyinde yapışkan bir tabaka bırakmaktadır. Bu tabaka, patojenik mikroplar için mükemmel bir ortamdır! Bir çift muhabbet kuşu veya salmadaki kuşlarınız için içme suyuna dekstroz ekleyebilirsin, tek olan kuşlar da gerçekten ihtiyaç duysa bile. Bu şeker, fazla miktarda olmamak ve tabii ki birkaç günlük süreyi aşmamak kaydıyla verildiğinde sağlıklı kuşlara zarar vermeyecektir.
Yumurta Yumurta sarısı birçok proteini içerdiğinden kuşların sağlığı için yararlıdır. Çok kaynatın ve bir çatalla ezin, filizlendirilmiş tohumlarla karıştırarak da verebilirsiniz. Bazı muhabbet kuşlarının bu olağandışı yiyeceği bir anda kabul etmesini sağlayabilmek için bu şeklide verirseniz yumurtayı gagalamaktan hoşlanırlar. Kuşların çoğu, kurumuş yumurta sarısından hoşlanmaz, bunun için her zaman taze olarak ve iki saat civarında vermeye çalışmalısınız. Özellikle yaz aylarında, yiyeceğin alışılagelmiş temizliğini sağlamak önemlidir. Yumurta sarısı, sıcak mevsimlerde çabucak bayatlar ve ciddi sağlık problemlerine, ishal veya kusmaya sebep olabilir! En büyük tehlike, sadece, muhabbet kuşu sürülerinde meydana gelmeyen salmonella olarak bilinen bir hastalıktır. İnsanlar da eğer yumurtalar, uygun şekilde saklanmamış ve yanlış hazırlanmışsa kendilerine de bulaşma tehlikesi altındadırlar.
Yumurta İçeren Gıdalar Birkaç firma, muhabbet kuşları için yumurta içeren besinler üretmişlerdir. Bu besinler, kuşlar için yüksek kaliteli yardımcı bir yiyeceği temsil eder. Özellikle üreme döneminde, protein kaynağı olduğu için gereklidir. Hastalıklardan zayıflayan muhabbet kuşları, yumurta içeren besinler yardımıyla kuvvetlerini tekrar kazanırlar. Onun kıvamı ve tadı yüzünden, bazı kuşlar asla bu besinlere dokunmayacak, diğerleri ise yemeleri için alışma süresine ihtiyaç duyacaklardır. Eğer kuşlarınız, başta onu beğenmezlerse, sadece sabırlı olun ve onlara vermeye devam edin. Vermeden önce hafifçe ıslatırsanız kuşlarınız daha az çekinebilirler. Bazı muhabbet kuşları, en azından başlangıçta onu kuru tercih edebilirler. Yumurtalı ürünlere yavaşça alıştırmak için üzerinde biraz filizlendirilmiş tohumlar da serpebilirsiniz. Ayrıca ilk önce yumurtalı krakerleri de deneyebilirsiniz. Çevirenin Notu: Site kütüphanemizde, denenmiş, sağlıklı yumurta maması tarifimizi bulabilirsiniz.
Böcekler Muhabbet kuşları genelde tahıl ve tohumlarla beslenen kuş grubuna dahildirler. Onlara uygun günlük diyetin içinde, böceklerin düzenli tüketimi yer almamaktadır. Buna rağmen, bazı muhabbet kuşu besleyicileri ve bakıcılar, böceklerin, kuşları için alternatif ve ekstra bir abur cubur olduğunu önerebilirler. Bir besleyiciye göre, karınca larvaları, bir sürü protein içerdiklerinden muhabbet kuşları tarafından kolayca beğenilir. Bazı kuşlar ise onlara verdiğinizde görmezlikten gelirler. Karınca yumurtası vermek istediğinizde, derin dondurucuda satılanlardan alabilir veya doğadan onları kendiniz toplayabilirsiniz — ama çok az miktarda verilmelidir! Birçok ülkede, karıncalar yasal koruma altındadır, türleri tehlikededir. Asla o karıncaların larvalarını toplamayın! Almanya'da, örneğin Avrupa kırmızı ağaç karıncası (Formika polyctena) nadir ve korunan bir tür olduğundan toplamak yasaklanmıştır. Ülkenizdeki koruma altına alınmış türler hakkında bilgi edinin! Yalnızca birkaç larva alın, onlardan çok fazla toplayarak tüm karınca topluluğunu tehlikeye atmayın! Muhabbet kuşlarının çoğu sadece birkaç larva yer, bundan dolayı kuşlarınız sürü halinde ise kuş başına beş yumurta düşecek şekilde toplamak yeterlidir. Muhabbet kuşları gerçekten günlük diyetlerinde karınca larvalarına ihtiyaç duymaz, bu onlar için fazla lükstür. Muhabbet kuşlarının gerçekten ihtiyacı olmadığı bir şey için bir karınca topluluğunu tehlikeye atmak sorumsuzluk olacaktır! Bazı kuşlar yaprak bitlerini gagalamayı severler. Onların tercih edecekleri yeme şekillerinden biri, parmağınızdan küçücük böcekleri toplamak olacaktır. Yaz mevsiminde, mesela gül ve devedikeni gibi bitkilerde bir sürü yaprak biti bulabilirsiniz. Siyah renkli bitleri beğenmeyen kuşlar da görülmüştür. Bu böcekleri beğenip beğenmeyecekleri, kesinlikle kişisel zevklerine kalmıştır, bundan dolayı, her zaman farklı türleri vermeyi deneyebilirsiniz. Kuşunuzu, küçük bir örümceği veya uçan bir böceği yerken bulursanız şaşırmayın veya mideniz bulanmasın. Doğal ortamlarında muhabbet kuşları arada böcek yerler. Yazarın dişi kuşu Rhea, küçük örümcek, uzun bacaklı örümcek ve çayırsineği yakalamakta çok ustadır. Ayrıca, düşüncesiz küçük sinekler de bu becerikli dişi avcıdan korkmak zorundadırlar. Rhea tavanda yürüyen örümcekleri de yakalamış, hiçbir böcek şimdiye kadar ondan kurtulamamıştır! Ancak yazarımız diğer tüm kuşları içinde bu şekilde böcek yakalayanına, Rhea kadar böcek sevene de rastlamamıştır. Anlaşılan, böcek tutkusuyla Rhea, muhabbet kuşları arasında nadir bir istisnadır.
Vitamin İlaveleri Muhabbet kuşlarının türlerine uygun olarak beslenmesi , vitaminler, amino asitler ve minerallerle desteklenmesini gerektirir. Bir muhabbet kuşunun günlük diyeti bu yüzden, tahıl, tohum, taze yiyecek ve tamamlayıcı tozlar veya sıvıları içermelidir. Bu ürünler, kuş veya evcil hayvan beslenmesinde uzmanlaşmış firmalarca piyasaya sürülürler. Eğer kuşlar, her gün çok sayıda farklı taze yiyecek alıyorlarsa, genellikle, sağlıklı kalmaları için ilavelere ihtiyaç duymazlar. Ama ciddi bir hastalık sonrası iyileşme döneminde veya tüy dökümünde ise vitamin ilaveleri veya mineral tozları verilerek onların kuvvetlendirilmesi önerilir. Veteriner hekiminiz şüphesiz, bu başlık altında verilen bilgilerle ilgili sorularınızda size yardım edecektir. Her olay farklıdır, her kuş, özeldir, bundan dolayı burada önerilenleri genellemek mümkün değildir.
Kuşlarınızın ilaç dolabında bitki çaylarının bazı türlerinin bulundurulması önerilmektedir. Bitki çayları; pek çok hastalığın iyileşmesini desteklemek amacıyla sizin için çok önemli olabilir. Bitki çayları aynı zamanda zayıflama halinde de yardım edebilir. Bu bölümde bitki çaylarının en önemli türlerini bulabilirsiniz. Evde az miktarda bulundurulmaları, kuşunuzun ani hastalanması durumunda hazırlayabilmeniz için yararlıdır.
Çayın Etkisi Hasta kuşa, sade içme suyu yerine bitki çayı türlerinden vermek istemeniz halinde, lütfen, çayı fazla kaynatmayınız. Ve tabii ona vermeden önce ısısının oda sıcaklığına düşmesini beklemelisiniz. Eğer poşet çay hazırlarsanız, pakette yazılı olan hazırlama talimatlarını izlemelisiniz. Bunu yaptıktan sonra, lütfen, çayı, yarım fincan saf su ile seyreltin. (Bu, hazırlama talimatlarına göre hazırlanan ölçüdeki çaya %50 oranında saf su ekleneceği anlamındadır).
Muhabbet Kuşları Çaylarını Nasıl Sever ? Pek çok durumda, hasta kuşlar, iyileşmelerinin desteklenmesi için enerjiye ihtiyaç duyar. Eğer onlar fazla kiloluysa, bu kural, tamamen geçerli değildir. Böyle hallerde, bu paragrafı dikkate almayabilirsiniz. Çayı daha çok besleyici yapmak için dekstroz veya bal ekleyebilirsiniz. Hasta kafesinde ortak bir suluk kullanıyorsanız, dolu bir suluk için maksimum yarım çay kaşığı dekstroz (asla daha çok değil) kullanın. İçme suyuna karıştırılan dekstroz veya balın fazla yüksek dozu bir kuş için sağlıksız olacaktır. Eğer kuş, böbrek hastalığı veya maya hastalığının herhangi bir türü nedeniyle rahatsız ise aşırı derecede dikkatli olmak zorundasınız. Koşullara göre, dekstroz veya bal, kuşun organları glikozu sindiremeyeceğinden ağır problemlere sebep olabilir. Bu yüzden hastalık daha da ilerleyebilir.Hekimle bu konu görüşülmelidir. Şekerin herhangi bir türünün kuşa zarar verme endişesi yoksa, hem içme suyuna hem de çaya bazı vitamin ilaveleri yapabilirsiniz. Dozla ilgili olarak, lütfen paketindeki kullanım talimatlarını inceleyin ve uygulayın. Tabii ki veteriner hekimle herhangi bir yiyecek ilavesi uygulamasını görüşmek her zaman en iyi fikirdir. Birçok doktor, vitamin içeren özel ilaçlarla tedavi etmek istediklerinden kuşun içme suyu veya çayına ekleyeceğiniz besin/vitamin gibi katkılar aşırı doz tehlikesi yaratacaktır. Lütfen not edin: Sıcak suya herhangi bir vitamin ilavesi yapmayınız, çünkü o, sağlığa yararlı etkin maddeyi yok edecektir ve yapılacak ilavenin etkisi olmayacaktır.
Anason Çayı Kuşunuz kabızsa, sade içme suyu yerine anason çayı verebilirsiniz. Bu çayın, dikkate değer nitelikte sara hastalıklarına etkileri vardır ve böyle hoş olmayan durumlarda kuşlara yardım edebilir. Seçiminize göre, onun yerine (aşağıda) rezene çayı hatta anason ve rezene çayı karışımı verebilirsiniz.
Isırganotu Çayı Isırganotu çayı, çok iyi zehir giderici etkiye sahiptir.Veteriner hekimin belirlediği zehirlenme tedavisinin iyileştirici etkilerini artırmak için kuşa verilebilir. Doğal tedavide, ısıranotu, zehir giderici olarak iyi bir ilaçtır ve böbrek problemlerinden (mesela hastalık) yakınan hastalarda temizleyici olarak kullanılır. Isırganotu aynı zamanda, içerdiği vitaminler yüzünden çok sağlıklı bir yem bitkisi olarak da kullanılabilir.
Rezene Çayı Antikonvülsan (sara hastalıklarına) etkileri nedeniyle rezene çayına teşekkürler, kuş sahiplerinin ilaç dolabında ortak envanter olmalıdır. Rezene çayı, kabızlık ve gazlara (bazı kuşlarda gaz olabilir) karşı ferahlık sağlar. Aynı zamanda; kuş, bir maya hastalığıyla (mantar, pamukçuk veya AGY GLS) uğraşırken kursak veya karın içinde çok fazla gaz üretiminin önlenmesine yardım edebilir. Rezene çayınız yoksa bir alternatif olarak anason çayı verebilirsiniz.
Papatya Çayı En değerli tıbbi bitkilerden biri papatya çayıdır. Bu bitkinin çiçeklerinden yapılan çayın, iltihap önleyici etkileri var. Bu yüzden papatya çayı, bulaşıcı hastalıkların tedavisinde çok yararlıdır. Kuşunuz (bakınız ekşi kursak) kursak iltihabından, üşütme veya başka bir hastalıktan çekiyorsa, papatya çayı, hastanın rahatsızlıklarını hafifletebilir ve yeniden kısa sürede sağlığını kazanmasına yardımcı olabilir. Papatya çayıyla tedavi edilebilecek başka bir önemli rahatsızlık, hatalı beslenmeden oluşan ishaldir. Papatya çayı buharını soluma, üşütme ve diğer solunum sistemi hastalıklarında çok etkilidir. Ama herhangi bir aksi tesirden kaçınmak için papatya çayı vermeden önce herhangi bir durumda veteriner hekimle görüşülmelidir!.
Siyah Çay Bir çok durumda, hasta kuşa siyah çay vermek, dolaşımını uyarmak için yarar sağlar. Ama hekimle bu özel diyet hakkında önceden konuşmak kesinlikle zorunludur. Siyah çay tipik olarak, örneğin bir stres durumunda çare olarak kullanılır. Siyah çayın en kullanışlı türü, neredeyse her süpermarkette bulunabilecek Seylan, Assam veya İngiliz kahvaltı çayıdır.
Kekik Çayı Mantar öldürücü ve mantar önleyici baskın etkileri nedeniyle kekik çayı, megabakteri (AGY) veya mayalara (Mantar, pamukçuk) karşı GLS tedavisi sırasında iyileşmeye çok yardımcıdır.
Hasta Kuşları ve Yavruları Elle Besleme
Hasta kuşların bir çoğu hastalandıklarında yem yiyemez hale gelirler, göğüs kemikleri zayıfladıkları için belirginleşir, yem yiyememe sonucunda kuş açlıktan ölebilir. Benzer şekilde annesi tarafından beslenmeyen yavrular da açlıktan ölebilir.
Eğer kuş yem yemiyorsa bu durumda onu gün içinde 3-4 defa şırınga yardımıyla sizin beslemeniz gerekir.
Kabuksuz darıyı toz haline getirip biraz suyla karıştırıp vermeniz en doğrusudur, eğer bunu yapmakta zorlanırsanız tuzsuz etimeği ıslatarak kullanabilirsiniz, bebek bisküvisi aşırı şekerli olduğu için çok az miktarda yaptığınız karışıma koyabilirsiniz.
Gıda Parazitleri
Uygun olmayan gıda depolamaları parazitlere neden olabilir. Bazı parazitler kuşunuz için zararlı olabilir. Bu bulaşma genellikle marketler ya da satıcılarda satılan tahıl ürünlerinde olur. Bu parazitlerin yumurtalarını ya da larvalarını farkında olmadan evinize sokmuş olabilirsiniz. En kötü durumda; kontrolsüzce çoğalacaklar ve içeriğinde tahıl veya nişasta olan her şeye bulaşacaklar. Pek çok parazit kuş yeminin yanında un, yulaf unu ya da bulabildikleri herhangi bir gıda maddesinin içinde bulunabilir.
Yemi Saklama Önerileri
Kuş yemleri olabildiğince uzun süre taze tutulabilmesi için serin ve kuru bir yerde muhafaza edilmelidir. Satın aldığınız miktar da kuşunuz için önemlidir. Eğer 1-2 kuş besliyorsanız marketlerde satılan normal boy bir yem sizin için idealdir. Daha fazla kuş bile besleseniz tazelik açısından bu paketler işinizi görecektir. Eğer açık yem alacaksanız hava alan kutularda ya da plastik kapalı kutularda saklanmasına dikkat edin. Bu sayede nemlenme olmayacaktır.
Evinizde stok yaptığınız yemlerinizi parazitlere karşı sürekli kontrol ederek verin kuşunuza. Eğer yeminiz tuhaf kokuyorsa ve birbirine yapışmaya başlamışsa bu onda parazit olduğunun göstergesidir. Bu hale gelmiş yemleri beklemeden çöpe atın. Yaz günlerinde yeminizi sağlıklı bir şekilde muhafaza etmenin diğer yolu da buzdolabında saklamaktır. Eğer çok sayıda kuşunuz varsa yüksek miktarda yem alıp onları dondurabilirsiniz bile. Bu işlem size ayrıca ekonomik katkı sağlayacaktır.
Parazitleri Tanıma
Bazıları gözle görünebilirler. Yandaki resimdeki yemler tahıl güvelerinin yumurta ve larvalarıyla kaplanmış durumdadır. Tanecikler tespih boncuğu gibi birbirine yapışırlar. Diğer parazitler de kötü kokuya neden olurlar. Buna karşın; böcekler gibi bazı parazitler de kolayca gözle fark edilebilirler.
Ne yapmalı ?
Bazı parazitler kuşunuz için zararlı olabileceğinden parazit bulaşan yemleri atın. Diğer parazitler kuşunuza zararsız olmasına karşın sizin yemeklerinize geçebilirler. Teoride en kolay kurtulacağınızı düşüneceğiniz kanatsız parazitler aslında en zor def edilenlerdir. İlerleyen paragraflarda bu konuda bilgi edinebilirsiniz.
Böcekler
Tahıl kurtları yemlerde ve tahıllarda bulunur. Uçabildikleri gibi, yemlerin içinde çabuk ve seri bir şekilde yer değiştirebilirler. Yemler hava geçirmeyen kaplarda bulunsa bile bu parazitlere rastlanabilir. Yandaki resim bir gıda kurdunun (Alphitobius diaperinus) 1 Euro ( 1 YTL ile aynı boydadır) karşısındaki boyutunu göstermektedir.
Un Akarları
Bu parazitler küçüktür ve çıplak gözle görünemezler. Bulaşmış yemlerin küflü bir kokusu vardır. Yemlerinizi parazit bulaşmasına karşı kontrol etmek için şu yöntemi uygulayın. Küçük bir kaba tepeleme doldurun, gece üstünü örtmeden açıkça bırakın, eğer ertesi sabah bir miktar yem etrafa saçılmışsa ve kabın içindeki tepecik düzleşmişse yeminizde parazit var demektir. Bu yemi asla kuşunuza vermeyin. Bunun alerjik etkileri olabileceği gibi ölümcül tepkiler de verebilir.
Tahıl Güveleri
Eğer yem kutunuzda kanatlı bir akar gördüyseniz o muhtemelen tahıl güvesi(Sitotroga cerealella)) dir. Bu parazitin gövdesi hemen hemen 1 cm boyundadır, kahverengi kanatları 2 cm olabilir. Giysilerinize dadanan güvelere benzemektedir.
Tahıl güveleri ( yanda resmini görebilirsiniz) yumurtalarını buralara bırakırlar. Larva, yumurtadan çıkar. Artık, yemleriniz bu larvalarca yağmalanacaktır. Bu larvalar kırmızı-kahverengi kafaları ve bej renkleriyle 1 cm’lik gövde uzunluğuna ulaşırlar. Yetişkinler , yavrular yumurtadan çıkmadan önce yemlerin üstünü ağ yaparak kapatırlar.
Teorik olarak parazitlenmiş bu yemleri kuşlarınıza verebilirsiniz. Eğer bu parazitlere rastlarsanız bu yemi derin dondurucuda 2-3 gün bekletin. Bu işlem parazitlerin tamamını öldürür. Hatta kuşlar ölü parazitleri yiyebilirler( bunda bir sakınca görünmemektedir). Ancak bu işlemin ne kadar hijyenik olduğu tartışılabilecek bir konu olduğundan siz kaş yapayım derken göz çıkarmamak için yine deo yemden kurtulun.
Malzemeler: yarım havuç, 1 adet haşlanmış yumurta, yarım dilim etimek.
* Tuzsuz etimeği toz tahline getirin, çok az miktarda bebek bisküvisi de katabilirsiniz. (1. resim) * Yumurta sarı ile ezin (2. ve 3. resim) * Rendelenmiş havuç ile karıştırın (4. ve 5. resim) * İnce ince kıyılmış yumurta beyazı ile karıştırın (6. resim) * Mamayı kuşlarınıza verdikten 5-10 saat sonra toplayın ve çöpe atın. Sıcak havalarda buna özellikle dikkat edin. * Mamayı buzdolabında saklayıp tekrar verme gibi bir durum söz konusu değildir. * Mamaya yeşillik de rendeleyip koyabilirsiniz. Örneğin brokoli, ıspanak yaprağı, vb * Bu malzemelerle hazırlanan mama miktarı 10 muhabbet kuşuna rahatlıkla yetecektir. * Ayrıca yumurta kabuklarını toz haline getirip mamaya katabilirsiniz.
Filizlenmiş Taneler
Bir saksıda mubişler için harika ve sağlıklı yeşillik üretebiliriz. İstediğimiz miktarda muhabbet yemini suyla durularız, bir kaba yerleştirir üzeri kaplanacak kadar su dökeriz ve gece boyunca bırakırız. Daha sonra suyla tekrar durulanır, daha önce nemlendirilmiş toprağa serpilir ve iyice sıkıştırılır. Toprak filizlerin fışkırması için sürekli nemli tutulur.
İki haftadan üç haftaya kadar yeşillik o kadar olur ki, artık biçebilir ve kuşlarımızı yemleyebiliriz. Yeşillikler devamlı büyür ve bakımı kolaydır. Ayrıca balkonunuza da mükemmel yakışır. Sadece muhabbet yemleri değil kanarya ve papağan (ayçekirdeği hariç) yemleri de karışıma eklenebilir.
Ambalajdaki yazıya bakarsanız, komple besin olan tohum karışımları ucuz veya pahalı olmak üzere her yerde bulunmaktadır. Nispeten pahalı yemler marka yemleridir, diğer taraftan da NoName yani adsız karışımlar da satılmaktadır. Fakat bunlardan almıyorum, çünkü bu tohumların bayat olduğu ve filizlenmediği anlaşılmıştır. Yani sağlıklı içerikleri çoktandır kaybolmuştur. Sadece bu tip yem vermiş olsaydım, zamanla kuşlarımda eksiklik belirtisi olan hastalıklar meydana gelecekti. Gerçi bu tip yemler için topyekun kötü demek yanlış olur, fakat benim şahsi tecrübelerim bunu gösterdi ve bu yüzden sadece marka yemi kullanmaktayım.
Eksikliklerin birçok belirtisi var: B-Vitamini eksikliği mesela ağır felçlerle sonuçlanabilir. Bağıra bağıra tünekten düsen bir muhabbet kuşu görmüş olanlar için bu korkunç sahne kolay kolay hafızasında silinmez. Yeminin taze olup olmadığını kontrol etmek isteyenler için çok basit bir yöntem var: Filizlendirmek üzere 100 tane sayılır ve 8 saat boyunca suda bekletilir, sonra akan suyun altında iyicene yıkanır ve ılık bir yerde 24 saat filizlendirmeye bırakılır. Bu esnada tohumlar kurumamalı. Ertesi gün tohumların ucunda filizlerin gözükmesi lazımdır. Elbette tüm tohumlar filizlenmeyebilir, ama ne kadar çok, o kadar iyi
Almanya genelinde kargo ile yem gönderen firmalarla iyi tecrübeler yaşadım: Yolladıkları karışımlar nispeten taze ve ucuz. Orada ayrıca muhabbetler ve diğer kuşlar için özel filizlendirmek için yem karışımı bulunmaktadır, ayrıca bu uzman yemcilerde ödül mamalar, sade çeşitler ve yabani otlar tohumu bulunmaktadır. Bunlar, kuşlarımız için hoş değişiklikler. Aynı zamanda bu uzman satıcılar da danışmanlık hizmeti vermektedirler.
Yabani Otlar
Süs kuşlarımız için yabani otlarımız lezzetli bir ek gıdadır. Benim kuşlarım en azından bu otlara bayılırlar. Ancak sizin ya da ailenizden birisinden polen alerjisi varsa, yabani otlardan vazgeçmek zorundasınız. Sizin alerjiniz yoksa bile, gelen misafirlerin dikkatini çekmekte faydası var, belki onlarda alerji vardır. Otları iyicene yıkasanız bile (ki bunu zaten yapmak zorundayız), polenleri gideremezsiniz. Kısa zaman sonra tekrar polen bulutları odanızda uçuşacaktır.
Bütün bunlar sizi etkilemiyorsa, caddeden uzak, gübrelenmeyen bir yerlere doğru bir gezinti yapmanız lazım. Yanınızda çakı ve bağlamak için ip getirmenizde fayda var, çünkü bazı otlar çok başlarına buyruk olabilirler. Demetler halinde topladığınız otları 3–4 gün bir vazoda muhafaza etmeniz mümkün, fakat her gün suyu değiştirmeniz lazım ve bağladığınız ipi çözmezseniz sapların arasında küf mantarı oluşabilir. Tam olgunlaşmamış otları da kış için dondurabilirsiniz. Fakat sadece tamamen buzu çözülmüş olarak yedirmeniz lazım. Olgunlaşmış otları ise kuru, serin ve tozdan korunmuş bir şekilde muhafaza edebilirsiniz.
Hiç merak etmeyin, kuşlarınızı zehirlemiyorsunuz, eğer kimyasal bir işleme tabi tutulmamışlarsa. Ama belli başlı otlar için emin olmak istiyorsanız, literatür listesinde kayıtlı kitapların birini alıp araştırabilirsiniz.
Yıkadığınız halde, otların arasında saklanmış ufak böcekler de sizi tedirgin etmesin, bazı muhabbetlerim bilhassa bu hayvani gıdayı tercih ederler. Elra tercihen yeşil yaprak biti yerdi. Bu böceklerin lezzetli olduklarını düşünemiyorum, ama kuşlarım aynı zamanda sağlıklı olan bu zevkleri için bir şey demiyorum.
Otları kafesin tellerine iliştiriyorum ya da bir mandalla tutturuyorum. Plastik altlığı da çıkartıyorum. Bu ziyafetin artakalanını rahatlıkla temizleyebilmek için, kafesin altına yıkanabilen bir altlık koyuyorum. Dikkat! Normalde uslu kuşlar olan muhabbetleriniz kısa zaman içinde kafesin etrafını bir savaş alanına çevirebilirler.
İdeal Muhabbet Kuşu Yem Karışımı
Genel olarak %40-50 darı (akdarı, sarı darı, kırmızı darı) , %30 aspur, %10 yulaf ve %5-%10 diğer tohumlar. Tohumlar ve karışımlar hakkında ayrıntılı bilgi almak için tıklayınız. Örnek muhabbet kuşu yem karışımı oranları;
* %30 kanarya yemi, %15 beyaz darı, %20 sarı darı, 15% kırmızı darı, %10 yulaf, %1 nijer, küçük çekirdek gibi tohumlar * %40 kanarya yemi, %20 beyaz darı, %20 sarı darı, %20 yulaf
Günlük kuş yemi porsiyonu ve taze yiyeceklerin yanı sıra, mubişler daima taze ve temiz içme suyuna ihtiyaç duyarlar. Eğer çeşme suyu içilmeyen bir ülkede yaşıyorsanız, kuşlarınız için içme suyu olarak hazır şişelenmiş su kullanabilirsiniz.
Günde en az bir kez mubişinizin içme suyunu yenilemelisiniz. Pet shoplardan küçük ücretler ödeyerek edinebileceğiniz özel kaplar yada suluklar kullanabilirsiniz. Büyük bir kuşhaneniz varsa, kuşlarınızın banyo olarak da kullanabileceği, suyla dolu tabaklar kaplar hazırlayabilirsiniz. Bununla birlikte, bu tabakları düzenli olarak temizlemelisiniz.
Eğer içme suyuna vitaminler ya da ilaç eklerseniz, daha da dikkatli olmalısınız. Çünkü suya eklediğiniz hemen hemen bütün katkı maddeleri, çok miktarda şeker içerir ve şeker, bakterilerin üremesi için ideal bir ortamdır. Bunun yanında su kaplarını günde iki kez, olabildiğince sıcak suyla yıkamalısınız. Küçük boru şeklindeki suluklar, küçük şişe temizleyicileri ve uygun fırçalarla kolayca temizlenir.
Sizce kuşlar sahiplerinin tabaklarındakini tırtıklayabilmeli mi ? Bu sorunun genel olarak cevabı hayır olacaktır.Kuşlarınız için çok zararlı olabilecek gıdalar olduğu gibi çok yararlı olabilecek gıdalar da vardır. Eğer taze sebze ya da meyve yiyorsanız kuşunuz bunları yiyebilir. Ayrıca haşlanmış, tuzsuz pirinci de çok sıcak olmaması şartıyla kuşunuza vermenizde sorun yoktur. Ayrıca kurumuş ekmek parçaları ve peksimet de onun için müthiş bir atıştırmadır. Tabi bunları verirken sınırı aşmayın. Eğer kuşunuza arada bir özel bir hediye vermek istiyorsanız onlara az miktarda bal verebilirsiniz. Benim kuşlarım balın tadına bakmaya bayılır. Fakat balın çok fazla kalori içerdiğini ve sıklıkla verilmemesi gerektiğini de unutmayın.
Kuşunuza asla tuzlu, yağlı ya da baharatlı yiyecekler vermeyin. Üstelik kafein ve alkol içeren içecekler de asla kuşlara verilmemelidir. Kuşların laktosu(laktoz) sindirmesi çok zordur ve ishal olmalarına neden olur. Kuşunuzun ona zarar vermeyecek şeylerle beslendiğinden emin olmak istiyorsanız tabağınızı tırtıklamasına izin vermeyin. Üstelik işte size öteki sağlık tehlikeleri: insan yemekleri genellikle sıcak servis edilir ve bu ısı kuşlarda ciddi yanıklara neden olabilir. Benim veterinerim bana içinde kaynar su bulunan bir tencereye giren kuş ile ilgili şok edici bir öykü anlattı. Yardım için çok geçti çünkü zavallı kuş tamamen haşlanmıştı. Kuşunuzun tabağınıza ya da sıcak yemeklere konmasına izin vermeyeceğinizden emin olun.
Eğer kuşunuzla beraber yemek istiyorsanız onların kendi alanlarında yediğinden emin olun. Sağlıklı yiyeceklerle dolu bir çay tabağı onun için yeterli olur.
Taze Meyveler
Eğer mubişleriniz taze yiyeceğe alışkınsa, taze meyveyi de sevecektir. Meyveyi tanımayan bazı mubişler meyveyi yemez hatta korkabilirler. Ama tatlı elma ya da armut vermeyi sürdürürseniz, en inatçı mubişler bile elbet bir gün meyveyi sevecektir. Taze meyvenin başka bir avantajı da, mubişinizin günlük hayatına eğlence getirmesidir. Mubişler yiyecekleriyle oynamayı severler.
Sağlıklı Meyve Türleri
Elma, Üzüm, Kayısı, Kivi, Armut, Dut (yapraklarını da yerler), Muz, Papaya, Böğürtlen, Ananas, Kuş üzümü, Şeftali, Kan portakalı, Ahududu, Çay üzümü, Mandalina, Kavun, Erik, Çilek, Mango, Kiraz,Yani dünya,Kuru hurma,Ayva,İncir, Portakal, Yaban mersini
Hurma ve incir, mubişlere çok sık verilmemelidir. Çünkü çok miktarda meyve şekeri içerir, bu yüzden çok şişmanlayabilirler.Lütfen aşağıdaki meyveleri asla mubişlerinize vermeyiniz ! Avokado (çok yağlı ve toksiktir), Taze hurma, Greyfurt, Limon (çok fazla sitrik asit içerir ve acıdır) | |
| | | Admin Administrator
Mesaj Sayısı : 223 Kayıt tarihi : 11/01/10 İş/Hobiler : Ders Çalışmamak xD
| Konu: Geri: Kuşlar Hakkında Herşey... Sonra Sorunum var Demeyin! Çarş. Ocak 20, 2010 5:58 pm | |
| Taze Sebzeler
Yiyecekler konusunda karmaşık bir ağız tadı olan mubişler bile taze sebzeye deli olurlar. Lezzetli ve sağlıklı olan birçok sebze türü vardır, ancak nasıl yetiştirildikleri önemlidir. Örneğin; bazı sebzelere böcek ilacı kalıntıları bulaşmıştır. Bir mubişin böyle bir sebzeyi yemesi tehlikeli hatta zehirleyici olabilir. Bu nedenle organik sebzeler almak ya da bahçede yetiştirmek daha iyi olabilir.
Sağlıklı Sebze Türleri
Patlıcan, Bezelye, Havuç, Balkabağı, Brokoli, Poka, Salatalık, Pazı, Ispanak, Rezene, Hindiba, Kırmızı turp, Domates, Kuzukulağı, Şalgam, Brüksel lahanası (dilimlenmiş), Lahana, Kereviz sapı, Biber, Mısır (sütlü ve yumuşak), Soğan, Iceberg marul, Haşlanmış patates, Pırasa, Yer elması, Yaban havucu, Semizotu
Sürekli olarak tohumlarla beslenen bir muhabbet kuşu, beslenmeleri için verilecek diğer yiyecek maddelerini tanımakta zorlanırlar. Burada kuşunuza daha sağlıklı yiyecekleri sunmanız için bazı yöntemler belirtilmektedir.
Arama içgüdülerini avantaj olarak kullanın Kuşlarınız evcilse ve güvenle kafes dışında dolaşabiliyorlarsa, sebze parçalarını gazete örtülü bir masa veya oyunparkı gibi favori yerlerine koyabilirsiniz. Kuşlara, yiyecelerini arayıp bulma duygusu hissetmelerine izin verin. Bu, kuşların bir kısmının fıldır fıldır yem aramasını sağlar. Odanın, salıvermeden önce kuşlar için güvenli olduğuna emin olunuz.
Bebek yiyeceğini kullan ! Bebek yiyeceği satın alın (Sebze tipleri, havuçlar veya yeşil fasulyelerden hoşlanır) ve yemlerine karıştırın. Bu, hala yemeyi reddettikleri taze besinlerin içindeki gıdaları alabilmeleri için hayli yararlı bir yoldur. Bebek mamalarındaki malzemeler, genellikle sadece sebze ve sudur. Kuşlar gerçekten bunu severler.
Taze besinleri çok küçük parçalara ayırın Besinleri minicik parçalara ayırırsanız , yemeleri daha mümkün olabilir. Büyük bir kafesiniz varsa farklı yem kaplarına koyun, arama içgüdüleri onları bu farklı kaplara götürerek içindekileri gagalamalarını sağlayabilir. Tohum veya çimlenmiş akdarı ekleyip karıştırabilirsiniz. Onlar ilk olarak bunları yiyecek ama diğer yiyeceğin tadına da bakacaktır, sabrınızın sonunda yeni yiyecekleri yemeye başladıklarını görürsünüz.
Sevdikleri bir köşenin yakınına koyacağınız kafesin üstüne yapraklı yeşil sebzeleri asın. Bu, çoğumuzun ilk olarak ne denediği yöntemdir. Yaklaşık iki saat sonra yenmemiş kısımları kesinlikle toplayın.
Kuş ekmeği yapın Kuş ekmeği, size bir seferde birçok farklı ve sağlıklı besini verme fırsatı sağlar. Tariflerden biri aşağıdadır: (Bu tarifteki dozajları değiştirebilirsiniz)
2-6 kavanoz tatlı patatesli bebek yiyeceği, 2 kavanoz tropikal meyveli bebek yiyeceği 1-1.1/2 fincan kuru yem veya 4 kaşık ellebesleme formülü 3 yumurta ve ezilmiş yumurta kabukları
Kuru yemler, kuşların yemliklerinde kalanlardan ayrılarak değerlendirilebilir (renksiz yemler kullanılır). Yumurtalar ve bebek yiyecekleri karıştırılır. Küçük bir blender/ mikserde yumurta kabukları ezilir (Kalsiyum kaynağı). Kalan malzemeler eklenir. Pişirme kağıdı veya kek kalıplarına 4 er çay kaşığı konulur. Mikrodalgada 1-2 dakika ısıtılır veya fırında 400 derecede 15 dakika pişirilir. 12 adet kalıp yapılır. Çok sıcak olmamalı, ılık servis edilmelidir. Israrla yapıp vermelisiniz, onlar sonunda sağlıklı bir diyet olan bu gıdayı yiyeceklerdir. Satın alınabilecek diğer sağlıklı besinler (buğday otu, bazı kuru gıdalar) da eklenebilir.
Nohut, mercimek, fasulye gibi baklagillere ek olarak kıvırcık lahana, havuç, ıspanak, brokoli gibi daha sağlıklı sebzeleri de vermeyi denemelisiniz.
Yeni olan herşeyi sonunda kabullenerek yemeye başlayıncaya kadar aylar alabilir. ASLA ANİ BESLENME DEĞİŞİKLİĞİ YAPMAYINIZ, kuş, yemeyi reddedip açlıktan ölebilir. Nasılsa acıkınca yer şeklinde düşünmeyin, kuşlarda mantık bu şekilde yürümez. Onlar, bu besinleri kendilerine zarar verebilecek bir şey olarak görür, bundan dolayı yemeyi denemezler. Gıda değişimini çok yavaş gerçekleştirin.
Bakım
Listede yer alan bazı gereçlerin (kafes, ağaç dalından tünek, aksesuarlar, yuva vb. gibi) detaylı özellikleri hakkında kütüphanemizden ve sıkça sorulan sorulardan yararlanabilirsiniz.
* Kafes: Muhabbet kuşları için uygun özelliklerde. * Kafes Tülü: Kafeslerde kullanılan tüllerin, bazen tehlike yarattığı, bazen de kuşlarca korkulduğu düşüncesindeyim. Kafes tabanına yakın konumdaki yemliklerden tüketilen yem kabuklarının dışarı dökülmesini engellese de kanat çırpmalar nedeniyle genelde faydası dokunmamaktadır. * Salıncak: Üzerinde uyumayı severler. Kafesin ve kuşların büyüklüğüne uygun, ahşap tünekli, aynasız olmalıdır. * Tünekler: Çeşitli boyutlarda olabilir, zehirsiz ağaç dallarından ve mümkünse kabuklarının soyulmuş olması özellikle önerilir. Zımpara kağıdı veya kum kaplı türler ayaklarda sorunlara yol açabilir. Tünekler yerleştirilirken; yemliklere, diğer aksesuarlara, kuşların hareket alanlarına özen gösterilmeli ve aşırı sayıda olmamalıdır. Genelde daha rahat yemeleri için yemlik önüne konulabilecek tüneğin dışında farklı yükseklikte (salıncak ile de uyumlu konumda) 2 adet yeterli olacaktır. * Oyuncaklar: Ucunda çan olan ve içine sığabileceği halka, küçük sesli plastik toplar, halat . Ayna kesinlikle konulmamalıdır. Oyuncaklar kafes boyutu ile orantılı olmalı, çift kuşlarda daha az sayıda tercih edilmelidir. Tehlike yaratabilecek aksesuarlardan kaçınılmalıdır. (Pek çok aksesuarı kendiniz de yapabilirsiniz, bu konuda forumumuzdaki tasarım yarışmalarından fikir edinebilirsiniz.) * Vitaminler: Önerilen markalarda, suya katılabilen sıvı/toz vitamin. Meyve ve sebze yiyerek gerekli ve yeterli vitamin alamaması veya tüy dökümü, kuluçka, hastalık gibi özel destek gerektiren durumlarda kullanılmalıdır. * Mürekkep balığı kemiği: Önemli iz elementler, kalsiyum ve mineralleri içermekte olup gaga sağlığına da yardımcı olmaktadır. Sade türde (çikolatalı vs. olmamalı) tercih edilmelidir. * Mineral Blok / Enerji blok: Hem mineral gereksinimin karşılanması hem de gaga uzamasının önlenmesine yaramaktadır. * Yem (Tohum karışımı): Kaliteli markalarda, kapalı ambalajda satılan kabuklu, karma yem. Son kullanma tarihine ve saklanma koşullarına da dikkat edilmelidir. Konuşturucu, tüy dökümünü önleyici (ne demekse, tüy dökümü ve değişimi çok sıradışı durumlar dışında doğal bir süreçtir), hazır yumurta maması ve benzeri ürünler kesinlikle önerilmemektedir. Ayrıca ambalajı açılan yemin kısa sürede bozulmaması için; bir kısmının örneğin haftalık yetecek miktarının hava almayan bir kaba ayrılarak, geri kalanın gene hava almayan kap, torba, kavanoz içinde saklanması yararlı olacaktır. * Ödül krakerler: Sağlıklı olmadıkları yönündeki görüşler nedeniyle pek önerilmemekle birlikte, kaliteli markalarda olmak ve aşırıya kaçmamak kaydıyla verilebilir. * Daldarı: Bulabilirseniz çok büyük bir iştahla tükettikleri, barsak düzenleyici özelliği olan bir üründür. Ancak çok hafif kabuklu olduğundan etrafa kolaylıkla dağılabilmektedir. * Kuş Kumu: Güvenilir, kaliteli bir marka olmalıdır. Genelde içerikleri farklı olduğundan arzu edilirse karışım da yapılabilir. * Merdiven: Özellikle ahşap olanlardan kullanılabilir ancak kafesin boyutuna uygun ve hareket kabiliyetlerini kısıtlamayacak boyut ve konumda olmalıdır. * Yem Kabı / Yemlik: Kafeslerde orijinal yemlikler bulunmakla birlikte çeşitli besinlerin (yumurta maması, kuşkumu gibi) konulabilmesi için içten takılabilen türde büyük ve küçük boyutlarda yem kapları çok yararlı olacaktır. * Meyvelik/sebzelik: Yeşillik, meyve veya mürekkep balığı kemiğinin (asılabilen tipte değilse) kafese kolaylıkla yerleştirilebilmesi için. * Suluk: Muhabbet kuşları için uygun tiptekilerden yedeği ile birlikte bulundurulmalıdır. Özellikle vitamin kullanımında kolaylıkla dezenfekte edilebilmeleri ve kırılmaları halinde paniğe kapılmamak için yedek suluk gereklidir. Kuşun, herhangi bir tünekten rahatça uzanabileceği şekilde takılmalıdır. * Banyo: Kafesin dışından, kapıya asılarak takılabilen, uygun büyüklükte. Kancaları olmasına rağmen lastik ve çengelli iğnelerle oluşturulacak emniyet kemeri ile sağlamlaştırılmalıdır. Dışarıda serbestçe dolaşıyorlarsa derin olmayan herhangi bir kap da işinize yarayacaktır. Fazla suyla doldurmayın, doğada göllerde değil ıslak otların üzerinde yıkandıklarından derin suyu sevmeyebilirler. * İlkyardım Çantası: İçeriği kütüphanemizde yer almaktadır. * Yuvalık: Üremeye elverişli bir çiftiniz varsa uygun özelliklerde ve uygun yuva materyali içeren bir yuva da almalısınız. Tabii onun sabitlenmesi için de bir emniyet kemeri şart. * Şarjlı Elektrik Süpürgesi: Kişisel önerim, her durumda gerekli.
Dikkat: Kuşlarımızın hassaslıkları dikkate alınarak, kafesin konumu gibi iç düzenlemesinin de sık sık değiştirilmemesi gerekir. Bu nedenle yukarıda belirtilen tüm gereçlerin konumları önceden çok iyi şekilde planlanmalıdır. Özellikle yemlikler, suluklar, ek yemlik/meyvelik/sebzelik/kumkapları, tünedikleri yerden dışkıladıklarında kirlenmeyecekleri veya diğer kaplardan beslenmeleri sırasında birbirlerinden etkilenmeyecekleri yerlere yerleştirilmelidir. Hareket edebilmeleri, dışarıda serbestçe uçmalarına izin verilmiyorsa kanatlarını çalıştırabilmeleri için de tünek, oyuncak, salıncak vs. uyumlu olmalıdır.
Sindirimi kolaylaştırmak amacıyla kum vermenin uzun bir tarihi olmasına rağmen günümüzde soru ve sorun haline gelmiştir. Bu konu yalnızca kuş sahiplerinin ortak bir sorusu değil, aynı zamanda bir uyuşmazlık kaynağıdır. Kumun ne olduğunu ve onun kullanımından doğabilecek olası problemleri bilmek, kuşlarımıza verip vermememiz sonucunu anlamamızda yardımcı olacaktır. Burada toplanan ve özetlenen bilgilerin çoğu evcil hayvanlarda kullanılan tıbbi ilaçların prensipleri ve uygulamalarıyla ilgili bir kitaptan alınmıştır.
Kumun Amacı
Kuşlar tarafından yenilen kabuklu tohumların tümüyle sindirimine yardımcı olması için kullanılır. Kuşların sindirim sistemindeki enzimler, tohumların iç kısmını sindirmekte çok iyi görev yaparlar ancak onların lifli kabuklarında zorlukla karşılaşırlar. Tohum yutulmadan önce kabuğu gagayla çıkarılmamışsa (mesela ayçiçeği tohumları gibi bazı tohumların dış çevresindeki lifli kabuğu) çıkarmaya yardım ederek, enzimlerin değerli olan iç kısımlara ulaşmasını sağlarlar. Kuşlar tarafından kumun kullanımı için herhangi bir amaç maksat varsa henüz bilinmemektedir.
Kum Tipleri
Kumu tartışmadan önce gerçekte çözülebilen ve çözülemeyen iki tip kum olduğunu bilmek önemlidir. Çözülebilen kum tipleri organiktir, mürekkep balığı kabuğu, istiridye kabuğu, kireçtaşı ve alçıtaşını (kalsiyum karbonat) kapsar. Kuşun sindirim sisteminden geçtiğinde asitler ile eritilir, bu yüzden, sindirim sisteminde biriktikmesi halinde az da olsa tehlike yaratabilir veya birikerek engel oluşturabilir. Bu kum tipi, tohumların sindirimine az oranda yardımcı olur. Gene de kalsiyum ve diğer mineral kaynağı olarak yararlıdır. Bundan başka, kirlenmiş suların bulunduğu alanlardan gelen çözülebilen kumların ağır metal zehirlenmesine yol açtığı da bildirilmiştir. Çözülmeyen kum, burada tartışılan tiptir, silikatlar ve kumtaşları gibi küçük taşlardan oluşur ve soyulmamış tohumları sindirmekte kullanılır. Güvercinler ve kumrular gibi tohumları bütün olarak yutan kuşlar kuma ihtiyaç duyarlar. Çözülmeyen kumlar, sindirilemez ve atılana kadar vücutta kalırlar.
Hangi Kuşlar İhtiyaç Duyarlar
Kumun amacının, bütün haldeki tohumların dış kabuklarını çıkarılması olduğu düşünüldüğünde, bu tür tohumları tüketen tek kuşlar olarak görülen güvercinlerin ve kumruların diyetinde kuma ihtiyaç duyulacağı düşünülebilir. Doğadaki kuşların diyeti ile evcil kuşların diyetleri farklıdır. Vahşi kuşlar uygun olan herşeyi yemelidir ve tohumların çoğu çok sert kabuğa sahip olabilir ve soyulmaları için de kum gereklidir. Kum, normalde, sağlıklı papağanlar veya kanaryalar, ispinozlar, sığırcıklar, minolar gibi tüneyen ötücü kuşlarda gerekli değildir. Ancak bazı çalışmalar, tüneyen ötücü kuşların çözülebilen kumu yemesinin davranışsal ve beslenmeyle ilgili bir ihtiyaç olduğunu da göstermiştir. Bu kuşlar, yedikleri tohumlardan lifli gövdeleri çıkardıklarından, sindirimle ilgili enzimlerin, tohumun üzerinde oynayacağı rolü engelleyen hiçbir durum kalmamaktadır. Aslında papağanların bazı türlerinde, tohumların kabuğunu çıkarmasına yardım etmek için üst gagalarının iç kısmında çıkıntılar vardır. Tohum, bu çıkıntılara tutturulur, alt gaga ile gövde çatlatılarak içi çıkarılır. Formüle edilmiş, ufak kabuklu tohumlarla beslenen kuşlar için kum gerekmeyecektir. Yiyeceklerin sindirimi için, bir kuşun, kolay sindirilebilir gıdalarla (meyveler ve sebzeleri kapsayan) dengeli beslenmesi daha uygun olacaktır. Bahsedilen kitapta, 15-20 yıllık bir dönemde, kum verilmeyen sağlıklı kuşların sindirimlerinde sorun işaretleri görülmediği belirtilmiştir. Diğer taraftan, pankreas veya fiziksel sindirim problemleri olan kuşlarda kumların yararlı olduğuna inanılır. Gene de böyle olaylarda bir hekime danışılmalıdır.
Kumla İlgili Potansiyel Problemler
Sindirim sisteminin tahrişine veya birikim nedeniyle kursak, ön mide veya midede tıkanmaya neden olabilir.
Doğrudan ve istediği kadar kum erişimine izin verilen bazı kuşlar fazla tüketebilir, kursaklarını doldurabilir ve odacıklarını doldurarak sıkışmaya neden olabilirler. Yetersiz bir diyetle beslenen evcil kuşlar aynı zamanda, beslenme ihtiyaçlarını gidermek için de bir seferde çok fazla kum yiyebilir. Kitaba göre "Bu problem, genellikle Kuzey Amerika'da görülmekte olup tüm evcil kuşlara sıklıkla verilmekte olan Avustralya'da ise çok enderdir. Bu olayın bölgesel olarak değişim göstermesinin nedeni bilinmemektedir. Zorunlu olarak kum tüketmesi gereken kuşlar; karaciğer hastalığı, pankreas iltihabı, böbrek bozukluğu ve genel kötü beslenme yönünden değerlendirilmelidir. Satın alınan herhangi bir kum karışımının içeriğini odun kömürünün varlığı için kontrol etmek de çok önemlidir. Odun kömürü, A, B2 ve K vitaminlerinin eksikliğine yol açabilir.
Akla gelen uygun beslenme diyetleriyle, formüle edilmiş tohumlarla beslenen kuşlarda sindirilebilirlik artırılabileceğinden, hazımsızlık probleminden daha çok bu aşırı yemenin önlenmesi amacıyla kum verilmesi muhtemelen gereksizdir. Kaynak kitapta "Kümes hayvanlarında yapılan çalışmalar, kum yemenin sindirilebilirliği %10 kadar artırdığını gösterir ama benzer çalışmalar evcil kuşlarda yapılmamıştır” denilmektedir.
Kum Verilecekse
Kum, dışkılardan kirlenebileceği için kafes zeminine yerleştirilmemelidir. Ve bir kum tabağı, kolayca tüketime neden olacağından her zaman bulundurulmamalıdır. Eğer kum verilen bir kuşun çok fazla tükettiği görülürse bir hekim tarafından kontrol edilmelidir. Eğer bir kuş bakıcısı, kumun verilmesi gerektiğini hissederse gene aynı kitapta serbestçe verilmemesi ancak uyuşma sağlamak amacıyla, cockatiel boyut kuşlarda 3-4 gram, Avustralya papağanı boyutundaki kuşlar için 1 2 çay kaşığı olarak yilda 2 kez verilebileceği önerilmektedir.
Özet
Pek çok papağan türünde, eğer uygun bir şekilde beslenme düzeni uygulanıyorsa, kum gerekmemektedir. Tüneyen ötücü kuşlara, eriyebilen tipteki kum sınırlı bir miktarda verilebilir. Kuşunuza verip vermeme konusunda şüphe duyuyorsanız veteriner hekime danışmalısınız. Sonuç olarak, papağangiller için kumun faydası gözlemlenmemiş ancak potansiyel riskler belirlenmiştir. Herhangi bir şekilde verilmesi düşünülüyorsa ölçülü şekilde verilmelidir.
Oda spreyleri/koku spreyleri Pek çok oda spreyi, muhabbet kuşları için ölümcül olan uçucu yağları içerir. Özellikle tehlike arzedenler, devamlı olarak havaya bu yağı püskürten elektrikli/pilli şekilde olanlardır ve araçlarda kullanılan spreyler bu yağları yüksek oranlarda içerirler.
Banyolar Banyolar; dolu küvetler, lavabolar gibi boğulma noktaları ile özellikle birkaç tehlikeli bölge oluştururlar. Muhabbet kuşları, aynı zamanda temizlik malzemesi veya banyoda bulundurulan bir çok diğer kimyasal maddelere de maruz kalabilirler.
Kitaplıklar Meraklı bir muhabbet kuşunun kitaplar arkasına düşme tehlikesi vardır. Bu tehlikeden kaçınmak için tüm kitapları rafın arkasında itmek, aralarında sıkışmaması için özenle düzenlemek en iyi yoldur.
Mumlar Bir mumun alevi, serbest dolaşan bir muhabbet kuşu için çok ciddi bir tehdittir. Asla muhabbet kuşunuz dışarıda olduğu zaman mumları yakmayın. Ve oda spreyleri gibi, koklamaları sonucunda ölümlere yol açabilen uçucu yağ içeren kokulu mumlardan kaçının.
Tavan vantilatörleri Birçok ciddi yaranın ve evcil ölümünün nedenidir. Masum bir muhabbet kuşu kolayca, hareketli bir tavan vantilatörünün dönen pervanelerine uçabilir. Genelde, muhabbet kuşu dışarıdaysa tavan vantilatörü kapatılmalıdır.
Çocuklar Küçük çocuklar, muhabbet kuşları için bir tehdit olabilir. Birçok çocuk yüksek sesli konuşur ve uçan bir muhabbet kuşunu korkutabilen ani hareketler yapar. Ve çocuklar çoğunlukla, bir muhabbet kuşunun ihtiyacı olan hassasiyetten habersiz olduklarından yakalayabilir veya kazayla ezebilirler, aynı zamanda kafesinden dışarı çıkmasına izin verebilirler. Sizin gözetiminizde olmadan çocukların kuşla oynamalarına izin vermemek veya çocuğu muhabbet kuşunun çevresinde nasıl oynayacağı konusunda eğitmek en iyisidir.
Soğuk/hava akımı Soğuk ve hava akımı/cereyan, soğuk algınlığı hatta zatürre gibi hastalıklara sebep olabilir. Klimaların oluşturduğu hava akımı dahil tüm cereyanlardan sakının.
Duvarlardaki çatlak/delik ve boşluklar Meraklı kuşlar, ufak boşluklarda kendilerine yol bularak duvarların içinde kaybolabilir veya sıkışabilirler. Bu tehlikeden kaçınmak için herhangi bir çatlağı/deliği kapatın veya kaplayın.
Dolap ve çekmeceler Meraklı veya kuluçkadaki kuşlar için dolaplar ve çekmeceler çoğunlukla yuvadır. Kazayla içerde kapalı kalırlarsa, boğulabilir veya açlıktan ölebilirler. Aynı zamanda dolap gözleri ve çekmeceler, kuşun kımıldayamayacağı şekilde ve diğer tehlikelere açık olabilir.
Köpekler ve kediler Birçok muhabbet kuşu sahibi, aynı zamanda köpeklere veya kedilere de sahip olsalar da, en uygun yöntem, asla bir odada gözetim altında olmaksızın muhabbet kuşu, köpek veya kedinin birlikte bulunmasına izin verilmemesidir.
Kapılar Kapılar, muhabbet kuşları için başka bir bilinen zarar kaynağıdır. Kapı üstleri gibi yüksek noktalarda tüneyen birçok muhabbet kuşu, kapı kapandığında sıkışmış veya ezilmiştir. Yerde oynamayı seven muhabbet kuşları, kapı aniden açıldığında yaralanabilir, ölebilir ve arkasında sıkışabilir.
Sarhoş insanlar Sarhoşlar, kuşlar için ciddi bir tehlike oluşturabilir. Kuşları korkutabilir ve onlara alkol vermek gibi gerçekten aptalca şeyler yapabilir veya gözetimsiz biçimde onların kafeslerinden dışarı çıkmalarına izin verebilir.
Elektrik kabloları ve prizler Muhabbet kuşlarının çoğu kemirmeyi sever ve bu kabloların kemirilmesi muhabbet kuşunun çoğunlukla ölümü ile sonuçlanır. Elektrik kablolarının çıplak kalmamasına, izole edilmesine, kuşun ulaşamayacağı yerlerde bulunmasına özen gösterin.
Ayak Birçok muhabbet kuşunun, kazayla üzerine basılır. Her zaman adım atmadan önce kuşun uzakta olmasına dikkat edin. Evcil kuşlar özellikle, dostlarının çevresinde dolaşmaktan hoşlanır ve bir insan adımının ağırlığına maruz kalmaları iyi olmayacaktır. Adım atarken , her ne kadar uzakta oldukları görülse de yerden yukarı doğru ani uçuşları nedeniyle ayağa, bacağa çarpmaları da olasıdır. | |
| | | Admin Administrator
Mesaj Sayısı : 223 Kayıt tarihi : 11/01/10 İş/Hobiler : Ders Çalışmamak xD
| Konu: Geri: Kuşlar Hakkında Herşey... Sonra Sorunum var Demeyin! Çarş. Ocak 20, 2010 5:58 pm | |
| Dolu ve yarı-dolu bardaklar Dolu veya yarı-dolu bir bardak, susamış ve kontrol altında tutulmayan bir kuşun sıvıya düşmesine ve boğulmasına neden olabilir.
Halojen Lambalar Halojen ampuller, aşırı sıcaklıkta yanarlar. Bir halojen lambasına konacak olan kuş yalnızca ateşe yakalanmanın riskine değil aynı zamanda lambanın sıcaklığından da aşırı yanıklara maruz kalabilir. Bu lambalar; tavana, perdelere, kumaşlara fazla yakın olduğu zaman aynı zamanda genel bir yangın riski de taşırlar. Serbest uçan kuşlarınız varsa, odada olmadığınız zaman, asla, halojen lambasını yanık bırakmayın — risk çok büyüktür.
Sıcak/Güneş ışığı Kafesi gün boyunca direkt güneş ışığı alan bir muhabbet kuşu, sıcak çarpması riski altındadır. Her zaman muhabbet kuşu için biraz gölgelik kısım bırakmaya özen gösterin. Ve dış sıcaklıklar yükselmeye başladığında, biraz esinti sağlamak için pencere kanadını veya ısının normal düzeyde tutulması için klimayı açabilirsiniz. Tabii kafesin veya kuşun cereyanda kalmamasına da dikkat edilmelidir.
Açık Pencere ve Kapılar Kanatları kesilmiş olan kuşlar dahil muhabbet kuşları genellikle, açık bir pencere veya kapıdan dışarı çıkmak için yol ararlar. Birçok muhabbet kuşu sahibi, açık bir pencere veya kapıdan kaçan dostlarını kaybetmiştir. Korkmuş ve aklı karışmış bir muhabbet kuşunun içgüdüsel tepkisi, çoğunlukla asla dönmemek için birkaç saniye içinde görüş dışına uçmaya çalışmaktır. Muhabbet kuşu dışarıya çıkarıldığında pencere ve kapıların kapalı tutulması en iyi kuraldır.
Kesici cisimler Keskin nesneler, delinme ve kesilme şeklinde yaralanmalara neden olabilir. Bu nesneleri muhabbet kuşunun erişimeyeceği yerlerde bulundurun.
Açık Ateşte Yemek Pişirme Tavada yapılan yemeklerin oluşturacağı tehlikelerin yanısıra, açık ateşte yemek pişirme de muhabbet kuşları dışarıda iken ciddi bir tehlike oluşturabilir. Muhabbet kuşları aniden kaynayan tencerelerin veya açık ateşin içine düşebilir ve ölmediği takdirde ciddi yanıklar oluşabilir. Bunun için en güvenli kural, mutfakta yemek yaparken kuşun orada bulundurulmamasıdır.
Tel, iplik, kordon, yün, dantel, örgü Muhabbet kuşları bu şeylere yakalanabilir ve boğabilir veya dolandıklarında kurtulmak için çabalarken kendilerini yaralayabilir.
Çöp Kutusu/Çöp sepeti Bir muhabbet kuşu kazayla bir çöp kutusuna düşebilir ve kendini kurtarıp dışarı çıkamazsa açlıktan ölebilir veya korkudan kalp krizi geçirebilir. Tırmanamayacağı yüzeyli ve içine düşmeyeceği şekildeki kapaklı çöp sepetleri kullanın.
Kesilmiş Kanat Tüyleri Üzerinde çok tartışılan bir konudur. Ancak kesilmemiş tüylere sahip bir kuşu tehlikelerin ve kazaların beklediği şeklinde de görüşler vardır. Kanadı kesilmemiş kuşlar daha uzağa uçarlar. Ama aynı zamanda kanatları kesilmiş kuşlar da düzgün biçimde hareket edemeyeceklerinden onlar için de bir trajedi sırada olabilir.
Pencereler Pencereler, bir muhabbet kuşu için özellikle tehlikelidir. Pencereye doğru uçan, korkmuş veya enerjik bir kuş, boynunu kırabilir veya ciddi bir sarsıntı geçirebilir. Perde asmak, jaluzi, tül, sineklik takmak bir engel olma açısından kuşa yardımcı olacaktır.
Aynaların, özellikle vitrin ve boy aynalarının da aynı etkiyi gösterecekleri unutulmamalıdır.
Bir de yalnız kalsın bakalım belki konuşur.'' Daha bebekken aldığımız minicik kuşlar. Tek başlarına ve sadece konuşmak için yaratıldığı sanılan hayvancıklar. Sanki kendilerine ait hayatları yok gibi. Merak ediyorum acaba civcivler büyüyünce bizim de yiyebileceğimiz yumurta vermeseydi, onları tek besler miydik ? Ya da konuşma özellikleri olsaydı ? Peki ya balıklar? Sadece akvaryumda görüntüsü hoş olsun diye onlarca aldığımız, mubişler gibi konuşsalardı onları tek başlarına bırakır mıydık ?
Peki ya insanlar ? hayatınız boyunca daha küçükken bir kafese yerleştirilip, yeminiz, suyunuz başkaları istediği zaman verilen, onlar isterse dışarıya çıkabilip istemezlerse yapayalnız bir kafesin içinde boş bir odada, karşınızda kendinizin yansıması olarak bilmeyerek, bir arkadaş sandığınız o mavi aynanız olsa ? bazı günler kalabalık, bazı günler de yapayalnız hatta belki yine yapayalnız haftalar boyu kaldığınız o kocmaaaan oda.. belki de yalnızlığa ölene dek terkedildiniz? birileri size devamlı farklı dilde birşeyler anlatıyor ve anlamını bilmeden tekrarlayıp duruyorsunuz. tekrarlamayınca sinirleniyorlar ve sizi bir köşede bırakıp gidiyorlar. Bazen zorla koskoca bir şelalenin altında tüylerinizi temizlemeye çalışıyorlar ve bazen bilinçsizce istemediğiniz şeyleri yemeğe zorlanıyorsunuz. Uykunuzun en tatlı yerine uyandırılıp, buna tepki verdiğinizde sinirli yüz ifadeleriyle karşılaşıyorsunuz ?
Hayvanların dilini anlamak bu kadar zor mu ? Belki de en iyi şartları verdğimizi sanıyoruz oysa bir de onların tarafından bakabilsek keşke... Arkadaşlar mubişlerimiz dahil tüm evcillerimize, kaba davranmadan, ilgiyle sevgiyle yaklaşalım. Isırsalar da unutmayalım ki onların tek korunma içgüdüsü bu. Başka nasıl tepki verebilir ki ? Mubişlerimizi yalnız bırakmayalım, unutmayın onların yem ve su kadar da bir dosta eşe ihtiyacı var. Zaman zaman dışarı bırakıp uçarak kanatlarını geliştirmesini sağlayalım, meyvelerle sebzelerle de ek olarak besleyelim. İstemedikleri şeylere (banyo, zorla yedirme(hasta değillerse), zorla elde sevme gibi) zorlamayalım..
Belki ikinci bir kuşa bakmak zor gelebilir ve ya konuşmayacağından şüphe edebilirsiniz ama şu da bir gerçek ki, bir mubiş alıştıktan sonra sahibini asla bırakmaz ve siz unutmadıkça o da sizi unutmaz. Yani eğer konuşmaya başladıktan sonra eş alırsanız ( ki ben öyle yaptım) aradan 6 yıl geçti hala konuşuyor ve eşine de öğretiyor eğer konuşmuyorsa da iki yavru alıp ayrı kafeslerde bakarak sonradan birleştirebilirsiniz yani seçenek çok yeterki siz onları anlayın ve bunu isteyin
muhabbet kuşu ne kadar sıklıkta banyo yapmalıdır. Bu soruyu mutlaka her kuş bakıcısı kendisine sormuştur. Fakat bunun için ideal bir cevap bulunabilmiş değil. Önemli bir nokta da her kuşun gerçekten banoya ihtiyaç duyuduğu ve banyo yapmanın onun sağlığı için önemli olduğudur. Bu sorulara cevap vermeden önce kuşların neden banyo yaptığını incelememiz gerekir. Doğada hayatta kalabilmek için tüylerin temiz ve bakımlı olması gereklidir. Temiz olmazsa onu soğuktan veya sıcaktan koruyamaz ve uçmasına engel olur. İnsanların bakımındaki kuşlar bu kadar çok kirlenmez, ve fazla engel yaratmaz. Ve böylece insan tarafından hazır yem alan kuş hayatta kalmayı başarır çünkü yem bulabilemk için gün içinde kilometrelerce uçmak zorunda değildir. Yani bu demek oluyor ki, ille de hergün banyo yapmak zorunda değildir,ama banyo yapmak kuşlara yine de iyi gelir ve eğlendirir.
Muhabbet Kuşları Ne Sıklıkta Banyo Yapabilir ? Bunun için de verilmiş katı kurallar bulunmamaktadır. Bu daha çok kuşunuzun banyo yapmayı sevmesine ve isteklerine bağlıdır. Fakat bir kuş sahibi kuşunu eğer suluğun daracık ağzında yıkanmaya zorluyor ve inatla bir banyoluk veya çanak koymuyorsa , bence kendinden utanmalıdır. Çünkü ona yetersiz banyo imkanı sağlamıştır.
Muhabbet Kuşları Nasıl Yıkanır ? Kuştan kuşa göre değişir. Bazı muhabbet kuşları çanağın kenarına tüneyerek bazılarıda çanağın içinde yatarak yıkanmayı sever. Kuşunuzun nasıl yıkanmayı sevdiğini kendiniz bulacaksınız. Bazıları geniş kaplara bayılır, bazılarıda etrafı korunaklı bir banyoluğu sever.
Yeşillik Banyosu Bazı kuşlar marul yaprakları arasında yıkanmayı severler. Ve yıkanırken taklalar atarak kendilerini ıslatmaya çalışırlar. Dışarda toplayacağınız otlar hafifçe ıslatılarak da aynı görevi görebilir. Bu kuşların sabah neminde çimenlerdeki çiğlerde yıkanmasına yakın bir ortam oluşturur.
Tam Banyo Bazı kuşlar tam bir banyodan hoşlanır. Bunun için plastik bir banyoluk uygundur. Bu banyolar kafesin dışına asılabilir fakat çoğu yine de büyük kapları ve açık alanı tercih edecektir. Banyo suyuna eklenecek mineraller hiç gerekli değildir. Temiz ve ılık bir su yeterlidir.
Duş Altında Banyo Akan su altında banyo yapmak da muhabbet kuşlarının sevdiği bir yöntemdir. Bunun için sahibinin eline oturur ve akan musluk altında yıkanabilir. Bu yöntem de de kuş etrafın ne kadar ıslandığı ile ilgilenmez ve yanlızca keyfine bakar. Suyun çok sert akmadığına dikkat edin, ve kuşu zorla elinizle tutarak suyun altına sokmayın. Suyu sıcak yapmayın ama buz gibi de olmasın.
Yağmur Yöntemi Kuşların en sevdiği yöntemdir. Kuşları kafesin tel kısmıyla birlikte küvete koyunuz, sonra duş başlığını hafif yağmur çiselemesi gibi akacak şekilde ayarlayınız, sıcak olmasın. Kuşların kaçacak yeri yok haşlamayınız. Daha sonra kenardan yavaşça akıtmaya başlayın. Kendisi gelecektir, veya hafifce üzerine tutarak bunun zevkini çıkarmasını sağlayabilirsiniz.
Spreyleme Yöntemi Spreyden uçuşan küçük damlacıkları kuşların pek hoşuna gitmeyebilir,çünkü su zerrecikleri çok ince olmakta ve nefes almalarını zorlaştırmaktadır. Eğer spreylenmeyi seven bi kuşunuz varsa, bu amaçla aldığınız bir spreyi kullanınız, içinde daha önce tarım ilacı böcek ilacı gibi şeyler bulunmamış olsun. Suyu içinde bırakmayınız, çünkü bakteri oluşumu sağlanmış olur, her defasında taze su kullanınız.
Islak Kuş Kurutulmalı Mıdır ? Hayır, kuşları kendi kendini kurutur. Islak olan kuşları kesinlikle havadar bir yere koymayınız ve korunaklı bir şekilde kurumasını sağlayınız. Bu onları hasta edebilir, bu yanlızca banyo zamanı için değil herzaman geçerlidir, cereyanda kalmamasını sağlayınız. Hassas ve yaşlı kuşları ısıtıcı bir lambanın yanına koyabilir ve ısınmasını sağlayabilirsiniz.
1960’lı yıllarda muhabbet kuşlarının ev hayvanı olarak zafer yürüyüşü başladı. Hansi, Pucki o zamanın popüler isimleriydi. Maalesef bu güne nazaren kendi başlarına kafeslerinde kaderlerini yaşıyorlardı. Hemen hemen hiçbir muhabbet kuşu bir arkadaşı ile birlikte yaşamıyordu. Hayvanlar aile içine katılıyor ve fazla insanlaştırılıyordu. Bunun sebebi de konuşma yeteneğinden kaynaklanıyordu.
Neredeyse 1980’lere kadar her evcil kuş bakımı kitabında, bu kuşların problemsiz olarak tek başına tutulabileceği yazılıydı. Eğer kuş için fazla zamanınız yoksa kafese bir ayna ve plastik bir kuş yerleştirmek yeterliydi. Bu şekildeki düşünceler günümüzde terk edildi ve hatta işkence olarak nitelendiriliyor. Biliyoruz ki bir ayna ve oyuncak kuşu sadece hasta eder. Ve bu aksesuarla hayvan koruma yasasında yasaklanmaktadır.
Maalesef herkese bu haber henüz ulaşmadı, ve çok az da olsa tek başına kuş besleyen sahipler var. Sahibe küçük bilgiler vermek ve tutumunun yanlış olduğunu anlatmaya kalkışınca tepki gösteriyor ve “benim kuşum mutlu, hiç bir sorun yok” Maalesef bu cümle çoğunlukla cevap olarak duyulmakta.
Gerçekten bu böylemi ? Tek başına yaşayan bir kuşun hayat şartlarını ve çevresini objektif olarak değerlendirebilirmiyiz ? Bu soruların cevabı için :” Uygun bakım hangisidir” kısmını okuyunuz.
Uygun Bakım Nedir ?
Uygun bir hayat ve bakım sağlamak, kuşun sosyal hayatına devam edebilmesi anlamına gelir. Bu açık olarak şu demek: tekbaşına tutulan kuş, asla yalnız bırakılmamalıdır, markete veya tuvalete giderken 30 dk bile olsa. Akrabalarınızın doğum günü de olsa onu bırakmamalısınız.
Muhabbet kuşları Avustralya da inanılmaz büyük sürüler halinde yaşarlar. Yani yumurtadan çıktığından itibaren hiçbir zaman yalnız kalmaz. Yüzlerce, binlerce arkadaşı vardır. Bu da muhabbet kuşlarının çok sosyal bir yaratık olmasında etkendir. Sağlığı için bu temaslar, bu kalabalık ona gereklidir. Yanlızlık ve can sıkısı, bir muhabbet kuşunun psikolojisi için hiç iyi değildir, kendini yolmaya başlayabilir. Yani sonuç olarak 365 gün boyunca kuşunuzun yanında duramayacağınıza göre, kuşunuzun ihtiyaçlarını karşılamak zorundasınız. Yanına yanlızca 1 kuş daha almak bu sorunu çözecektir, ve kuaföre, bakkala, markete giderken aklınız evdeki kuşunuzda kalmayacaktır. Fakat bakım sadece bir arkadaşla bitmiyor.
Yaygın Bahaneler ve Hatalar Kuş sahipleri, çoğu zaman kendini tatmin etmek ve suçluluk duygusunu bastırmak için bahaneler kullanır. Gerçek bir hayvansever için gereken abuk subuk ihtiyaçlardan çok kuşunun sağlığı önemlidir.
Şimdi ekte en çok söylenen bahaneleri sıralayacağız:
A. 2 kuş olduğunda evcilleşmiyor... Bu doğru değil... Daha önceden tek başına tutulmuş ve evcilleşememiş kuşlar sürü içinde korkularını kaybeder ve sevgi ve büyük sabırla evcilleşebilir
B. Ama o zaman konuşamazlar... ee..ne var bunda? Bu bu kadar kötü birşey mi? Neden bir kuş dilimizi taklit etmek zorunda kalsın ki ? Bilgili bir kuşsever, muhabbet dilini ve mimiklerinden kuşunun mutlu veya hasta veya bişeyler anlattığını anlar ve bununla yetinmesini bilir. Ayrıca insanların öğrenme yetenekleri daha gelişmiştir. Neden küçücük bir kuşu yanlızlığa itipte, anlamadığı kelimeleri tekrarlamasını istiyorsunuz ki?
C. 2 kuş daha fazla pislik yapıyo...doğru..kuşlar ortalığı pisletir..ama tek olduğunda da aynı temizliği hergün yapmak zorundasınız. Yemlikler temizlenecek, suluklar yıkanacak,kafes altı değişecek.. 2 tane olduğunda 2 kez mi yapıyorsunuz? HAYIR! Kuşları seven bir hayvansever için lafı bile olmaz...
Muhabbet kuşları ve diğer kuşlar aslında mümkün kadar çok süre ile serbest uçuşa ihtiyaç duyar. Bu özellik yaratılışlarında vardır. Doğa, uçucu yaratıklar olduğundan kanatları vermiştir. Muhabbet kuşları serbestçe tüm gün uçabilseler kesinlikle ideal olacaktır. Bu da, kuş sahibinin büyük bir salması veya kuşları için düzenleyebileceği odası varsa mümkündür.
Tabii , açık hava salması veya kapalı salma inşa etmek veya satın almak da mümkündür. Böyle salmalarda keyifle sağa sola uçuşan bir muhabbet kuşundan daha çok sayıda kuş barındırılabilir. Küçük bir salmanız veya normal bir kafesiniz varsa, günde en azından dört saat serbest uçmalarını sağlarsanız uzun dönemde iyi sonuçlar alırsınız.
Kuşlar, kafeslerinde sürekli olarak oturmak zorundaysa bu onlar için büyük bir sıkıntı ve üzüntüdür. Kendinizi tüm gün bir odaya kilitlemek hoşunuza gider mi? Sanmıyoruz. Bu yüzden muhabbet kuşlarınızın, odanızda günde birkaç saat serbestçe uçmalarına izin verip veremeyeceğinizi ve odayı bu uçuş için güvenli bir şekle getirip getiremeyeceğinizi düşünmelisiniz.
Davranış
Muhabbet kuşlarında görülen davranışlardan biri de kendi dışkılarını yemeleridir. Bu davranış genellikle yuvadan yeni çıkmış yavru kuşlarda görülür. Biz insanlar için oldukça mide bulandırıcı olan bu davranışın biyolojik açıklaması kuşların bunu hayatta kalma şanslarını arttırmak için içgüdüsel olarak yapmalarıdır. Yuvadan yeni çıkmış bebek muhabbet kuşlarında için hayatta kalma mücadelesi yeni başlamıştır.Tohumları seri bir şekilde soymaya henüz çok alışmamış olan kuş, kendini ilk etapta çok iyi besleyemez. Hatta bu öğrenim sürecinde bir kaç gram kilo kaybeder. Bize göre bir kaç gram kaybetmeleri çok problem edilecek birşey gibi görünmeyebilir ama anne baba tarafından yuvada mükemmel beslenen kuş, birdenbire doymamaya , kendini güçsüz hissetmeye başlar ve beslenip kuvvetlenme içgüdüsüyle dışkı yemeye yönelir.Dışkının içinde bulunan sindirilememis yem artıkları onun icin kendini en kolay besleme yoludur.Bu sebeple yavru muhabbet kuşlarınin bulunduğu kafeslerdeki hijyen çok çok önemlidir.
Dışkılar bakteri oluşumuna sebep oldukları için ve bu bakteriler dışkılar ne kadar uzun süre kalırsa o kadar çoğaldığı ve çabuk yayıldığı için kafes her gün temizlenmeli, dışkılar her gün kafesten uzaklaştırılmalıdır. Böylece bakterilerin yayılması engellenmiş olur. Bu hijyen sağlanmadığı takdirde kolayca yayılan bakteriler sindirim sistemi iltihaplanmaları ve enfeksiyonlarına sebep olmaktadır ve çoğu zaman ölümcül sonuçlar doğururlar.
Kuşlar, kendilerini beslemeye tam olarak alıştıklarında , yaklaşık 2-3 aylık olunca dışkı yemeyi kendiliğinden bırakırlar.
Aşağıda belirtilmeye çalışılanlar yalnızca büyük sürü ve salma ortamlarındaki değil, aynı kafesteki çok sayıdaki (hatta 3) kuşun davranış ve gereksinimlerini de açıklamaktadır. Yuvalık sayısının ve yuva bölgesi dokunulmazlığının gerektirdiği alanların azlığında aşırı kavga ve hatta stres nedeniyle ölümlerin meydana geldiği yönündeki diğer bilgilerimizi de dikkate alarak titizlikle incelenmesini öneririm.
Aşırı kalabalık; salma düzenlemelerinde hiyerarşik davranışların gelişimiyle ilgili en önemli faktör olabilir. Karasal canlı türlerinde, kuşlar ve hayvanlarda sözkonusu olduğunda aşırı kalabalık; kendilerine özgü yaşamsal alanlarda hayatlarını sürdüren (erişim uzaklığı, alan veya egemenlik bölgesi) ve kaynakları (yiyecek, su, vb.) birlikte kullanmak zorunda olan nüfus yoğunluğunun desteklenmediği noktayı tanımlayan bir terimdir. Bu aşırı kalabalık ortamı, kaynakların tükenmesinde ve hayatta kalabilmelerinde rol oynar ve birçoğu, kişisel olarak, kalan kaynaklarda egemenlik sahası oluşturmak amacıyla, diğer bireylere üstünlük sağlayıp daha güçlü, daha sağlıklı ve ortama uyum sağlayıcı olmaya başlarlar. Kaynaklar daha fazla tükendiğinde, nüfus yoğunluğu, daha az yavrunun doğması ve daha zayıf üyelerin dışlanmaları sonucu hastalık ve açlıktan teker teker ölmeleri nedeniyle azalmaya başlar. Zaman geçip kaynaklar yeniden çoğaldığında, önceki düzeylere göre artan doğumlar ve daha az erişkin ölümü ile nüfus artar. Bu şekilde, nüfus yoğunlukları; mevsimden mevsime ortaya çıkan dalgalanmalarda, kaynakların erişilebilirliğine göre, aşırı uzun dönemlerde, göreli olarak durağan kalır.
Koloni halinde yaşayan bir tür olan yabanıl muhabbet kuşlarında, bireylerin binlercesi, göreli olarak küçük bir alan içinde bir sürü olarak beslenir ve üreyebilirler. Kaynakların artık bu alanda tüm nüfusu destekleyemediği durumda, doğum oranları düşer ve büyük ya da küçük gruplar halinde, ihtiyaçlarını karşılabilecek yeni alanlar aramak üzere sürüden ayrılmalar başlar. Kaynaklar tükendiğinde, sürünün geri kalanı, yeniden ayakta durmasına, varlığını sürdürülebilmesine yetecek kaynakları buluncaya kadar alanını genişletir. Eğer kaynaklar, yeteri kadar bolsa, doğumlar artar ve parçalanan gruplar, sürüyle birleşmeye başlar ve boyut yeniden artar. Sürünün; kaynakların azalması veya artırılması amacıyla, yetersiz bölgelerden kaynağı bol bölgelere hareketi sırasında, beceri, bölge ve nüfus yoğunluğunun doğal dengeleri sürdürülür.
Karasal benzerlerinden farklı olarak, (kendi bölgelerindeki göreceli kısıtlı ve zorunlu kaynaklar yüzünden), muhabbet kuşları, yaşamını sürdürebilmek için tüm kıtada dolaşabilir. Sonuç olarak, hiyerarşik davranışların oluşumuyla yönetilen kalabalığa nazaran daha az rekabetçi beslenme baskıları ortaya çıkar.
Aşırı kalabalık ve beslenme alanı:
Salma ortamında evcilleştirilen muhabbet kuşlarıyla ilgili olarak, aşırı kalabalık ortam koşulları yetersiz olarak nitelendirilir ve çok iyi anlaşılmamaktadır. Vahşi doğada, aşırı kalabalık, dengesizlik durumudur ki bunlar gerekli kaynaklar arasındaki dengesizlik, rekabet ortamı için bireylerin sayısı ve aradıklarını bulabilecekleri alanın genişliğidir. Modern salmalarda, kaynaklar, taleplere ve olanaklara göre sağlanır. Teorik olarak, salmamızdaki kuş sürümüz için, aşırı kalabalık ortam yaratmaksızın yeterince yiyecek sağlayabiliriz. Açıkçası, sorun değildir.
Dengesizlik nerede o zaman? En çok gözden kaçan konulardan biri; salmanın büyüklüğüne göre besin sağladığımız halde, her zaman, bütün kuşların, ona ulaşabildiğinden ve ihtiyacını karşıladığından emin olamayışımızdır. Pek çok salmada, yuva edinmiş, eşleşmiş çiftlerin sayısı ile bağdaşmayan yetersiz alan veya beslenme bölgesi bulunmaktadır. Bu durum, bir konser salonunun kalabalıklığı yüzünden oturamama sorunundan farklı değildir. Grup sahneye çıktığında, kalabalık onları görmenizi tamamen engelleyecektir. Eğer yeteri kadar büyük ve yeteri kadar kuvvetliyseniz, ön doğru yolunuzu açmak için dirsekleyebilirsiniz. Değilseniz, arkanızdakinin daha büyük, daha kuvvetli olmamasını, sıkıştırmamasını ve hatta daha fazla geri itmemesini umarsınız!
Her muhabbet kuşu için gereken beslenme ortamı sayısını içeren uygun bir araştırma yoktur. Bazı gözlemler, yine de, kuş başına 10 cm.lik bir beslenme alanının yeterli olduğunu gösterir. Aşırı kalabalığın, hiyerarşik davranışların gelişiminde etken olduğunu, bu davranışların doğada saldırganlık içerdiğini biliyoruz. Kuşların beslenmeleri sırasında gözlemleyerek, oldukça kısa bir sürede, bir problem olup olmadığı belirleyebilirsiniz.. Eğer yuvarlak tiptekiler yerine dikdörtgen şekilli yemlikler yaparsanız, kuş başına daha büyük kullanılabilir besleme alanı yaratmış olursunuz. Mümkünse, tek istasyon yerine daha az yer kaplayan çeşitli beslenme bölgeleri sağlamalısınız. Zemin veya tavan boşluğunun alanını dikkate alarak, bu bölgelerin oluşturulmasında yaratıcı olmalısınız. Sebze ve benzeri gıdaları kafes zemininde verebilir veya mısır koçanı, elma dilimleri vb. besinleri koçan veya gövdeden geçirilecek güzel zincirlerle veya halkalı vidalarla tavandan sarkıtabilirsiniz..
Aşırı kalabalık ve tüneme:
Yetersiz tüneme alanı, salmalarda karşılaşılan ve sürüde hiyerarşik davranışların gelişmesine neden olan ikinci faktördür. Tünemeleri için yeterli büyüklükte alan sağlamadıysanız gereğinden fazla besleme bölgesi sağlayabilirsiniz. Aynı zamanda, yeterli beslenme tüneklerini sağlamayı kapsayan ilkelerin tünemeye de uygulanabilir olduğunu göreceksiniz.
Uygun ve yeterli tüneme boşluğu, yabanıl ortamdaki yaşam alanı seçimi yönünden de birkaç önemli görevi üstlenir. İlk olarak; tüneme, gizlilik ve güvenlik sağlar. En avantajlı tünekleri elde eden bireyler, yırtıcılardan korunmak için en güvenli konumda olacaklar ve en yüksekte olanlar yaklaşan tehlikeyi görerek kaçış sağlamak için en iyi fırsatı yakalayacaklardır. İkincisi, çok fazla sıkıştırılmış sayıda bir nüfusun olduğu kalabalık ortamdaki yırtıcılarla ilgilidir, daha fazla yakalanma riski bulunmaktadır. Eğer bir yırtıcı, bir yerde avını yakalarsa, daha fazlası için yeniden ilk tutsak aldığı yer civarında avlanması büyük ölçüde olasıdır. Tüneme boşluğu aynı zamanda, muhabbet kuşu için potansiyel yuva bölgesini temsil ettiği gibi, daha aralıklı bölgeler, muhtemelen yırtıcıların, aynı araştırma yöntemlerini kullanmaları durumunda tutsak alınma olasılığını düşürecektir.
Aşırı yığılma; kuşların serbest uçuşlarında, tünek çubuklarının düzensiz konuşlandırılması (yalnızca birinin aşağıda, birinin yukarıda veya her ikisinin kenarda gibi) durumunda sınırlı sayıda kuş yer bulabileceğinden, çoğunluğun toplanabileceği boş alana sahip olmaları konusunda zorlayacaktır. Esasen, bizler de, uçarken tellerle sınırlandırılmış alan olmaksızın oluşturulmuş atmosferimizi bir sürü kafesine benzer biçimde kullanmaktayız. Güvenlik; en çok tercih edilen tüneme alanlarına yönelik dağılıma doğru, en arzu edilir tüneme yerleri ve doğal eğilimleri yeteri kadar baskın olan bireylere yönelik ve onlarla sınırlı olacaktır. Salmanın içinde değişik alanlara yayılmış çeşitli tüneme bölgeleri yaratıp yeniden tüm sürüde uçuş güvenliği sağlayabiliriz ve hiyerarşik davranışların gelişmesiyle ilgili bazı etkenleri ortadan kaldırarak daha büyük nüfus yoğunluklarının yanyana gelmesine izin veririz.
Yabanıl bireylerde; yeni bir doğal ortam seçimi yapılacağında, doğuştan kazanılan, uygun tüneme boşluğu gibi kesin çevresel karakteristik tercih nedeni olabilir. Çevresel koşulların sonucu olarak daha az yer veya daha büyük bir nüfus yoğunluğundaki gibi, sınırlı seçenekler ortaya konulduğunda, sadece bireylerin bölgeleri etkilenmeyecek aynı zamanda alternatif tüneme alanı belirleyecek bireylerin eğilimi de önceden tercihini yapmış olanların üzerine çevrilecektir. Doğal ortamdan koparılmış kuşların bulunduğu ortamlar için gereken tüneme alanı ölçüm araştırması olmamasına rağmen önde gelen üreticiler tarafından önerilen bazı rakamlar 10-15 cm. kadardır.
Uygun tüneme bölgesi uzunluklarının toplam sayısı, tünek sayısı azaldığında ve yoğunluk arttığında saldırgan davranışlar da artacağından kuş başına tüneme boşluğu 15 cm.den daha büyük olmalıdır. Alternatif olarak, tüneme uzunluklarının aynı oranda kalması sağlanır ama tüneme yerlerinde bir artış yapılır. Kuş başına 10 cm.den 15 cm.ye kadar olan tüneme boşluklarında hiçbir saldırgan davranış bildirilmemiştir.
Bununla ilgili bir gözlem, uygun kişisel alanın muhabbet kuşunun algılamasına bağlı olduğudur. İnsanlar; kuşlarının streslerinin göstergesi olan kişisel boşluk veya özel sınır bölgeleri isteklerindeki bir artış halinde bozulmalar da gözlemlemişlerdir. Bu sınır, bireylerde konumlarına, diğer yakın bireylerle olan ilişkilerine ve yakınlıklarına bağlı olarak esneklik gösterebilir. Küçük fiziksel bir alan yüksek bir nüfus yoğunluğuyla sınırlandırıldığı zaman, kalabalık bir asansör gibi, bu boşluk, ihlal edilmek ve endişeyi artırmak için muhtemel daha olumsuz bir durum yaratacaktır. Aşırı kalabalık, kuşlarımız için de benzer bir durumu yaratabilir. Diğer taraftan, aynı sayıdaki bireyler için yayılmış, dağıtılmış, çeşitli tüneme bölgeleri, birey yakınlaşmaları veya arada mesafe bırakma isteklerinin derecelerini değiştirmelerine izin verir ve stres bu yüzden en aza indirgenebilir.
İkinci bir yorum, eş seçimi, bağlılık, kur yapma ve en sonunda çiftleşmeye odaklanır. Kuş pek çok türü, eş seçiminde ve kur yapmak için, kendisine özel bölgeler isteyecektir. Bu bölge hem onun için çok önemlidir, hem de büyük oranda çiftleşmenin gerçekleşeceği yer olacaktır. Yabanıl muhabbet kuşlarının bölgesel farklılıkları bilinmemekle birlikte, onların tekeşli bir tür ve bağlılık, kur yapma kısacası muhabbetin önemli bir süreç olduğu özellikle gözlemlenmektedir.
Dişiler, yumurtlama, kuluçka dönemi ve yavruların beslenme sürecine enerjisinin büyük bir kısmını harcar. Ona kuvvetle bağlı olan bir erkeğe sahip olması, dişinin, bu süreçte kendisine yardım edileceği konusundaki güvencesidir. Bu yüzden yüksek ölçüde olasılıdır ki, yeterli "Özel" tünek boşluğu, sadece arkadaş seçimi, kendini gösterme ve kur yapma için değil bu bağlılık süreci oluştuğunda da gereklidir.
Aslında biz, salma düzenlemelerinde, eşlerin özel davranışlarının gözlemlerinden, eş olmayanlara göre daha yakın ve bir arada oturduğunu biliyoruz. Birbirlerinin yanında otururken, kur beslemeleri ve düzenli çiftleşme meydana gelir. Diğer kuşlar onlara çok yakın olduklarında, dişiler bazen, saldırgan gaga darbeleriyle tüneği açarlar. Eğer diğer erkekler bu çifte fazla yakın olurlarsa, çiftleşen erkek geçici olarak dişiyi bırakacak ve uzaktan onları takip edecektir.
Kuşun, kendisini nasıl hissettiğinin göstergesi olan bazı davranışları vardır. Bireysel olarak farklılıklar gösterdikleri olsa da genel koşullar açıklanmaya çalışılmıştır. Bazı ortam koşullarında yaptıkları değişik hareketler (yemlikten yem boşaltma, kafes tabanındaki kağıtların altına girmek...gibi) belirtilmemiştir.
Mutlu bir kuş; tüneğinde gururla duracak veya tüylerini kabartarak oturacak, daha rahat, gevşemiş görünecek ve çeşitli ahenkli sesler çıkaracaktır. Aynı zamanda duyulabilecek şekilde, yem yiyormuş gibi gagasını gıcırdatacaktır.
Korkmuş bir kuş, yüksek sesle çığlık atacak, tüyleri düzleşecek, gözlerinde, ani kalkışa hazır olduğunu belirten tehlike işaretleri okunacaktır.
Üzgün bir muhabbet kuşu, kanatlarını vücudundan uzakta tutacak ve çoğunlukla gaga açık şekilde sık sık veya zor nefes alacaktır, bazen kısa sürelerle gözlerini kapatacaktır. Bu davranışı gösteren kuş, stres altındadır, mutlu değildir, kendisini bir şey korkutmuştur veya fazla sıcaktır ve bu koşullar altında kusuyor olabilir, başını sürter ve yediklerini vücudundan uzak bir mesafeye çıkarabilir.
Alarm çağrısı, keskin tıslama şeklinde bir 'Tssst tssst' sesidir. Bu, kuşun o an yaptığı işi tamamladığını veya uçmayı bitirdiğini gösteren rahatlama işareti de olabilir. Kuşun; uzanamadığı, ulaşamadığı bir mesafedeki şeyi işaret etmekte kullandığı yararlı bir iletişimin yoludur.
Muhabbet kuşları, kendini savunmak için ısırırlar. Bu, kuşun, eğlenme amaçlı olarak yaptığı oyun gagalamasının aksine, kendisine sıkıntı verilmesini istemediği için sert bir ısırıktır. Dişiler, çok sert ısırır ve kanatmaları alışılmamış bir olay değildir.
Kızdırılarak hiçbir şey elde edilemeyeceğinden kuş sert bir şekilde ısırmaya kalktığında geri çekilmek en iyi fikirdir ve o, evcilleştirme veya eğitim çalışmalarınızda bu davranışınızı dikkate alacaktır.
Tek kuşlarda, sahibine ya da bir nesneye kuvvetle bağlandıkları ilişkilerde sevgi göstergesi olarak, gözler, iğne başı kadar küçülecek ve küçücük siyah bir noktayla beyaz büyük bir halka (iris halkası olan kuşlarda) şeklinde görülecektir.
Papağangillerin beden dilini anlamak:
Beden dili:
* Her iki ayağı da yukarıda iken gagası ile asılarak aşağı sallanmak: Aşağı inmek istiyor. * Baş indirilmiş, kanatlar yarım kaldırılmış, tüyler kabartılmış, ileriye veya yukarıya uzatılmış: Ele alınmak istiyor. * Kafesin tavanına bir veya iki ayakla ya da gaga ile asılmak olan: Oynuyor. * Uçma tahtasında,tünekte iki adım geri çekilmek, hafifçe popoyu eğmek: Dışkılama hazırlığı! (Her durumda hatta uçarken de dışkılayabilirler) * Tüneğe sıkıca tutunarak geriye kaykılma: Korkuyor, tedirgin.
Parlayan veya sabitlenen gözler:
* Sabitlenen gözlerin değerlendirilebilmesi için kuşun içinde bulunduğu koşullar ve vücut pozisyonu dikkate alınmalıdır. Gözlerin sabirlenmesi şu anlamları taşıyabilir:
1. Heyecanlanma,bir obje ile çok ilgilendiğinde. 2. Öfke, korku veya yaklaşan saldırı
Sesler
* Şarkı söyleme, konuşma ve ıslık çalma: Mutlu, sağlıklı, memnun kuş. * Gevezelik, cırıldama:
1. Yumuşak tondaki cıvıldamalar, memnuniyetin bir işareti veya konuşmayı öğrenme çalışmaları olabilir. 2. Yüksek sesli bağırtılar tehlike savmak için olabilir.
* Dil tıkırtısı: Kendini eğlendiriyor olabilir veya okşanmak, ele alınmak anlamı taşıyabilir. * Hırlama, homurdanma: Hırlama, saldırgan bir sestir. Bir şey kuşu tehdit ediyor veya sıkıntı veriyordur. Kuşu rahatsız eden bu obje ya da varlık uzaklaştırılmalıdır. Homurdanan kuşlar tutulmamalıdır, ısırmaları mümkündür.
Gaga:
* Gagayı gıcırdatmak: Genellikle memnuniyet işaretidir. * Tıkırdama: Gaga tıkırdaması genellikle cockatieller ve Avustralya papağanlarında görülür. Eğer papağan, bir defa tıklarsa ve gözleri sabitlenirse, aksi halde tehdit edici davranış değildir, kuş, sahibini karşılamakta veya bir şeyi onaylamaktadır. Eğer, diğer taraftan, kuş, birkaç kez seri halde tıkırdarsa, kuşun ele alınmak istemediği anlamında uyarı olduğu düşünmelidi. * Gaga yerde , boyun tüyleri kabartılmış: Kaşınmak istemektedir. * Isırma: Başka bir başlık altında incelenecektir. Kısaca değinelim:
1. Tam ısırılmadan gagalanmak :Size doğru uzanarak ısıracakmış gibi yapmak ve imkan bulursa tekrarlamak şeklinde fiziksel bir temas olacak ancak acı vermeyecektir. Sonraki adım ise acı veren bir ısırık olacaktır. Kuş, sinirlenmiştir. "Ben, onu istemiyorum". 2. Hafif, hafif, hafif, hızlı ısırıklar: Kuş "Şimdi beni rahatsız etme" demektedir. Bu hareket, sahibi için tehlike işareti olmamalıdır. Kuş, sizin 30 saniye sonra ne yapmanızı istediğini belli eder.
* Kusma: Eşe yakınlık işaretidir. Eşe sevgi ve şefkat sunulması, karşı cinsin etkilenmesi için yapılmaktadır. Ancak diğer kusma nedenlerinin de bilinmesi için site kütüphanemizdeki kusma başlığının da mutlaka incelenmesi gerekmektedir.Papağangiller eşleşerek yaşarlar ve eşlerini önemserler. * Gaga dokundurmak, gagalamak: Araştırmak. * Tüneğe ileri geri gaga sürmek: Yüzünü temizlemek. * Oyuncaklarına hızlı vurmak: "Ben çok mutluyum. Ben, yeniden yapacağım." Enerjiyle dolu ve çok iyi hissetmek.
Ayak ve bacaklar:
İki ayak üzerinde durmak:
* Düzgün durarak, sahibine hareketsiz şekilde bakması: Ele alınmak için hazırdır. Şu anlamdadır "Bakman için seni bekliyorum, yoksa sana kızabilirim". * Tünekte ileri geri yürümek: Sabırsızlıkla dışarı çıkarılmayı, ele alınmayı beklemek. * Her iki ayakla parmağa sıkıca tutunmak: Sana tam güvenmiyorum ya da beni götüreceğin yer hakkında bilgim yok. * Bir ayak üzerinde durmak: Rahat. * Bir ayak üzerinde durma ve tüylerin kabartılması: Rahat, mutlu, memnun. * Başını alta sokarak bir ayak üzerinde durmak: Tüylerini temizliyor * Bir ayakta dururken gagasını bileme: Yorulmuştur. * Bir ayak üzerinde dururken, hafif kabarmış, gözler cam gibi: Kısmen uykudadır. * Kafes altını kazımak: Afrika gri papağanları için tipiktir. Genelde kafesten dışarı çıkmak için izin verilmesi isteğidir.Bu davranışını alışkanlık haline getirmemesi için yerine getirmek istemeyebilirsiniz. * Ayak vurma, tıklatma: Tehdit edildiğini hisseden bazı papağanlar, bölgesinin üzerindeki egemenliğinin işareti olarak onların ayaklarını yere vururlar.
Tüyler
* Karışık/kabarık tüyler:
1. Tüylerini düzeltirken; 2. Üşüdüklerinde; 3. Gerginliklerini hafifletmek istediklerinde; 4. Hasta olduklarında karışır, kabarırlar. Özellikle, tüyler, kabarık kalırsa veteriner hekimce görülmelidir.
* İlgi gördüğünde tüylerini düzeltmesi:Sizinle birlikte olduklarında ya da enselerini okşadığınızda tüylerini düzeltmeleri "Sana teşekkür ederim. Senin için ben de daha bakımlı olacağım" anlamı taşır. * Parmakta iken sıkıca tutunması ve tüylerini sıklaştırması: Korkuyor veya tereddüt ediyor.
Sorguç (alın/baş üstü tüyleri) durumu:
* Sorguç kaldırıldığında: Heyecanlanmıştır. * Aşırı kabardığında: Korku veya aşırı heyacan. Bir uyarı düşünülmelidir. * Sünme ve tıslama ile birlikte düz sorguç: Saldırgandır veya bir şey tarafından ürkütülmüş, korkutulmuştur. * Yüz ve boyun tüylerini kabartmak: Başı büyük görünür, huzurlu memnuniyeti gösterir. Mutludur.
Titreme:
* Kuş, korkmuş ya da aşırı heyecanlıdır. Diğer hastalık belirtileri ile birlikte görülme durumu farklıdır. * Eşleşme/çiftleşme belirtisidir.
Kuyruk:
* Kuyruk sallama: Eğlence için hazırım! * Kuyruk sallanması (aşağı yukarı): Genellikle yorucu faaliyetten sonradır. Nefesini düzenlemesine yarar. Gene de, kuşun kuyruğu, faaliyet olmadan aşağı yukarı sallanıyorsa, solunum sıkıntısı/hastalığının işareti olabilir. * Kuyruk yellemesi: Kuyruk tüylerini yellemek, yelpaze şeklinde açmak, çoğunlukla saldırganlık ve öfke göstergesi olarak diğer davranışlara eşlik eder. Kuyruk tüylerini yaymak, kuşun kuvvet ve canlılığını da gösterir.
Kanatlar:
* Kanat çırpmak: Çırpma, kanat alıştırması olarak kullanıldığı gibi sizin dikkatinizi çekmek için de yapılmaktadır. * Fiske vurmak uç:
1. Öfke veya acıyı gösterebilir. 2. Tüylerini düzeltmesi, ayarlamasının bir yoludur. 3. Omuzlarını kaldırarak ve baş sallanması ile eşlik edilirse, ısrarla dikkat çekmeye çalıştığını veya anne mamasına muhtaç yavru kuşlarda olduğu gibi beslenme isteğini ifade edebilir.
* Kanat düşmesi, sarkması: (Yavrular) genç kuşlarda normal ama daha yaşlı kuşlarda sarkma hastalığın bir işareti olabilir. * Kanat seğirmesi: Gerçek, açık bir gösterge değildir, çoğu kez kuş ele alındığında hissedilir. Kanat ve vücut arasında hava dolaşımı sağlamak için, kanatlar, vücuttan uzaklaştırılır. Kanatlar, kaldırır ve ani hareketle eski normal konumuna getirilir. Kuşlar, aşırı derecede mutlu olduğu zaman da yaparlar. | |
| | | Admin Administrator
Mesaj Sayısı : 223 Kayıt tarihi : 11/01/10 İş/Hobiler : Ders Çalışmamak xD
| Konu: Geri: Kuşlar Hakkında Herşey... Sonra Sorunum var Demeyin! Çarş. Ocak 20, 2010 6:00 pm | |
| Baş:
* Arkaya döndürüp kanadının altında soktu: Uyuyor. * Aşağıya eğdi ve 90 derece döndürdü: İstediği bir şeye bakıyor. * Aşağı düşürdü, bir veya iki kanadı tümüyle açık, ağzı açık, baş gidebileceği yöne doğru uzatılmış: Büyük gerinme ve esneme * pozisyonu. * Başını aşağı yukarı sallıyor ve kusuyor: Size "Seviyorum" demesinin yolu! * Aşağı yukarı kafa sallama: Dikkat çekme hareketidir. Genellikle kafes dışına çıkmak istediklerini belli eder. "Parmağında oturmak istiyorum". * Başı alçaltmak, eğilmek: Selamlama veya onaylamadır (Oynamak isteği ya da ensesinin kaşınması için).
Özellikle yavrular Gece Korkuları'na eğilimlidirler. Çocuklardaki gece kabuslarına benzer olarak, yavrular korkarak uyanır, açıkça ürküp panik yaşarlar. Bağırır, çığlık atar, ciyaklar, kafesin bir ucundan diğer ucuna çılgınca uçar, kendilerini kafes tellerine sert şekilde vururlar. Bu korkuları; hemen, doğru şekilde ele alınmazsa yaşamının geri kalanında aynı davranışları sergileyecektir. Bir çocuk gibi, yanına gelmeli, ışık açmalı, yumuşakça konuşarak kuşu sakinleştirmelisiniz. Bazıları, bu korkuya kapıldıklarında kafes köşesinde donakalır ve bu duruşları kendilerine zarar verebilir. Yeterince sakinleşmeleri, kendilerine gelmeleri beklenmelidir. Kuşu tutmak, gülümseyerek yumuşak tonla konuşmak, onu sakinleştirip güven duymasını sağlayacaktır. Tutuş, aynı zamanda size kalp atışlarının yavaşça azalmasını hissetmenizi sağlayacaktır, bu korku durumu çok uzun sürerse ölümcül sonuçlara neden olabilir.
Kuş sakinleştiğinde bırakın ve kısa bir süre onu gözlemlemek için uzaklaşın, çırpınmalarının durmasını, yatışmasını bekleyin, ışığı kapatarak odayı terk edin. Aynı olayın yeniden gerçekleşebileceğini düşünerek hemen uyumayın.
Kuş yavruluktan kurtuluncaya kadar bir süre bu durumla uğraşmak zorunda kalabilirsiniz ama genel olarak bir kaç ay sonra büyüdüğünde gece korkularından kurtulacaktır.
Genel(öyle giriş anlamlı değil)
Eğer:
* Her yere saçılacak yem kabuklarını, evde serbestçe dolaştığında olur olmaz yerlere bırakacağı dışkılarını ve yılın değişik zamanlarında evde uçuşacak tüyleri önemsemeyecekseniz ve özellikle tüylerinden etkilenebilecek olduğunuzun bilincinde iseniz; * Ailenizin diğer üyelerinin de görüş ve onaylarını aldınızsa; * Kuşu kucağınıza, avucunuza alıp sevmek istemeyecekseniz; * Beslenmesi, temizliği, eğitimi ve dostluk ihtiyacı için her gün mümkün olduğu kadar çok zaman ayırabilecekseniz; * Evcilleştirmek için aşırı sabrınız varsa; * Evcilleştiğinde sizin arzuladığınızı değil onun duygularını ve isteklerini (zarar verecekse engelleyerek) önemseyecekseniz; * Hastalandığında veteriner hekime götürmek için paranız ve olanağınız varsa, koşullar ne olursa olsun üşenmeyecek, olur olmaz önerilere kulak asmayacaksanız; * Yaşamınızda ona ayırabileceğiniz ve paylaşabileceğiniz 10 ya da daha çok yılınız varsa; * Hastalıkları, gereksinimleri, mutluluğu için her türlü bilgiyi edinerek tümünü gerektiğinde kendi ihtiyaçlarınızdan önde tutarak sağlayacaksanız; * Eşini kendisinin seçme olanağı sağlayabilecekseniz; * Şimdiden, yavruları olduğunda ne yapacağınızı düşünüp gereken özeni gösterip önlemleri alacağınıza inanıyorsanız; * Onu gerçekten sevebilecek, ucuz bir kuştan çok, dost, evlat olarak görebilecekseniz;
EVET sizin için ideal bir evcil hayvandır.
Ancak;
* Pasaklı, düzensiz bir evcil hayvan istemiyorsanız; * Yalnızca kafesinde oturan sevimli bir kuş olmasını istiyorsanız; * Bu kadar ucuz bir kuş olmasına rağmen veteriner hekim için muayene, tedavi, ilaç parası harcanmasını israf , hele hekime götürmeyi kendiniz için eziyet olarak görecekseniz; * Kucaklayıp avucunuza alabileceğiniz, mıncıklayacağınız bir evcil istiyorsanız; * Sakin bir kuş istiyorsanız; * Sabırla denemenize rağmen (ki doğru yerden doğru kuşu aldığınızda ve doğru yöntemleri uyguladığınızda başarmamanız mümkün değildir) size alışmadığında kızıp değiştirmeyi düşünecekseniz; * Onların sadece bir iki yıl yaşayacağını düşünüyorsanız; * Çocuğunuza sorumluluk bilinci aşılamak için almak istiyorsanız; * Ortamınız, onun için ayrılabilecek alan için uygun değilse, ısınması ve serbestçe dolaşması, oynaması için gereken önlemleri alamayacaksanız; * Herhangi bir nedenle 1 günden fazla ayrılmanız gerekirse ya da uzun süreli tatile çıkıyorsanız, evinizin anahtarını bırakabileceğiniz bilgili ve ilgilenecek bir dostunuz yoksa; * En uygun kafes, gıda, aksesuar ve benzeri ihtiyaçları için ayırabileceğiniz yeteri kadar bütçeniz yoksa; * Onu gerçekten bir dost, arkadaş daha doğrusu çocuğunuz gibi sevmeyecekseniz;
HAYIR, Muhabbet Kuşları sizin için doğru evcil değildir.
Ayrıca siz, muhabbet kuşu isteyen bir çocuğun anne babası iseniz, hekim gibi özen göstermeniz ve sorumluluğu çocuğunuzla birlikte üstlenmeniz gerektiğini lütfen aklınızdan çıkarmayın. Gerçekten siz de o kuşu istemek ve yukarıdaki tüm gereklilikleri sağlamak zorundasınız, zaten bu durum bütün evcil hayvanlar için geçerli.
Alem Animalia (Hayvanlar) Şube Chordata (Kordalılar) Sınıf Aves (Kuşlar) Takım Psittaciformes (Papağansılar) Familya Psittacidae (Papağangiller) Alt familya Psittacinae (Papağanlar) Cins Melopsittacus Tür M.undulatus Binominal adı Melopsittacus undulatus
Bir kişi için, beslemek istediği evcil kuş türünü satın almadan önce, maksimum yaşam süresinin ne kadar olduğunu bilmek önemlidir. Bu bir muhabbet kuşu ise, ideal koşullarda 10-12 yaşına kadar yaşaması umulabilir. Ama normal olarak, muhabbet kuşları uzun yaşamazlar. Kuşların çoğu, gerçekçi bir yaklaşımla beş ile on yıl arası yaşam sürerler. Olgun bir muhabbet kuşunun dış görünümünden yaşını belirlemek mümkün değildir. Beş yaşında bir muhabbet kuşu ile 15 yaşındaki bir kuş tam olarak birbirlerine benzerler.
İstatistikler, Almanya'da , muhabbet kuşlarının yarısının, yanlış beslenme ve kötü bakım koşulları nedeniyle beş yaşına gelmeden öldüklerini söyler. Aşırı kilo ve hareketsizlik, kuşun iç organlarının büyümesine neden olarak iç organların iflasına yol açar. En kötü ihtimalle, herhangi bir uyarıda bulunmadan çalışmayı durdururlar. Fazla kilolu muhabbet kuşlarının çoğu, deri ve kasların arasında büyüyen yağ tümörlerinin özel bir türü olan lipoma'ya yakalanır.
Ama ideal bir bakıma sahip muhabbet kuşlarının da çok genç yaşta ölmeleri mümkündür. Tümörlerin birçoğunun büyümesi durdurulamamaktadır. Bilim adamları, muhabbet kuşlarında tümörlerin neden bu kadar çok geliştiğini ve tümöre yatkın olmalarını şimdiye kadar belirleyememişlerdir. Yazarın kuşlarında, şimdiye kadar 2 tip tümör olayına rastlanmıştır. Kuşların biri, karın boşluğunda kötü huylu bir tümöre yakalandı, bu yüzden, veteriner hekim tarafından uyutulmak zorunda kalındı. Bir diğer kuş, yaklaşık 14 yaşındayken böbrek tümörü nedeniyle, bir böbreği alındı. Veterinerlik, onun, sonraki birkaç hafta içinde öleceğini söyledi, ama uyutmak için beklemeyi önerdi, çünkü onlara göre, acı çekmeksizin doğal ölümünün birkaç gün öncesine kadar yaşayabilecekti. Acı çekmeye başladığında uyutulması, onun işkence çekmemesi için doğru zaman olacaktı. Birlikte, yaşaması için şans verilmesi çok doğru bir karardı, çünkü ömür olarak biçilen bu birkaç hafta onun için 1,5 yıl sürdü. Bu kuş, tümörü, olağandışı ölçüde küçülttü, bundan dolayı da gerçekten şanslıydı! Ölümüne neden olan bu tümör acıya yol açmamıştı. Aslında, o, bu nedenle değil, sevgili arkadaşını kaybetmenin acısı ile ölmüştü.
Şimdiye kadar bilinen en yaşlı kuş, 21 04 2002'de ölen Kiki'dir. O, 17'den biraz daha fazla yaşındaydı. Ama, yaşla ilgili olarak olumsuz bulgular da vardır. Doğal yaşamda, yenilen zehirli besinler nedeniyle birkaç ay içinde ölümlerle de karşılaşılmaktadır.
Üretim Giriş Muhabbet kuşu tutkunları er yada geç tüylü dostlarını üretme konusunda şanslarını denemek isterler. Amaçları keyif için ya da şov çemberine girmek de olsa üretime gevşek bir tutum içinde başlanmamalıdır. Muhabbet kuşu üretmek çok fazla tatmin edici bir deneyim olabileceği gibi hiç bilgi sahibi olmadan başladığınızda her şey kötüye gidebilir. Bu makalenin hevesli üreticiler için temel bilgileri içereceğini umuyorum. **Muhabbet kuşlarının yumurtanın üzerinde yattığı andan, yavruların yuvalığı terk ettiği ana kadar geçen zaman diliminde ve daha sonrasında da bazı zorluklar ortaya çıkabilir. Muhabbet kuşlarını üretmek fazlasıyla masraflı olabilir, ucuz ve problemsiz bir hobi olarak görülmemelidir. Muhabbet kuşu üretmeden önce ciddi şekilde düşünmelisiniz. Dünyaya yeni hayatlar getirdiğinizi ve onların da tıpkı anne-babaları gibi sevgi dolu yuvalara ihtiyacı olduğunu hatırlamalısınız. Hazırlık Muhabbet kuşu üretmeye karar verdiniz. Başlamadan önce muhabbet kuşu çiftinizin anlaşabilmeleri için, yumurtaların üzerinde yatarken ve yavrularını büyütürken sağlamanız gereken bazı temel şeyler olduğunu bilmelisiniz. Muhabbet kuşu üretmenin iki yolu vardır: toplu üretim (salmada üretim) ve ayırarak(kafeste tek bir çift) üretim. Toplu üretim bu iki methottan en kolay ve en ucuz olanıdır fakat sık olarak bazı problemlerin ortaya çıkmasına sebep olur. Toplu üretimde kuşhanenize (salma) yuvalıklar asarak muhabbet kuşlarınızın kendi eşlerini ve yuvalıklarını seçmesine izin verirsiniz. Yuvalıklar kavgaları önlemek için aynı yüksekliğe asılmalıdır fakat yine de kavgalar sık sık çıkar. İki dişi aynı yuvalığı isterse ve aynı kandan gelen kuşlar arasında eşleşmeler olursa problemler ortaya çıkar. Dişiler arasındaki kavgalar yaralanmalara ve dişilerden birinin ya da büyümekte olan yavruların ölümüne sebep olabilir. Ayrıca yavruların babasının hangi kuş olduğunu saptamak da daha zor olabilir. İkinci methot olan ayırarak üretimde kontrolü sağlamak daha kolaydır. Bu yöntemde petshoplarda bulabileceğiniz üretim kafeslerine tek bir çift muhabbet kuşunu koyarsınız. Seçeceğiniz çiftin renkleri ve kişiliklerini dikkatlice seçmelisiniz. Aynı kandan gelen kuşları seçmediğinizden emin olmak ve yavruların gelişimini kontrol etmek bu yöntemde daha kolaydır. Hangi methodu seçerseniz seçin yuvalığa ihtiyacınız olduğu çok açıktır. Çift Seçmek Üretim kafesine rastgele erkek ve dişi muhabbet kuşlarını koymak çok iyi durumda yavruların ortaya çıkmasıyla sonuçlansa da kesin olan bir şey bunun üretim için seçilecek güvensiz bir yöntem olduğudur. Üretim için seçilecek muhabbet kuşları en az 12 aylık olmalı ve akraba olmamalıdır. Aynı kandan gelen kuşlarla yapılan üretim %100 akraba olmayan muhabbet kuşlarıyla yapılan üretimden daha zayıf ve daha az yaşayan yavruların ortaya çıkmasıyla sonuçlanır. Dişi muhabbet kuşu 3 – 4 yaşından daha yaşlı olmamalıdır ve erkek muhabbet kuşu 6 yaşından daha fazla olmamalıdır. (dişi ve erkek üremeye devam etse de bir aileye bakmanın stresi çok fazla gelebilir.) Hem erkek hem de dişi muhabbet kuşu tüy dökme döneminde olmamalıdır çünkü bu anne-babayı gereksiz olarak zorlar ve anne-baba üreme durumunda olmalıdır. Muhabbet kuşlarınızın üreme durumunda olup olmadığını anlayabilmek için genel sağlık durumlarına ve cerelerine bakmalısınız. Her iki muhabbet kuşu da yumuşak, parlak/düzgün tüylere, aydınlık gözlere ve akmayan burun deliklerine sahip olmalıdır. Dişilerde cere kahverengi ve erkeklerde pürüzsüz mavi renkte olmalıdır. Akılda tutulması gereken bir şey de her çift birbiriyle üreyecek diye bir şey söz konusu değildir, yumurtlama olmazsa veya 3 hafta sonra hala çiftleşme işaretleri görüyorsanız çifti ayırma yoluna gidebilirsiniz. Perhiz (Beslenme) Gereksinimleri Tüm muhabbet kuşları (üreme durumunda ya da değil) sürekli taze yiyeceğe, suya ve taze sebzelere, mineral desteğine (mürekkep balığı kemiği, mineral blok, vb.) ihtiyaç duyarlar ancak üretimdeki kuşlarda bu konu çok daha önemlidir. Dişi muhabbet kuşu için üreme stresli ve yorucudur, çok fazla kalsiyuma (mürekkep balığı kemiği) , iyot kaynağına ve mineral bloğuna ihtiyaç duyacaktır. Daha önce yemediyse bile ıspanak, brokoli ve havuç gibi günlük taze sebzeler bu dönemde kuşa verilmelidir ve yavruların çıkacağına yakın dişi kuşun yavrular için kursak sütü üretebilmesi için yumurta maması verilmelidir. Çiftleşme Dişi ve erkek muhabbet kuşunu üretim kafesine yerleştirdikten sonra birbirleriyle anlaştıklarını da gördüğünüzde çiftleşmeleri dikkatinizi çekebilir. Çiftleşme erkeğin dişi muhabbet kuşunun üzerine tırmanıp, kanatlarıyla dişinin vücuduna sarılıp, ileri geri hareket etmesini içerir. Çift günde birkaç defa ve birkaç gün boyunca çiftleştikten sonra dişi vaktinin büyük çoğunluğunu yuvalıkta geçirir ve erkek de hemen yuvalığın bitişiğinde nöbet bekler. Çiftleştikten aşağı yukarı 10 gün sonra yuvalığın içinde yumurtaları görmeye başlayabilirsiniz. Çiftleşme dişi yumurtlamayı bitirene kadar her gün devam eder. Yumurtalar İlk yumurta geldikten sonra her 2 günde bir yeni yumurtalar gelir. Genelde yumurta sayısı 1-6 arasında olup 8 yumurta da duyulmamış bir sayı değildir. Dişinin yumurtaların üzerinde oturmaya başladığı tarihten yavruların çıkmaya başlamasına kadar geçen süre 18 ile 20 gün arasında değişir, yavrular yumurtadan bir veya iki gün geç çıkabilir bu yüzden aşırı derecede endişe etmenize gerek yoktur. Yumurtanın döllenmiş olup olmadığını kontrol etmek için çeşitli methodlar vardır. Mumlama yönteminde yumurtayı 5. günden sonra parlak ışığa tutup içinde ince kırmızı çizgiler olup olmadığı kontrol edilir. Bir acemi için emin olmak çok zor olduğundan en iyisi yumurtalara dokunmamaktır. Bazen dişiler garip şekillerde yumurtalar yumurtlayabilir fakat endişe edecek bir şey yoktur, bu yumurtaların da içinde genellikle sağlıklı yavrular olur. İlk seferde dişi kuş sarısı olmayan küçük ve döllenmemiş yumurtalar yumurtlayabilir. Yavruların Gelişimi Yavru yumurtadan ilk çıktığı anda aşırı derecede küçük, gözleri kapalı, duymayan ve tüysüz bir durumdadır. Yavrular yemek ve sıcaklık için tamamen anneye güvenmek zorundadır. Yavrunun yaşantısının ilk birkaç saatinde beslenmesi çok önemlidir cünkü bu hassas zamanda yavru çok kısa sürede açlıktan ölebilir. Bu aşamada erkek kuş dişiyi beslerken dişi de yavruları besler. Muhabbet kuşu yavruları inanılmaz derecede hızlı büyürler. Yaklaşık bir hafta sonra yavrular gözlerini açar ve ince tüyler görünmeye başlar. İki haftalıkken yavrular cıvıldayan küçük pamuktan bir topu andırırlar. Yavrular 4 haftalık olduklarında yetişkin tüylerinin tamamı çıkar ve yuvalığın dışına çıkmak için çabalarlar. Yavruları yem kırmaya başlamaları için cesaretlendirmek amacıyla yuvalığın tabanına darı koyabilirsiniz. Yavrular 5 ile 6 haftalık olduklarında dışarıdaki dünyayı keşfetmek için cesaretlenmeye başlarlar, bazı yavrular yuvalığı erken terk ederken bazıları da geç terk eder. Dişi yavruları yuvalıktan dışarı çıkmaya zorlar ve baba da yavrular tamemen bağımsız olana kadar onların bakımından sorumludur. Sosyalleşme Sosyalleşme kesin olarak gerekli olmasa da özellikle yavruların evlere birer evcil hayvan olarak girebilmesi için tavsiye edilir. Yavrular 3 haftalık olduklarından itibaren kısa periyotlarla (5 – 10 dk) günde birkaç defa ele alınmalıdır. Bu yavruların insanlara alışmasını sağlar ve yavrulara insanların onları incitmeyeceğini öğretir. Yavrular büyüdükçe onları elinize aldığınız süreleri uzatabilirsiniz ama bunu 20 dk’nın altında tutmakta yarar vardır. Yavrular yuvalığı terk ettiklerinde ve anne-babalarından tamamen bağımsız bir yaşama adım attıklarında insanların varlığında çok mutlu ve harika birer evcil hayvan olacaklardır.
Problemler Üretim aşamasında ortaya çıkacak problemlere karşı hazırlıklı olmak çok önemlidir. Problemlerin bir çoğu yavru yumurtadan çıktıktan sonra ortaya çıkar fakat bu aşamadan önce de meydana gelebilecek problemler vardır. Bunlardan en bilinen problem yumurta tıkanmasıdır. Bu durumda yumurta dışarı çıkamaz ve dişide büyük rahatsızlıklara sebep olur. Yuvalığın tabanında oturan, yumurtlamak için kendini zorlayan ve endişeli bir biçimde hareket eden dişi yumurta tıkanması durumuna işaret eder. Eğer deneyimsiz bir üreticiyseniz en iyisi en kısa zamanda muhabbet kuşunuzu kuşlar konusunda bilgili bir veterinere götürmektir. Muhabbet kuşunuzun arka kısmına bir miktar sıvı yağ sürmek onun yumurtayı dışarı ittirebilmesine yardımcı olabilir. Yumurta tıkanması çok genç ve yaşlı dişilerde, ilk zamanlarda görülür. Yavrular yumurtadan çıktıktan sonra ortaya çıkan problemler daha fazladır. Bunlardan bir tanesi terk edilmedir. Yavrular yumurtadan çıktıktan kısa bir süre sonra dişi tarafından beslenmezse ölebilirler. Yavruların beslenip beslenmediğini anlayabilmek için kursaklarını kontrol etmek gerekir. Beslenmiş bir yavruda kursak bölgesinde pembe deri renginin aksine sarı renkli bir şişkinlik vardır. Eğer yavru beslenmemişse kursak bölgesinde böyle bir durum gözlenmez ve zaman geçtikçe yavru daha da zayıflar. Bu durumda yavruyu yumurta mamasıyla, elle beslemek gerekir. Bu süre zarfında yavruyu sıcak tutmanız gerekir. Çarpık bacak problemi de yuvalığın kötü zemininden kaynaklanan ve yavrunun ayaklarının bedeninden dışarı doğru gelişmesine sebep olan bir problemdir. Erken fark edildiğinde deneyimli bir üretici veya veteriner tarafından kolayca düzeltilebilir. Bir diğer problem de dişinin stresten yavrunun tüylerini yolarak onun vücudunda kel bölgeler bırakmasıdır. Eğer dişinin bunu yapmasına izin verilirse, yavrunun vücudunda hayatı boyunca tüy çıkmayacak kelleşmiş bölgeler olacaktır. Bu durumda yapılacak en iyi şey yavruyu elle beslemektir. Böyle sorunlu dişileri ikinci defa üretime sokmamak en iyisidir. Cinsiyet ve Yaş
Birçok kuş sahibi kuşunun dişi veya erkek olup olmadığını bilmek isteyebilir.Yetişkin bir kuşun cinsiyet tayini gayet basittir. Renk ve mutasyonlara göre ve hormon dengelerine göre cere renklerinde çeşitlilik olabilir ve farklılıklar ortaya çıkabilir. Cere ismi verilen gaga üstündeki et parçasının rengine bakmak cinsiyeti belirlemekte önemlidir. Sağlıklı kuşlar tipik cere renkleri sergiler. Üreme Ayındaki Dişi Kuşların Ceresi Yetişkin ve sağlıklı dişi kuşlarda genellikle kahve rengine bakan bir cere rengi bulunur. Eğer bir dişi üremeye hazırsa cere rengi koyulaşır ve cerenin derisi çatlak ve kuru bir görüntü alır.
Üreme Zamanında Olmayan Bir Dişi Ceresi Cere dokusu daha pürüzsüzdür ve bej rengindedir. Eğer açık mavi bir renge dönüştüyse bu kesinlikle üremeyemeyecek durumda olduğunu gösterir. Dişi hasta olduğunda cerenin rengi beyaza ya da açık maviye kadar renk değiştirebilir.(Sağdaki resim)Hastalıktan kurtulduğu an cere tekrar kahverengiye dönüşecektir.
Not:Hormon dengesi bozulmuş bir dişinin ceresi uzun süre açık mavi renkte kalabilir.Bu aylarca sürebilir. Hasta veya rahatsız bir iç organı bu hormon dengesinin bozulmasına sebep olabilir. Resim hasta bir kuşun cere durumunu gösteriyor. Üreme Zamanında Erkek Kuşlar Erkek kuşlar, koyu mavi renkte bir cereye sahiptir. Rengin durumu sağlık ve hormon durumuna göre çeşitlilik gösterebilir. Bir erkek kuşun eşleşme zamanı cere rengine gore kesin belirlenemez, onların rengi her zaman parlak maviye yakındır.
Eşleşme Zamanında Olmayan Bir Erkek Kuş Ceresi Hasta ve eşleşmek istemeyen bir erkek kuşun ceresi rengini kaybeder ve koyu dipli bir renk alır.
Not: Bazı durumlarda eşleşmek istemeyen bir erkeğin burun deliklerinin etrafı sarı renge dönüşebilir.( Sağdaki resim) Hastalık belirtisi de olabilir. Hasta Erkek Kuşlar Rahatsızılık belirtisi olarak ve hormon değişimi sonucunda koyu kahve renge dönüşen cere, üreme organlarında tümör belirtisi olabilir. Yalnız her testis tümöründe cere kahveye dönüşmeyebilir. Cerenin rengi,üreme sezonundaki dişilerin ceresiyle karıştırılabilir.
Tahmini Zor Durumlar Özel mutasyonlarda ve bazı renklerde cinsiyet tespiti yapılması zordur. Zor mutasyonlar, albino, lutino, ve üremeye hazır olmayan kuşlar, erişkin olmayan kuşlar. Özellikle erkek kuşlar böyle durumlarda çok zor seçilir. Cere renkleri pembeden lilaya doğru değişebilir. Bazen de beyaz olabilir. Zor mutasyonlar için örnekler: resimlerdeki kuşların hepsi erkektir. Uzman olmayan bir kimse için bunları ayırt etmek zordur. İlk bakışta iki resimdeki kuşun aynı cinsiyetten olduğu düşünülebilir. Fakat daha ayrıntılı incelendiğinde güç algılanan farklar görebilirsiniz. Genç erkekler pembe ya da mor cereye sahiptir. Burun delikleri etrafında beyaz halkalanmalar vardır ve cerenin geri kalanı beyazımsı mavi renkte. Diğer resimler genç kuşlara ait. Sol taraftaki kuş dişi, sağdaki kuş erkek.
Evcilleştirme
Muhabbet kuşları, çok sayıda sözcük ve sözcük grupları öğrenebilir. Erkek ve dişi muhabbet kuşlarının ses tonları arasında fark olduğunu da bilmeliyiz. Erkekler çok farklı sesler çıkarabilmektedir, dişiler ise yüksek tonda cıvıltı şeklinde sese sahiptirler. Bu nedenle erkek muhabbet kuşları çok iyi konuşabilmektedirler. Bazı papağan türlerinin dişileri konuşmazlar ama çoğu türlerde, erkekler ve dişiler eşit olarak güzel konuşabilmektedirler. Bir kuş konuşmayı öğrenmeye başladığında çoğunlukla, mırıldanarak dilin tonlamalarını taklit eder. Kuşunuzun konuşmaya çalıştığını düşünüyorsanız bu girişimlerini övmelisiniz. Erkek muhabbet kuşu, çok sayıda yüksek ve/veya daha alçak sesler çıkardığında konuşmayı deniyor olabilir ve bu şekilde konuşmayı öğrenecektir. İlk başlarda neler olduğunu anlamak zordur, muhabbet kuşları çoğunlukla sakin oldukları ve dinlendikleri sürelerde lisan öğrenmektedirler.
Muhabbet kuşları, garip sesler çıkararak bıcırdadıklarında, kendi kendine söyleniyor hissi verdiklerinde öğrendikleri sesler ve sözcüklerle çalışma yaptıkları anlamı taşır.
Çoğunlukla üzerinde fikir birliğine varılan konu; konuşma isteklerinin, bizim, onlara öğretmeye çalıştığımız sözcükleri tekrarlamak değil, bizim ne dediğimizi anlama çalışmaları ve karşı tepki göstermeleri olduğudur.
Onun şu anda konuşuyor olması da mümkündür ama siz anlayamıyor olabilirsiniz. Birçok muhabbet kuşunun, insan kulakları için algılaması zor olan çok tiz ve hızlı bir sesi vardır. Yakından dikkatlice dinleyin (veya dinlemesi için tanıdığınız bir çocuktan yardım isteyin). Muhabbet kuşları sosyal kuşlardır ve papağanların, insan konuşmasını taklit etme isteklerinin nedeni, doğal ortamlarında diğer sürü üyelerinden grup dilini öğrenmelerindendir. Evlerimizde yaşayan bir papağan türü için ise sürünün anlamı, insanlar ve diğer evcil hayvanlardır yani bizlerin ve/veya diğer evcillerin çıkardığı sesler onlar için öğrenmek zorunda oldukları dil niteliği taşımaktadır. Yuvadan yeni yeme düşmüş, yem kırmayı öğrenmiş yavruların daha kolay öğrenmelerinin nedeni de artık ortamlarını paylaşan ve konuşanların yalnızca insanlar olmasındandır. Çok küçük olmaları ve başka kuş seslerini duymuyor olmaları , bizleri sürü üyesi olarak görmelerini sağlar. Artık bunu bildiğimize göre de şu sorunun da yanıtını öğrenmiş oluyoruz “Kuşum hiç ötmüyor, sesi çıkmadan oturuyor” Neden ötsün ki? Kiminle iletişim kuracak?. Ay olarak daha büyük kuşlar, önceden bulundukları ortamlarda başka kuşlardan doğal sesleri ve dolayısıyla iletişimi öğrendiklerinden, konuşma olarak nitelendirdiğimiz iletişim biçimine uyum sağlamaları uzun zaman almakta hatta çok daha büyük kuşlarda imkansız hale gelmektedir. Aynı uyum zorlukları, çok uzun süre yalnızca insanlarla yaşayan kuşların başka kuşlarla karşılaşmalarında, eşleştirilme girişimlerinde de ortaya çıkmaktadır.
Sonuç olarak; çok küçükken diğer kuşlardan ayrılarak eğitilmeye başlanan kuşlar, pek çok şeyi bizden öğrenirler ve bunlardan biri de konuşmadır.
Konuşturma Teknikleri
Kuşunuza konuşmayı öğretmenin en etkili yolu tabii ki onunla konuşmaktır. Onunla, sözcükleri yeni öğrenmeye başlayan bir çocukmuş gibi sabırla ancak bıktırmadan konuşun. Belirli olgu, davranış ve nesneleri adlandırın. Sürekli olarak; yanına geldiğinizde "Merhaba" , uzaklaşırken "Hoşça kal", yem/yeşillik/meyve vb. uzattığınızda "Teşekkür ederim" şeklinde. Evdeki diğer insanların ve herhangi bir diğer evcil hayvanın isimlerini de kullanabilirsiniz.
Ayrıca kuşunuzun davranışları ile söylemeye çalıştıklarına da karşılık vermelisiniz. Muhabbet kuşunuz, kafesten çıkmak istediğinde, acıkmışsa bu davranışı hakkında da konuşabilirsiniz. Örneğin dışarı çıkmak istediğinde “gel” , “çıkar beni” gibi kelimeleri tekrarlayabilirsiniz. Davranışlarını anladığınızı belli etmelisiniz. Gerçekten de henüz konuşmayan veya konuşmayacak olan bir kuş da bu sözlerinizle ne yapmak istediğinizi anlayacak ve ona göre tepki gösterecektir. Tabii ki kuşunuzun tepkilerini ve beden dilini çok iyi anlamanız şarttır. Konuşmayı öğretmek için davranışlarını gözlemlemek ilişkinizin gelişmesinde yapılması gereken ilk davranıştır.
Konuşma Eğitimi Seansları
1. Muhabbet kuşunuzu aldığınızda 2-3 gün süre ile ortama alışması için izin verin. Bir kez alıştığında, konuşma eğitimine başlayabilirsiniz. En iyi zamanlar, sabah kahvaltı öncesi ve akşamüstleri, akşam yemeği sıralarıdır.
2. Kafese yaklaşarak başlayın ve yakınında olmanızdan korkup heyecanlanmayacağı kadar bir süre yanında durun.
3. Bu aşama tamamladığında, söylemesini istediğiniz kelimeyi öğrenmesi için tekrarlamaya başlayın. En iyisi; asla bezginlik, kızgınlık ifadeleri taşımayan aynı alçak ve tatlı bir tonda (bağırmadan) tekrarlamaktır. Kısa bir sözcük grubu seçin ve birçok kez tekrarlayın. Bu süreci belli bir düzenle, kendi başına söylemeye başlayıncaya kadar, birkaç gün tekrarlayın. Bir veya iki sözcükle başlayıp onun öğrenebileceği daha uzun cümlelere geçin. Muhabbet kuşları çocuk şarkılarını ve şarkı söyleyen insanları severler. Herhangi bir kaynaktan .mp3 formatında uygun müzikler edinebilir ve ona dinletebilirsiniz. Ancak, aynı sözcükleri kaydederek tekrar tekrar dinletme şeklindeki eğitim uygun değildir. Muhabbet kuşları kolayca sıkılabilir ve tekrarlayan sesler strese neden olabilir, bu nedenle çok dikkatli olunmalıdır. Muhabbet kuşlarının, onları eğiten insana yakın olmaya ihtiyaç duydukları ve çoğunlukla ses titreşimi, dudak ve dil hareketlerinden konuşma öğrendikleri deneyimlerle belirlenmiştir. Kullandığınız kelimeleri bazen uzatarak söylediğiniz takdirde her iki şekli ile de (canım, canııııııııım gibi) tekrarlayabilir, bu konuda da dikkatli olunmalıdır.
4. Bunu günde 15-20 dakika tekrarlayın ve önceden bilmelisiniz ki öğrendikten sonra sus deseniz de susmayacaktır. Çünkü artık onun için iletişim konuşmaktır.
Muhabbet kuşu, genelde üç aylık oluncaya kadar konuşmaya çalışmayacaktır, dinleyecektir. Tabii bu ilginizin, birlikteliğiniz, alışkanlığının, tek olmasının, dışarıda özgürce dolaştığı sürenin uzunluğuna bağlı olarak da değişecektir. Örneğin benim kuşlarımın net kelimelerle konuşmaya başlamaları 2.5 ay civarında olmaktadır. İki veya üç ay esnasında kısa cümleler, mesela “Aşkım”, “Cici kuş”, “Benim tatlı kuşum" gibi aşamalı olarak uzatılan kelimelerle başlanmalıdır. Birçok mükemmel konuşan kuş bile, öğretilenlerin hızı, şekli ve yoğunluğuna bağlı olarak konuşurken saçmalayabilir, şaşırabilir ve biz bu kelime ve cümleleri "Cicikuş benim tatlı aşkım kuşum tatlı cicikuş" şeklindeki kulağa hoş gelmeyen, dağınık kelimeler olarak duyarız. Uygun şekilde konuşma eğitimi verilen kuşlar ise öğrendikleri kelimelerin yerlerini uygun bir şekilde değiştirerek cümleler oluşturabilirler. Mesela “benim Yumoş’um çok güzel” ve “Kıymetli tatlı bir kuşum” şeklinde cümleler öğrenen kuşum şimdi “Benim Yumoş’um çok kıymetli çok tatlı bir kuş” da demektedir. | |
| | | Admin Administrator
Mesaj Sayısı : 223 Kayıt tarihi : 11/01/10 İş/Hobiler : Ders Çalışmamak xD
| Konu: Geri: Kuşlar Hakkında Herşey... Sonra Sorunum var Demeyin! Çarş. Ocak 20, 2010 6:01 pm | |
| Eğitime devam etmeden önce önemli bir konu daha var. Evinizde başka muhabbet kuşlarınız varsa, eğitmeye çalıştığınız kuşun kafesinin (dışarıda dolaşıyorsa erişim alanının), diğer kuşların görüş ve ses açısından kesinlikle uzağında bulunduğundan emin olmalısınız. Bu, insan lisanını konuşmayı öğrenmeye çalışan ve aynı anda birbirlerini duyabilen kuşlar için çok önemlidir. İçgüdüleri nedeniyle uzaklaşma ve odaklanamama sorunu yaşanacaktır.
Site forumumuzda “Mubiş eğitiminde bayan faktörü” başlıklı mesajımda da belirttiğim gibi eğiticinin bayan olması daha kısa sürede, daha içtenlikle ve daha fazla kelime ve cümle öğrenmesini sağlayacaktır. Aynı ortamdaki erkek eğitmenlere nazaran bayanların öğretmeye çalıştıklarına daha yatkındırlar. Yumoş, şu anda pek çok kelime ve cümle kurmakta ve insanannesi ile gerçekten de karşılıklı uzun uzun sohbet etmektedir.
Evet ! Kuşunuzu dinleyin ve onu mutlaka onaylayın:
Kuşunuz konuştuğunda dinleyin ve ona güzel şeyler söyleyerek cesaretlendirin. Bir muhabbet kuşunun, çoğunlukla, çok hafif, alçak bir sesi vardır ama konuştuğu zaman değer biçilemez. Konuştuğunda çok dikkatli dinleyin, kendisini anladığınızı bilmesine izin verin. Onu anlamasanız bile, güzel konuştuğunu söyleyin ona ve ailenizin diğer üyeleriyle ne demeye çalıştığını tartışın. Onlar, haklarında konuşulmasını ve ilgi odağı olmayı severler, hele söylediklerinin sizlerce anlaşıldığını bilmesi onlar için büyük mutluluktur. Başka bir eğitim tekniği, iki insanın kafese yakın bir konumda birbirleriyle kesin ve net kelimeleri vurgulayıp konuşmalarıdır. Muhabbet kuşunuzun, neleri kaptığını söylenenleri anlamak için ne kadar kararlı ve meraklı olduğunu gördüğünüzde şaşıracaksınız. Söylediklerini anlamadığınızda doğru şekilde karşılık vermeniz için o da tekrarlayabilir, sizin söylediklerinizi değiştirerek gerçekten anladığınız ve dinlediğiniz konusunda sizi tartacaktır. Tabii bazen söylediklerini anlayamamak da olası bir durum. Sevdiği oyuncaklarla kuşunuzla birlikte oynayın, bu, dostluğunuzu daha da pekiştirecektir.
Konuşma konusunda istekli olduklarının belirtilerinden bazıları şunlardır:
Konuşmaya başladığınızda size yaklaşarak hareket etmeden dinlerler, (beden dilinden korku ve tedirginlik nedeniyle olmadığını belirleyecek kadar tanımalısınız) dikkat kesilirler, ilgilerini başka nesnelere odaklamazlar. Elinize alışkın iseler parmağınızda hareketsiz durarak gözlerini ağzınıza dikerler, dudak ve dil hareketlerinizi takip ederler. Bazen gözlerini kapatarak da konuşmanızı dinleyebilirler. Henüz söylemeye başlamamış olsa da bildiği bir kelimeyi veya cümleyi tekrarlıyorsanız ya da susmuş iseniz dudağınıza hafif gaga veya ayak dokunuşu ile konuşmanızı veya başka kelimeye geçmenizi isteyebilirler. İpuçları:
Erkek muhabbet kuşları, dişilerden daha konuşkandır, bundan dolayı, bir erkek kuşa konuşmayı öğretme yönünden daha çok şansa sahip olacaksınız. Çok zaman ve aşırı sabır ister. Kimi zaman başaramayacağını düşünülebilirsiniz ama eğitimi sürdürün, sonunda konuşabilir. Büyük bir yüzde ile tekrarladıkları kelimelerdeki ses tonları , öğrendikleri kişinin ya da kaynağın ses tonuna yakın hatta aynı olacaktır. Bu nedenle ilk günlerde ne söylediğini anlayabilmenin bir diğer yolu da öğrenme kaynaklarını da dikkate almaktır. Kapı zili, çan sesi, kedi veya başka hayvan sesleri hatta elektrikli süpürge vb. seslerini de taklit edebilirler. Muhabbet kuşları, D, T ve B gibi sert sesleri taklit etmekte daha başarılıdır. C, Ç,Ş de yatkın oldukları harflerdendir. Öncelikle tek kelimeyi öğretmeye çalışın, sonra cümlelere geçebilirsiniz. Her canlının farklı özelliklere ve yetenekler sahip olduğunu asla aklınızdan çıkarmayın. Bir kuş için 2-3 kelime söylemek onun için çok büyük bir başarı sayılabilir, zorlamayın veya aşırı beklenti içine girmeyin. Çok küçükken konuşturulma eğitimine alınan kuşlar; yukarıda açıklamaya çalıştığım nedenlerden ötürü doğal ötme seslerini çok nadiren çıkaracaklar, iletişimi insan sesleri ile konuşma olarak kabulleneceklerinden çoğu zamanlarını konuşarak geçireceklerdir. Konuşma çabalarını, yalnızca sakin zamanlarında ya da siz onunla konuşurken değil, kestirdiklerinde hatta başlarını kanatlarının arasına sokarak derin uykularında bıcırdamalarından, garip gelebilecek seslerden de anlayabilirsiniz. Gaga hareketleri ile konuşmalarını beklemeyin, seslerini alt gagaları altında yer alan yarıktan çıkarırlar, karından konuştukları izlenimi edinilir. Uyarı: Asla herhangi bir neden için muhabbet kuşunuzu avuçlamayın. Sizden nefret edecektir.
Mutasyonlar ve Genetik
Temel Muhabbet Kuşu Mutasyonları
Normaller (Normals) Sarı Yüzlüler (Yellowfaces) Çekinik Parçalılar (Recessive Pieds) Baskın Parçalılar (Dominant Pieds) Clearflight Baskın Parçalılar (Clearflight Dominant Pieds) (*) İkizfaktör Baskın Parçalılar (Doublefactor Dominant Pieds) Albinolar (Albinos) Sarı Yüzlü Albinolar (Yellowface Albinos) Lutinolar (Lutinos) Siyah-Gözlü Tek Renk (Dark-Eyed Clears) (*) Opaller (Opalines) Pullular (Spangles) Gri Kanatlılar (Greywings) Saydam Kanatlılar (Clearwings) (*) Soluk Renkliler (Dilutes) (*) Tarçın Renkliler (Cinnamons) Çizgili Kanatlılar (Lacewings) (*)
Normaller (Normals): Orijinal yani vahşi doğadaki muhabbet kuşlarının rengi resimdeki gibidir. Vücut koyu yeşil, yüz parlak sarı ve kuyruk koyu mavi renktedir. Başın gerisinden arkaya doğru uzanan ve kanatların üzerinde de bulunan siyah çizgiler vardır.
Eleme yöntemiyle yapılan üretim sonucunda yeşil renkten farklı olarak farklı renk tonlarında “normal” muhabbet kuşları görmek de mümkündür. Vücuttaki çizgilerin dağılımı aynı olmakla birlikte mavi, gri ve menekşe gibi farklı renklerde muhabbet kuşları da vardır. Yeşil renkli (yeşilin farklı tonları) kuşlarda yüz rengi sarı olurken mavi renkli kuşlarda da genellikle beyaz olmaktadır. Sarı Yüzlüler (Yellowfaces): Genellikle mavi renkli muhabbet kuşları beyaz yüzlüdür ve yeşil renkli muhabbet kuşları sarı yüzlüdür. Buna rağmen bazen sarı yüzlü mavi (ya da gri) muhabbet kuşları görmek mümkündür ve bu muhabbet kuşları sarı yüzlü maviler (ya da griler) olarak nitelendirilirler. Sarı yüzlü muhabbet kuşlarının iki tipi mevcuttur.
1. Tip Sarı Yüzlü Bu kuşlar mavinin (griler de dahil) tonlarında olup sarı yüzlüdür.
2. Tip Sarı Yüzlü Bu kuşlar aslında mavi renkli olup sarı yüzlüdür. Bu kuşlardaki farklılık vücudun kalanında sarı renkteki artış yüzünden muhabbet kuşlarının açık yeşil renge nazaran daha kesin ve koyu yeşil bir renkte görünmeleridir. (Çocukken sarı ve mavi rengi karıştırmanın yeşil rengi ortaya çıkardığını öğrendiğinizi hatırlayın) Çekinik Parçalılar (Recessive Pied) : Herhangi iki parçalı muhabbet kuşu tam olarak birbirine benzemez. Normal muhabbet kuşlarından farklı olarak, çekinik parçalı muhabbet kuşlarının gövdelerinde 2 renk vardır. Genel olarak bu renkler maviyle beyazın karışımı ya da yeşille sarının karışımıdır. Bu renkler görünüş olarak benekli beneklidir ve belli bir düzene uymazlar. Ayrıca kanat çizgileri düzensizdir. Normal muhabbet kuşlarından farklı olarak çekinik parçalılarda göz çevresindeki iris halkası görülmez. (iris halkası yavru muhabbet kuşlarında 12 aylıktan itibaren ortaya çıkan gözün irisi çevresindeki açık renkli halkadır.) Çekinik parçalılarla ilgili ilginç bir durum da erkek olanları olgunlaştıklarında cere rengi mavi değil pembe olur.
Baskın Parçalılar (Dominant Pied ) : Baskın parçalı muhabbet kuşları karakteristik olarak çizgilerinin üzerinde kafalarının arkadasında, orta kısmın sağına doğru benek/lekelere sahiptir. Çekinik parçalılar gibi gövdeleri iki renklidir. Bazen karınlarının üzerinde başka bir renkle ayrılan şerit bulunur. Baskın parçalı muhabbet kuşları iris halkasına sahiptirler ve erkekler normal muhabbet kuşları gibi mavi cere rengine sahip olurlar.
Clearflights (Clearflights ) : Eğer parçalı muhabbet kuşunuz kafasının arkasında beyaz/sarı lekeye, beyaz/sarı uçuş (kanat) tüylerine ve beyaz/sarı kuyruk tüyüne sahipse clearflight’dır.
İkizFaktör Baskın Parçalılar (Doublefactor Dominant Pieds ): Bu muhabbet kuşları çekinik parçalı muhabbet kuşlarınınki gibi çizgilere sahiptir. Bazen vücut renkleri tamamen tek bir renkten oluşur. (Kafa da aynı renk) İkizfaktör baskın parçalı muhabbet kuşları iris halkasına sahip olurlar. Çekinik parçalılar gibi bu mutasyonda da erkekler bazen mavi yerine pembe cereye sahip olurlar.
Albino (Albino ) : Albino muhabbet kuşları kırmızı gözlü ve beyaz renklidir. Bu mutasyonda erkek muhabbet kuşları mavi yerine pembe cere rengine sahiptir. Parlak ışık altında albinolar bazen açık mavi veya yeşile boyanmış kanat tüylerine sahipmiş gibi görünürler.
Sarı Yüzlü Albinolar (Yellowface Albino ): Bu muhabbet kuşları beyaz (ya da soluk sarı) renklidir ve yüz rengi açık sarıdır. Gözler kırmızı renklidir. Bu muhabbet kuşlarına "Creamino" da denir.
Lutino (Lutino): Lutino muhabbet kuşları sarı renklidir ve genellikle yanaklardaki yamalar ve uzun kanat tüyleri beyaz renklidir. Bu mutasyonda erkek muhabbet kuşları mavi yerine pembe cere rengine sahiptir.
Siyah Gözlü Tek Renk (Dark-Eyed Clear): Siyah gözlü tek renk muhabbet kuşlarının albino ve lutino muhabbet kuşları gibi vücudunun tamamında tek bir mevcuttur fakat kırmızı göz yerine diğer muhabbet kuşlarındaki gibi koyu renkli gözleri vardır.
Kanat Çizgileri (Wing Markings)
Opal (Opaline): Opal muhabbet kuşları sadece kanatlarında çizgilere sahiptir ve kafalarında veya sırtlarında çizgi yoktur. (Kafanın arka tarafında soluk renkli çizgiler gözükse de bu çizgiler kanatlardaki gibi belirgin değildir.) Opal muhabbet kuşlarının büyük çoğunluğu dişidir.
Pullu (Spangle): Muhabbet kuşlarının büyük çoğunluğunda kanatlardaki çizgilerin kenarları koyu renklidir. Pullu muhabbet kuşlarında ise kanat çizgileri geriye doğru uzanmaktadır ve saydam kenarlı koyu rentedir.
Gri Kanatlı (Greywing): Gri kanatlı muhabbet kuşları adından da anlaşılacağı gibi kanatlarının üzerinde siyah yerine gri çizgilere sahiptir. Ayrıca vücut renkleri normalden %50 daha açıktır.
Saydam Kanatlı (Clearwing): Saydam kanatlı muhabbet kuşlarını gri kanatlı muhabbet kuşları ile karıştırmak çok kolaydır. Farklılık ise saydam kanatlı muhabbet kuşlarında muhabbet kuşunun vücut rengi daha belirgindir.
Soluk Renkli (Dilute): Soluk renkli muhabbet kuşları çok açık renkli çizgilere ve vücut renklerine sahiptir.
Tarçın Renkli (Cinnamon): Tarçın renkli muhabbet kuşları sırtlarında siyaha nazaran kahverengi renkli çizgilere sahiptir. Tarçın renkli muhabbet kuşlarının büyük çoğunluğu dişidir.
Çizgili Kanatlılar (Lacewings): Çizgili kanatlı muhabbet kuşları albinolar (kırmızı gözlü ve beyaz renkli) ya da lutinolar (kırmızı gözlü ve sarı renkli) gibi görünürler. Farklı olarak bu muhabbet kuşları kahverengi çizgilere ve kahverengi kuyruk tüylerine sahiptir. Aşağıdaki kuş sarı renkli çizgili kanatlı muhabbet kuşudur ve görebileceğiniz gibi soluk kahverengi çizgilere ve kuyruğa sahiptir.
Hastalıklar ve Tedavi
Muhabbet kuşları ve diğer türdaşları için normal bir tüy değişimi sırasında tüylerinin büyük-bir kısmını yitirmek çok olağandışıdır. Eğer bir kuşun, tüylerinde büyük aralıklı boşluklar veya bedeninde derisinin görüldüğü kısımlar varsa ve eğer bunlar birkaç gün veya hafta sonra tüylerle kaplanmazsa, tüylerin dökülmesine yol açan tüy yolma olayının dışında bir PBFD virüs hastalığının olası varlığı düşünülmelidir. Bu kuş tüyü kusuru, "Psittacine Gaga ve Tüy Hastalığı" (Psittacine Circovirus hastalığı veya PCD) PBFD kısaltması ile adlandırılır; aynı zamanda "Papağan tüy ve gaga hastalığı" olarak da bilinir. Genellikle daha büyük papağanlar, Avustralya papağanları ve lovebirdler, hayvanlara özgü circovirus tarafından sebep olunan bu hastalık ile ele geçirilir. Ama muhabbet kuşları ve diğer türdaşları da enfekte olabilir. Hastalık olayları, dünyanın her yerinde ve sık sık görülebilir. Hastalığın Belirtileri ve Gelişimi PBFD'in belirtilerinin, kendine özgü belirgin bir özelliği ve göstergesi yoktur. Temelde, hayvanlara özgü circovirüslerin neden olduğu bu hastalıkta, gaga büyümesi, tüylerde ve tırnaklarda fonksiyon bozuklukları gözlemlenir. Veteriner hekimler, hastalığı ancak akut ve kronik bir gelişim sergilediğinde belirleyebilirler. Daha yaşlı kuşlarda genellikle, anatomilerinideki değişiklikler ağır ağır şiddetlenerek kronik duruma gelir. Bundan dolayı, bulaşan hayvanların kuş tüyü yapıları, her tüy döküm döneminde daha ağırlaşır, bu kuşlar, onun bir tüylerini yolan bir kuş olduğunu düşünmenize de yol açabilir. Üstelik gaga, olağandan daha hızlı büyür ve çoğunlukla yanlamasına uzar ve bozulur. Bunlar, uzman olmayan biri için, kuşun, PBFD bulaştığına dair ipuçlarıdır. Eğer kronik hastalık, tamamen ilerlemişse, kuşların bedeninin çoğu tamamen çıplaktır. Bu durumda baş tüylerini de kaybedecekler, kendi kendilerine bu tüylerine uzanarak yolamayacaklarından hastalık için önemli bir işaret olacaktır. Kısa bir süre sonra, deri beyazlaşır ve kabuklaşma görüntüleri verir. Bunlar, çıplak derinin ağrılı yangılarının çok hissedildiği ve hatta en küçük yaraların stafilokok bakterilerinin bulaşarak enfekte etmesine yol açan bölgelerdir . Resimde kabarcıkların cerehat ile dolduğunu görebilirsiniz. Sıradışı tırnaklar, PBFD’in bu aşamasında tamamen olağandır. Daha büyük kuşlar etkilendiklerinde, hastalığın başgöstermesinden sonra genellikle bir veya iki yıl sonra ölürler. Akut gelişim farklılık gösterir. Çoğunlukla genç kuşlar (tüyleri yeni çıkanlar, yavru kuşlar) buna yakalandıklarında çok kısa süre içinde ölür. Buna neden olan, tüylerdeki fonksiyon bozukluğu, yetersiz bağışıklık, ishal, kusma ve aşırı halsizliktir. Bulaşma Yolları Bulaşmış olan kuşlar, dışkıları ile virüsleri dışarı atarlar. Onların dışkı tozları ve tüy tozlarının içeriği bulaşıcıdır. Genellikle yavrular ve yeni tüylenmeye başlayanlar yuvada iken ebeveynleri tarafından bulaştırılır. Çoğunlukla ebeveynler sadece virüsü taşır, açıkça hasta değildirler. Ama daha yaşlı kuşlar, yukarıda belirtilen bulaşıcı tozların aşırılığında nefes aldıklarında hastalığa yakalanırlar. Kuşun yaşına bağlı olarak kuluçka dönemi de enfeksiyon durumunu etkiler. Yavru kuşlar çoğunlukla üç veya dört hafta içinde hastalanır oysa daha büyük kuşlarda PBFD'in ilk bulguları aniden başlayıncaya kadar olan süreç birkaç aydan birkaç yıla kadar uzayabilir. Hastalığın Belirlenmesi PBFD'in hakkında kesin bir belirleme yapılabilmesi için kanın analizi gerekmektedir. Bozulmuş tüyler de bir veteriner hekim veya klinik laboratuvar tarafından analiz edilir. Tedavi ve Koruyucu Önlemler PBFD’nin belirtileri gözlemlendiğinde bulaşmış olan kuşlar derhal diğer kuşlardan ayrılmalıdır. Ayrıca şüphe altında olan bütün kuşlar da kalan kuşları korumak için ayrılırlar. Kafes, salma ve enfekte kuşların temas ettiği herşey uygun şekilde dezenfekte edilmelidir. Kullanmayı planladığınız dezenfektan hakkında veteriner hekime danışılmalıdır çünkü hepsi hayvanlara ait circovirüsü öldürmez!. Hastalık bulaşmış olan kuşlar tek başlarına veya diğer bulaşan kuşlarla birlikte tutulmak zorundadır. Gagaları ve tırnakları zorunlu olduğu sürece yaşamları boyunca kesilmek zorundadır ve ikincil hastalıklardan ve enfeksiyonlardan korunmaları gerekmektedir. Bağışık sistemini geliştirmek için dengeli bir beslenme çok gereklidir. PBFD iyileştirilemez ve maalesef bugün için koruyucu tedavi ve aşılar mümkün değildir. Dışkı, dikkatli bir bakıcı için bilgi deposu oluşturur ve kuşun sağlığına yönelik iyi bir göstergedir. Kafesin tabanından, kuşunuzun sağlığı hakkında çok şey öğrenebilirsiniz. Tecrübenizle kolayca, herhangi bir dışkı değişikliğini gözlemleyerek kuşunuzun sağlığını izleyebilirsin. Dışkıdaki değişikliğin çok erken dönemde belirlenmesi, kuşun sağlığının korunması için acil bir önlem ve tedavi planı uygulamanızı sağlar. Su temizleyicisi veya özel bir karışım, hastalığa karşı ilk savunma uygulaması ve dışkıda ilk işaretler görüldüğünde yapılacak işlemlerde iyi bir yöntem olacaktır.
Genellikle, kafes tabanına sermeniz için gazete kullanmanız önerilir. Zehirli değildir, ucuzdur ve kuşun ne dışkıladığı hakkında açık bir görüntü sunar. En az günde bir kez değiştirilir ve o anda size söyleyebileceği birçok şeye de dikkat edilir (Çevirenin Notu: Kafes alt ızgarası kullanılmaması durumunda gazete kağıdındaki mürekkepler, kemirildiğinde zarar verecektir. Bu durumlarda özellikle beyaz kağıt havlu serilmesini ve hergün dışkı kontrolü yapılarak değiştirilmesini öneririm). Kuşunuzun ne yediğini veya yemediğini öğenebilir, günün değişik zamanlarındaki görüntüsünü, bu parçaları birleştirerek de bir bulmacanın (sağlık durumu) kayıp parçalarını bulabilirsiniz. Dışkısını yiyen bir kuş; mineral eksikliği duyacağından , mineral ve iyot blokları verilmelidir.
Dışkının içerdiği üç bileşen:
1. Kristalize üreden oluşan idrar, ürat olarak adlandırılır. Şeffaf olan bu kısım su gibidir. Bazen idrar ve ürat birleştirerek bulanık bir sıvı oluşturduklarında, her zaman iki alanın birbirinden ayrı olduğu gözlemlenmezse alarma geçilmesi gerekmez. Ürat, böbreklerin bir yan ürünüdür, ve kuru olduğunda genellikle kar beyazdır. Onlar, nitelikleri itibariyle tebeşir gibidir ve inceden (muhabbet kuşunda) kalına (papağanlarda) kadar değişik boyutlardadır. Gün içinde kısa süreli renk değişiklikleri ve bazı renkli formüle edilmiş gıdalar nedeniyle kremasıl/yumuşak görünüm sunması normaldir.
Ürat (Tebeşirimsi beyaz parça)
Yeşil veya sarı ise: Karaciğer hastalığı veya anoreksi(İştahsızlık) Kahverengi ise: Kurşun zehirlenmesi Kırmızı ise: İç kanama (Sindirim sisteminin alt kısmında) veya böbrek hastalığı Üratta artış: Susuzluk, olası böbrek problemleri. 2. Kristalize olmayan idrar, idrar olarak adlandırılır (Temiz su). Genellikle saydam ve berraktır. Bazen idrar ve ürat karışarak bulanık beyaz bir idrar yaratır. Miktar ve renk değişimleri önemlidir. Bu parça, tebeşir gibi beyaz gözükecek ve gerçekten sulu veya katı olmayan bir tutarlılığı olacaktır. Tutarlılık, yapışkanlık içermeyen Elmer tutkalıyla kıyaslanabilir. İdrarın çokluğu kuşun yediklerine bağlı olarak değişecektir. Aşırı meyve ve sebze tüketiminde çok, kuru tohum tüketiminde az olduğunu göreceksiniz.
İdrar (berrak sulu parça)
Yeşil veya sarı ise: Karaciğer hastalığı Kırmızı ise: İç kanama (Sindirim sisteminin alt kısmında), kurşun zehirlenmesi veya böbrek hastalığı İdrarda artış varsa: Aşırı su içme, sulu yiyecekler veya hastalık (çoğunlukla bakteriyel) Sulu dışkı: İdrar miktarındaki bir artış çoğunlukla ishalle karıştırılır. Dışkının katı atık kısmı aynı olacak ancak dışkının etrafında dikkat çekecek kadar daha fazla akışkan madde olacaktır. İdrarın rengindeki değişiklik de bir uyarıdır. Aşırı sulu sebzeler, düşük kalitedeki veya kirli su ve hatta yeni bir eve taşınmadan dolayı stres, sulu dışkıya sebep olabilir.
3. Dışkının üçüncü kısmı, kolondan gelen ve sindirilen yiyecekten oluşan atıktır ve gerçek tek katı kısımdır. Bu atık kısım katı olacaktır, kıvrımlı ya da kıvrımsız olabilir veya parçalanırsa da iyi bir olgudur. Dümdüz olabilir, dolanabilir, düzenli kırık, yukarıya içeride kıvrılmış küçük tüp şeklinde olabilir.Yenen yiyeceğin tipine göre renk değişikliği gösterebilir. Kırmızı tohumlar ve çilekler kırmızı renkli bir dışkı üretir (Bu idrarı etkilemez). Tohum ve yeşil sebzeler, yeşil bir dışkı üretir (Bu da idrarı etkilemez). Yabanmersinleri ve böğürtlenler siyah dışkı üretir. Renk değişiklikleri: Dışkının katı kısmı, parlak yeşilden siyaha kadar renk değiştirebilir ve sümüksü biçime dönük kıvam değişikliği bir sorunun göstergesidir. Sarı veya yeşil lekeli ürat da sorun uyarısıdır. Dışkının bu kısmı her zaman, kuruduğunda beyaz olacaktır.
Feçe (Katı boru biçiminde parça)
Siyah veya katran renginde ise: İç kanama (Büyük olasılıkla sindirimle ilgili) Bezelye yeşili ise: Karaciğer hasarı Beyazı veya kil rengi ise: Pankreas veya sindirimle ilgili problemler Topaksı veya hazmedilmemiş yiyecek: Tamamlanmamış sindirim, Giardia (bir paraziter enfeksiyon), aşırı hareketli barsak. Anormal dışkı:
Öncelikle; kuşunuzun normal dışkısının neye benzediğini öğrendikten sonra, problemler için olasılıkları belirleyebilirsiniz.
Anormal dışkı göstergeleri:
Artan boyut Yağlı, hacimli Yeşil tonunda renkli. Hakiden orman yeşiline herhangi bir renk. Çoğunlukla ıslak. Kokulu. Dağınık dışkı (Stres, hastalık veya bazı gıdalar neden olmuş olabilir) veya hazmedilmemiş tohumları içeren dışkı (örneğin PDD) hastalıkların işareti olabilir. Aynı zamanda dışkı rengindeki değişiklikler de aynı sonucu gösterebilir(aşağıda). Soluk veya köpüklü dışkı ve gün boyunca kıvamdaki ya da dışkı sayısındaki tutarlı ve sürekli bir değişiklik de ilgilenilmesi gereken olgulardandır, kuşun sindirim sistemiyle ilgili bazı yanlışların ilk göstergesidir.
Beyaz bir tepesi olan küçük dışkı Çoğunlukla tüy dökümü ile birlikte Çevresinde ıslaklık işareti olmayan. Kokusuz. Dışkının katı kısmındaki dağınıklık, gevşeklik: Ya da gerçek ishal, stres yüzünden bir veya iki dışkıda görülebilir ama gün boyunca görülürse, endişelenme için nedendir. Boru biçiminde oluşan dışkı,şeklini kaybedecek ve yumuşak hamur gibi olacaktır. Kuşlar yüksek metabolizma nedeniyle daha çok dışkılarlar ve sık sık yerler. Normal sağlıklı bir kuş, herhangi bir zamanda 25 dışkıdan fazlasına sahip olmalıdır. Bir kuşun, dağınık ve gevşek dışkılaması için birkaç neden vardır.Kuşun diyetinde , beslenme düzeninde asla sert/ani değişiklikler yapmamanız önerilir. Eğer bu olduysa kuşta ishale neden olabilir ve hemen veteriner hekime danışılmalıdır. Stres de kuşlarda bu duruma neden olabilir. Kabızlık bir kuş için oldukça nadirdir ve kuşunuz bu olguyu bulursanız, hekime danışmalısınız.
İshal, dışkı maddesinin, onun boru biçimindeki kısmını tutamadığı durumdur ve normal kıvamı yerine puding şeklindedir. İshal, bir hastalığın veya stresin işareti olabilir. Yediği özel yiyecek maddelerinden biri tarafından neden olmuş da olabilir. Buna ek olarak bakılması gereken dışkıda kandır. Eğer dışkının katı kısmı, parlak ve siyahsa ve beslenmesinde yaban mersini gibi gıdalar yoksa bu sindirim sisteminde kan olduğunu gösterir (Melena/siyah dışkı). Kan; alt sindirim sistemi boyunca geçtiğinde, kırmızı renkten katran siyahı rengine döner, dışkıyı siyaha boyar. Siyah dışkı fark edilirse ve rengi de yediği yiyecekler ile bağdaştırılamazsa hemen veteriner hekime danışınız. Bu ciddidir ve zamanında tedavi edilmezse ölüme sebep olur. Kuş zayıflayıncaya ve tüylerini kabartıncaya kadar beklenirse, şansı azalacaktır. Beslenmesi ile açıklanamayan renk değişikliği veteriner hekim tarafından araştırılmalıdır. Tenyalar, barsak solucanları ve yuvarlak kurtlar için de bakmayı unutmayın.
Steatorrhoea, dışkının katı kısmının aşırı büyük olması biçimidir. Yağlı bir görünüşe sahip olabilir veya kötü kokabilir. Artmış aşırı boşaltım sözkonudur.
Olası problemler: Beyaz dışkılar için iki ana neden vardır (diğer nedenlerin dışında). Biri, kuşun, geçici olarak streslenmesidir. Çoğunlukla yakalanan/avuçlanan kuşlarda bile böyle dışkılar görülebilir. Eğer hiçbir şey onları strese sokmasa bile, yine de, sıvı ve beyazımsı dışkısı olan kuşlar tedaviye ihtiyaç duyarlar. Çok sıvı kaybederler ve dehidrasyona uğrayacaklar yani susuz kalacaklardır. Normal besleme şeklinizi kontrol edin. Sadece bir veteriner, kuşun vitamin veya mineral eksikliğini veya böbrek ya da karaciğer problemi olup olmadığını kararlaştırabilir.
Dışkıda kan: Dışkıda taze kan veya koyu kahverengimsi-siyah veya kırmızımsı-siyah dışkı, sindirilen kanı göstermektedir. Bu, bağırsak iltihabı veya septisemi (kan zehirlenmesi) veya zehirlenme bulgusu olabilir. Kafes ve Aksesuar
Tavsiye edilen kafes ölçüleri 45 X 40 X 40 cm Kafeste kuşların çiğnemesi için yumuşak halka şeklinde bir tahta mevcut. Tünekler hep ağaç dallarından ve ahşap malzemeden, ağaç dalından tünekler muhabbet kuşları için en sağlıklı olanıdır. (Evcil hayvan mağazalarında genelde hep plastik tünekli kafesler satılır. ) Mineral blok, mürekkep balığı kemiğinin yanı sıra kafeste ayrı bir kapta kaliteli kuş kumu da olmalıdır. Yem kabı aynı suluk gibi, yem yenildikçe yeni yemler aşağıya doğru geliyor. Oyuncak olarak da salıncak ve renkli halat var, çok güzel bir seçim, ayna kullanmayınız. Kafes zeminine siyah-beyaz gazete kağıdı serilmiş, siz de gazete kağıdı kullanabilirsiniz.Eğer muhabbet kuşunuz gazete kağıdını çok fazla kemiriyorsa, gazete yerine mürekkepsiz teksir kağıdı veya tabanında tel ızgara olan kefeslerden kullanmanızı tavsiye ederiz. Zemine kuş kumu da koyabilirsiniz ama sık sık değiştirmeniz gerekir. Kuşunuz kafes tellerini kemirebilir, bu yüzden kafes satın alırken krom kaplama telleri olan, paslanmaz, metalik veya altın rengindeki kafesleri tercih etmelisiniz. Kafeslerinin sık sık yer değiştirilmesi nedeniyle strese giren, tüylerini yolan, üretim aşamasında kuluçkayı terk eden, sahibi ile ilişkisini sınırlandıran, ishal olan kuşları düşünerek , mubişlerimiz daha evimize gelmeden, kafeslerinin konulacağı ortamların iyice belirlenmesi gerekmektedir.
Kafeslerin konumu için gerekli olan (olumlu/olumsuz) özellikler aşağıda belirtilmeye çalışılmıştır.
Olmaması gerekenler
Düşük ya da çok yüksek ısı= İllerimize göre çok ısı farklılıkları görülen ülkemizde, kafesin ortamındaki ortalama ısının 20-26 C arasında olması gerekmektedir. Her ne kadar 15 C ve 32 C arasındaki sıcaklıkları tolere edebildikleri görülse de bu sıcaklıklar kuşlarımızın aktivitelerinde , beslenme düzenlerinde, kuluçkada, yavru gelişiminde değişikliklere/sorunlara ve bazı hastalıklara neden olmaktadır. Gece-gündüz aşırı ısı değişiklikleri = Farkın çok yüksek olmaması gerekmektedir. Örneğin gündüz ısıtılan bir oda, gece kapı, pencerelerin açılması nedeniyle çok soğuyorsa sağlıklı olmayacaktır. Güniçi aşırı ısı değişiklikleri = Özellikle kış aylarında, çok zorunlu nedenlerden kafes konumu, oda değişikliğinde her iki ortam ısılarının eşit olmasına özen gösterilmelidir. Hava sirkülasyonu= Kapı, açılır pencere kenarları -hatta pencerelerdeki doğalgaz menfezleri önü-gerek yaz gerek kış aylarında hava akımının en çok görüldüğü kısımlardır. Tabii holler gibi pencere/kapı açılımları arası da bu akımın en çok oluştuğu alanlardır. Doğrudan pencere önü = Hem yaz aylarındaki aşırı güneş ısısının zararlarına hem de kuşların dışarıdan gelebilecek ses, ışık, hareket nedeniyle korkmalarına, uyku güçlüğü çekmelerine neden olur. Mutfak = Mutfak ısılarında, ocak sıcaklığı ve havalandırma (kapı açma vs.) yöntemleri nedeniyle büyük değişmeler olmaktadır. Ayrıca bazı yemeklerin pişirilmesinde oluşacak dumanlar, toksinler de kuşun solunum sistemine zarar verir. Temizlik maddelerinin etkisi de unutulmamalı. Banyo= Bu ortam da; stres yaratması, genelde kullanılan aerosol/koku giderici ürünlerin hava keselerine etkileyerek zehirlemesi, ısı dengesinin düzensizliği gibi nedenlerden uygun değildir. Böcek-fare gibi canlıların yaşabildikleri ortam: Pek çok yönden zarar verecektir. Yoğun trafik= Ev içinde hareketliliğin en yoğun olduğu yere konulmamalıdır. Hem dinlenme hem uyuma hem de eşleşme/üretim/kuluçka faaliyetlerini kısıtlayacak veya engelleyecektir. Titreşimli yüzeylerin üstü = TV, müzik seti, buzdolabı, çamaşır makinesi vb. titreşimli, gürültülü cihazların yan ve üstüne konulmamalıdır. Aşırı ışık= PC monitörü, köşe lambaları , avizeler gibi ışık yayan gereçlerin çok yakınında bulunmamalıdırlar, direkt ışık aşırı rahatsız edecektir. Sigara içilen oda= Duman olan bir odada kesinlikle bulundurulmamalıdır. Ailede içenler ile gelen misafirler uyarılmalıdır. Ayrıca, havalandırılmak istenildiğinde de akım nedeniyle zarar görecektir. Günlük yer değişikliği= Çeşitli nedenlerle, her gün, sabah başka akşam başka odada bulundurmak için yer değişikliği yapılmamalı, en uygunu sürekli kullanılmalıdır. Olması gerekenler
Kısmen dış ortama (hafif aydınlık ve ilgisini çekebilecek görüntü değişiklikleri için) yakın, Mümkün olduğunca değişmez ısıya sahip, Temizlik, besleme, kuluçka kontrolü vs. için kullanışlı, Aile bireylerini görüp yalnız olmadığını düşüneceği, iletişim kurabileceği, Salınması düşünülüyorsa tüm güvenlik önlemleri alınmış, Salınan kuşların kafes kapısından rahatça giriş çıkış yapabilecekleri, Geç saatlere kadar aile bireyleri tarafından kullanılan bir oda ise, uyku düzenlerinin bozulmaması, rahatsız olmamaları için üzerinin hava almasını engellemeyecek kalınlıkta bir örtülmesi için hazırlık yapılmış (ancak bu örtüm sırasında kuşlarınızın aşırı paniğe kapılmamasını da sağlayacak yöntemler geliştirmelisiniz, oda karartılıp örtü takılır, sonra yeniden ışıklar açılabilir), Masa, camekan, vitrin vs. üzerine konulduğu takdirde , kuşun bu eşyalarda bulunan aynalarla veya yansıma sağlayan camlarla direkt göz teması sağlaması engellenmiş, Ev temizliği, yaramaz çocuk ve diğer evcillerin saldırıları, meraklılar nedeniyle devrilme tehlikesi oluşturmayacak kadar sağlam zeminli, bir ortam olmalıdır. Önemli bir hatırlatma: Destek ya da kıskaçlarla kafes kapıları kesinlikle emniyete alınmalıdır. Muhabbet kuşları akıllıdır ve dikkat edilmediği takdirde kaçmak için kolayca kapıları kaldırmanın yolunu öğreneceklerdir. Onların başı/gövdesi, giyotin gibi kapılara sıkışabilir, paniğe kapılarak yaralanabilir veya ölebilir. Bir örnek: Yumoş; her sabah, yukarı doğru sürgülü kapısının önündeki tüneğe gelir ve bizi bekler, yaklaştığımızda bir gerideki tüneğe geçer, kapı tamamen açılınca dışarı çıkar aksi halde bekler. Nedeni aylar önce içeri sokarken (kendisi asla isteyerek girmez de) kapının çok az kayması üzerine insanannesinin bağırması nedeniyle korkmuş olması. Şimdi 2 adet karabina şeklindeki anahtarlık kilidiyle anında kilitleniyor kapısı.
Herşeyi biliyor , hissediyor, işlerine geldiğinde gerçekleştiriyorlar. Bize düşen sadece ihtiyaçlarını yerine getirmek. | |
| | | | Kuşlar Hakkında Herşey... Sonra Sorunum var Demeyin! | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|